Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2021/4616 Esas 2021/10207 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
3. Ceza Dairesi
Esas No: 2021/4616
Karar No: 2021/10207
Karar Tarihi: 29.11.2021

Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2021/4616 Esas 2021/10207 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Silahlı terör örgütüne üye olma suçundan hüküm giyen sanıkların temyiz talepleri incelendi. İlk derece mahkemesince verilen hükümde usul ve delillerin kanuna uygun olarak elde edildiği, iddia ve savunmaların eksiksiz olarak sergilendiği, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu belirtildi. Temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenlerin yerinde görülmediği gerekçesiyle temyiz davasının esastan reddedilmesi kararı verildi.
Ancak, sanık müdafii ile sanığın eşi tarafından yapılan temyiz başvurularında, Anayasanın 138/1. maddesi, TCK'nın 61. maddesi ve 3/1. maddesi çerçevesinde hakkaniyete uygun makul bir ceza tayin edilmesi gerektiği belirtildi. Bu nedenle, teşhiden yanılgıya düşülerek fazla ceza tayin edildiği gerekçesiyle hükmün bozulması kararı verildi.
Kanun maddeleri:
- TCK'nın 314/2 (Silahlı terör örgütüne üye olmak), 62, 53, 58/9, 63 maddeleri
- 3713 sayılı Kanunun 5/1. (Terörle Mücadele Kanunu)
- Anayasanın 138/1. maddesi
- TCK'nın 61. maddesi (Cezanın belirlenmesi)
- TCK'nın 3/1. maddesi (Orantılılık ilkesi)
- CMK'nın 302/1 ve 302/2. maddeleri (Temyiz davası ve hükümlerin bozulması)
- 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi (Dosyanın yeniden değerlendirilmesi ve gönderilmesi)
- 7165 sayılı Kanunun 8. maddesi (Kanun değişikliği)
3. Ceza Dairesi         2021/4616 E.  ,  2021/10207 K.

    "İçtihat Metni"



    İNCELENEN KARARIN;
    Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
    Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
    Hüküm : TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1., TCK"nın 62, 53, 58/9., 63 maddeleri uyarınca hükmedilen mahkumiyet kararları
    Temyiz edenler : Sanık ... kendi adına ve eşi sanık ... adına ve sanıklar müdafileri

    İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
    Temyiz edenlerin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
    Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    1- Sanık ... ve müdafiinin temyiz taleplerinin incelenmesinde;
    Bozma üzerine yapılan yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık ... ve müdafiinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdükleri nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA,


    2- Sanık ... müdafii ile sanığın eşi ..."ın sanık ... adına yapmış oldukları temyiz başvurularının incelenmesinde;
    Yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    Anayasanın 138/1. maddesi hükmü, TCK"nın 61. maddesinde düzenlenen cezanın belirlenmesi ve bireyselleştirilmesine ilişkin ölçütlerle 3/1. maddesinde düzenlenen orantılılık ilkesi çerçevesinde, suçun işleniş biçimi, işlenmesinde kullanılan araçlar, işlendiği zaman ve yer, suç konusunun önem ve değeri, meydana gelen tehlike ile sanığın kasta dayalı kusurunun ağırlığı, güttüğü amaç ve saik de göz önünde bulundurularak hakkaniyete uygun makul bir cezaya hükmedilmesi gerekirken, teşdidin derecesinde yanılgıya düşülerek fazla ceza tayin edilmesi,
    Bozmayı gerektirmiş olup, sanık müdafii ile sanığın eşi ..."ın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebepten dolayı CMK"nın 302/2. maddesi uyarınca BOZULMASINA, mevcut delil durumu, verilen ceza miktarı ve tutuklulukta geçirilen süre dikkate alınarak tahliye talebinin reddi ile tutukluluk halinin devamına, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın ... 4. Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 29.11.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

















    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.