20. Hukuk Dairesi 2016/13271 E. , 2017/4283 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
1981 yılında 766 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılan kadastro sırasında ...ilçesi, ... köyü 83 parsel sayılı 1.670 m2 yüzölçümündeki taşınmaz 1938 tarih 31 yazım sayılı vergi kaydı uygulanarak kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle tarla niteliği ile ... ve müşterekleri adlarına tespit edilmiştir. Daha sonra 09.04.1984 tarihli ek tutanakla taşınmazın havza-i fahmiye kapsamında olduğu belirtilerek kadastro dışı bırakılmıştır.... ve ..."ın itirazı üzerine kadastro komisyonunca 83 sayılı parselin ...1323 Yoklama 46, ...1329 tarih 81 ve 91 sıra sayılı tapu kayıtlarından gelen Nisan 1937 tarih 79 sıra sayılı tapu kaydı ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle ...oğlu ..., ...kızı ..., ... çocukları ... ve ... adlarına paylı mülkiyet üzere tespitine karar verilmiştir.2004 yılında 2859 sayılı Kanun uyarınca yapılan yenileme kadastrosu sırasında 102 ada 167 parsel sayısını almıştır.
99 parsel sayılı 1.793 m2 yüzölçümündeki taşınmaz bağış ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle tarla niteliği ile ...oğlu ... adına tespit edilmiştir. Daha sonra 09.04.1984 tarihli ek tutanakla taşınmazın havza-i fahmiye kapsamında olduğu belirtilerek kadastro dışı bırakılmıştır. İbrahim ve ..."ın itirazı üzerine kadastro komisyonunca 99 sayılı parselin bağış ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine istinaden ...oğlu ... adına tespitine karar verilmiştir.2004 yılında 2859 sayılı Kanun uyarınca yapılan yenileme kadastrosu sırasında 113 ada 5 parsel sayısını almıştır.
105 parsel sayılı 1.444m2 yüzölçümündeki taşınmaz 1938 tarih 41 yazım sayılı vergi kaydı ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle tarla niteliği ile ... ve ortakları adlarına tespit edilmiştir. Daha sonra 09.04.1984 tarihli ek tutanakla taşınmazın havza-i fahmiye kapsamında olduğu belirtilerek kadastro dışı bırakılmıştır. ... ve ... ile ..."ın itirazı üzerine kadastro komisyonunca 105 sayılı parselin ırsen intikal, bağış ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine istinaden ...oğlu ..., ...kızı ..., ... çocukları ... ve ... adlarına paylı mülkiyet üzere tespitine karar verilmiştir. 2004 yılında 2859 sayılı Kanun uyarınca yapılan yenileme kadastrosu sırasında 102 ada 160 parsel sayısını almıştır.
111 parsel sayılı 1.360m2 yüzölçümündeki taşınmaz Mart 1960 tarih 214 sıra sayılı tapu kaydı ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle tarla niteliği ile ... ve ortakları adlarına tespit edilmiştir. ... oğlu ...,... oğlu ..., ... ve ..."ın itirazları kadastro komisyonunca reddedilmiştir. 2004 yılında 2859 sayılı Kanun uyarınca yapılan yenileme kadastrosu sırasında 113 ada 6 parsel sayısını almıştır.
115 parsel sayılı 4.740m2 yüzölçümündeki taşınmaz 1938 tarih 121 yazım sayılı vergi kaydı ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle tarla niteliği ile ... ve müşterekleri adlarına tespit edilmiştir. Daha sonra 09.04.1984 tarihli ek tutanakla taşınmazın havza-i fahmiye kapsamında olduğu belirtilerek kadastro dışı bırakılmıştır. ..., ... ve ..."ün itirazı üzerine kadastro komisyonunca 115 parselin ... 1329 tarih 76 ve 86, K.Evvel 1320 tarih 48 sıra sayılı tapu kayıtlarından gelen Nisan 1937 tarih 74 sıra sayılı tapu kaydı, 1936 tarih 121 yazım numaralı vergi kaydı ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle ...oğlu ..., ...kızı ..., ... çocukları ... ve ... adlarına paylı mülkiyet üzere tespitine karar verilmiştir. 2004 yılında 2859 sayılı Kanun uyarınca yapılan yenileme kadastrosu sırasında 102 ada 147 parsel sayısını almıştır.
148 parsel sayılı 870 m2 yüzölçümündeki taşınmaz kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle iki katlı kargir ev ve bahçe niteliği ile ... ve müşterekleri adlarına tespit edilmiştir. Daha sonra 09.04.1984 tarihli ek tutanakla taşınmazın havza-i fahmiye kapsamında olduğu belirtilerek kadastro dışı bırakılmıştır. ..., ... ... ve ..."ın itirazları üzerine kadastro komisyonunca 148 sayılı parselin Şubat 1318 yoklama 10 sıra sayılı tapu kaydından gelen Nisan 1937 tarih 71 sıra sayılı tapu kaydı ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle ...oğlu ..., ...kızı ..., ... çocukları ... ve ... adlarına paylı mülkiyet üzere tespitine karar verilmiştir. 2004 yılında 2859 sayılı Kanun uyarınca yapılan yenileme kadastrosu sırasında 112 ada 2 parsel sayısını almıştır.
149 parsel sayılı 633m2 yüzölçümündeki taşınmaz Nisan 937 tarih 71 sıra sayılı tapu kaydı ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle bahçe niteliği ile ... ve ortakları adlarına tespit edilmiştir. ..., ... ve ..."ın itirazları kadastro komisyonunca reddedilmiştir. 2004 yılında 2859 sayılı Kanun uyarınca yapılan yenileme kadastrosu sırasında 112 ada 1 parsel sayısını almıştır.
Davacı ... ...; 81, 105, 111, 147, 148, 149 ve 153 parsel sayılı taşınmazlarda miras payının bulunduğu iddiasıyla dava açmıştır.
Davacı ... oğlu ...; 81, 88, 99, 105, 110, 111, 115, 147, 148 ve 149 parsel sayılı taşınmazlarda payının bulunduğu savıyla dava açmıştır.
Davacı ...; 88 sayılı parselde payının bulunduğu iddiasıyla dava açmıştır.
Davacı Hazine; 83, 99, 105, 115 ve 148 parsel sayılı taşınmazların orman niteliğinde olduklarını, özel mülkiyete konu edilemeyeceklerini belirterek kadastro komisyon kararının iptal edilip Hazine adına tescil edilmesi istemiyle dava açmıştır. Daha sonra Hazine; aynı yöndeki iddia ve istekle 111 ve 149 parsel sayılı taşınmazlar yönünden davaya katılmıştır.
Mahkemece davalar birleştirildikten sonra; gerçek kişilerin davalarının ispatlanamadığından reddine, Hazinenin dava ettiği taşınmazların ise orman sayılmayan yerlerden oldukları, davalılar yönünden kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının oluştuğu, 115 parsel sayılı taşınmazın davalılar tarafından 1970 yılına kadar nizasız fasılasız malik sıfatıyla kullanıldığı, sanayi bölgesi olarak ilan edilmesi üzerine zilyetliğin bırakıldığı, kadastro tespit tarihi olan 1981 yılına kadar kullanılmadığı,iradi terkin koşullarının bulunmadığı, kadastro komisyonu sırasında uygulanan tapu kaydının kapsamı içinde kaldığı, ..."ın ... isimli kızı dışındaki tüm mirasçılarının paylarını tespit maliklerinden ... çocukları... ve ..."a noterde düzenlenen 25.04.2001 tarihli satış vaadi sözleşmesiyle devrettikleri, yargılamanın 25 yıl sürmesi sebebiyle kadastro tespit tarihinden sonra yapılan devre itibar edildiği gerekçesiyle açılan tüm davaların reddine, 102 ada 169 (eski 81), 102 ada 167 (eski 83) , 102 ada 160 (eski 105) ,102 ada 151 (110), 113 ada 6 (eski 111), 102 ada 147 (eski 115), 102 ada 116 (eski 147) , 112 ada 2 (eski 148), 112 ada 1 (eski 149) parsel sayılı taşınmazların ...oğlu ... mirasçıları ile İlyas kızı ... adlarına, 102 ada 153 (eski 88), 113 ada 5 (eski 99) , 102 ada 119 (eski 153) parsellerin ...oğlu ... mirasçıları adlarına tapuya tesciline karar verilmiş hüküm davacı Hazine tarafından 102 ada 167 (eski 83), 113 ada 5 (eski 99), 102 ada 160 (eski 105), 113 ada 6 (eski 111), 102 ada 147 (eski 115), 112 ada 2 (eski 148) ve 112 ada 1 (eski 149) parsel sayılı taşınmazlar yönünden temyiz edilmiştir.
Dava; kadastro komisyon kararına itiraza ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yörede orman kadastrosu yapılmamıştır.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanununun değişik 13/j maddesi gereğince Hazineden harç alınmasına yer olmadığına
11/05/2017 gününde oy birliğiyle karar verildi.