Abaküs Yazılım
10. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/3844
Karar No: 2018/6805
Karar Tarihi: 08.10.2018

Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2018/3844 Esas 2018/6805 Karar Sayılı İlamı

10. Ceza Dairesi         2018/3844 E.  ,  2018/6805 K.

    "İçtihat Metni"


    Adalet Bakanlığı"nın, 27/06/2018 tarihli yazısı ile kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan şüpheli ... hakkındaki iddianamenin iadesine dair Adana 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 16/03/2018 tarihli ve 2018/137 sayılı kararına yönelik itirazın reddine ilişkin Adana 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 28/03/2018 tarihli ve 2018/634 değişik iş sayılı kararının kanun yararına bozulmasına yönelik talebi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nca 11/07/2018 tarihli ihbar yazısı ekinde dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşıldı.
    Dosya incelendi.
    GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
    A) Konuyla İlgili Bilgiler:
    1- Şüpheli hakkında, 13/01/2017 tarihinde işlediği iddia olunan kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan dolayı yapılan soruşturma sonucunda 13/02/2017 tarihinde TCK’nın 191/2. maddesi uyarınca kamu davasının açılmasının beş yıl süre ile ertelenmesine, bir yıl süre ile tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına, ayrıca tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin gereklerine uygun davranmamakta ısrar etmesi, uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması halinde erteleme kararının kaldırılarak kamu davası açılacağı hususunun ihtar edilmesine karar verildiği, kararın infazı için 14/02/2017 tarihinde Denetimli Serbestlik Müdürlüğüne gönderildiği, erteleme kararının 24/02/2017 tarihinde şüpheliye tebliğ edildiği,
    2- Tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin infazına başlanması için Denetimli Serbestlik Müdürlüğünce şüpheliye gönderilen uyarılı ilk başvuru davetiyesinin de 18/02/2017 tarihinde tebliğ edildiği, şüphelinin 24/02/2017 tarihinde Denetimli Serbestlik Müdürlüğüne müracaat etmesi üzerine burada yükümlülüklerinin kendisine tebliğ edildiği ve yükümlülüklerine uygun davranmamakta ısrar etmesinin sonuçları hakkında uyarılarak tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin infazına başladığı,
    3- Ancak, tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin infazı esnasında şüphelinin yükümlülüklerini 27/09/2017 tarihinde birinci kez ihlal etmesinden sonra uyarılmasına rağmen tekrar ihlal etmesi üzerine TCK’nın 191/4. maddesinin (a) bendi uyarınca kamu davasının ertelenmesi kararı kaldırılarak, kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan iddianame düzenlendiği,
    4- Adana 5. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 16/03/2018 tarihli ve 2018/137 sayılı kararı ile yapılan değerlendirme sonucunda, “kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararının sanığa tebliğ edilmeden infazına başlanıldığı, … kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı tebliğ edilmediğinden, denetim süresinin de başlamadığı, bu nedenle tedavi tedbirinin ihlalinin de sözkonusu olamayacağı, bu hususun kovuşturma şartlarından olduğu” gerekçesi ile iddianamenin iadesine karar verildiği,
    5- Cumhuriyet savcısınca bu karara “ısrar şartının gerçekleştiği” gerekçesi ile itiraz edildiği ancak itirazı inceleyen Adana 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 28/03/2018 tarihli ve 2018/634 değişik iş sayılı kararı ile iade kararının usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesi ile itirazın reddine kesin olarak karar verildiği,

    Anlaşılmıştır.
    B) Kanun Yararına Bozma Talebi:
    Kanun yararına bozma talebi ve ihbar yazısında, "Adana 5. Asliye Ceza Mahkemesince, kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararının sanığa tebliğ edilmeden denetim süresinin başlatıldığından bahisle iddianamenin iadesine karar vermiş ise de;
    5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 191. maddesinde yer alan ""(1) Kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alan, kabul eden veya bulunduran ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanan kişi, iki yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. (2) Bu suçtan dolayı başlatılan soruşturmada şüpheli hakkında 4/12/2004 tarihli ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 171 inci maddesindeki şartlar aranmaksızın, beş yıl süreyle kamu davasının açılmasının ertelenmesine karar verilir. Cumhuriyet savcısı, bu durumda şüpheliyi, erteleme süresi zarfında kendisine yüklenen yükümlülüklere uygun davranmadığı veya yasakları ihlal ettiği takdirde kendisi bakımından ortaya çıkabilecek sonuçlar konusunda uyarır. (3) Erteleme süresi zarfında şüpheli hakkında asgari bir yıl süreyle denetimli serbestlik tedbiri uygulanır. Bu süre Cumhuriyet savcısının kararı ile üçer aylık sürelerle en fazla bir yıl daha uzatılabilir. Hakkında denetimli serbestlik tedbiri verilen kişi, gerek görülmesi hâlinde denetimli serbestlik süresi içinde tedaviye tabi tutulabilir. (4) Kişinin, erteleme süresi zarfında; a) Kendisine yüklenen yükümlülüklere veya uygulanan tedavinin gereklerine uygun davranmamakta ısrar etmesi, b) Tekrar kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması, c) Uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması, hâlinde, hakkında kamu davası açılır."" şeklindeki hüküm nazara alındığında; somut olayda, kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararının 24/02/2017 tarihinde şüpheliye tebliğ edildiği, şüpheli hakkında bir yıl süreyle denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına, yüklenen yükümlülüklere uygun davranmaması durumunda hakkında kamu davası açılacağına ilişkin ihtarın 24/02/2017 tarihinde şüphelinin bizzat yüzüne karşı yapıldığı ve infazının başladığı, sanık hakkında denetimli serbestlik tedbirine başlanabilmesi için 10 gün içinde müracaat etmesine dair Adana Denetimli Serbestlik Müdürlüğünün 06/11/2017 tarihli ve 2017/460 DS sayılı çağrı yazısının 12/11/2017 tarihinde usulüne uygun tebliğ edildiği, anılan Müdürlüğün 16/01/2018 tarihli ve 2017/460 DS sayılı yazısı ile bu defa tebliğe rağmen 10 içinde gerekli başvurunun yapılmadığı belirtilmek suretiyle 10 gün içinde yine başvuru yapılmaz ise yükümlülüklere uymamakta ısrar etmiş sayılacağına dair ihtar yazısının 14/02/2018 tarihinde sanığa tebliğ edildiği ancak sanık tarafından yine başvuru yapılmaması üzerine söz konusu Müdürlüğün İnfaz İşlemleri Değerlendirme Komisyonunun 05/03/2018 tarihli ve 2018/4528 İİDK sayılı yazısı ile dosya kaydının kapatılmasına karar verilmesi üzerine, dosyanın Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilerek hakkında 5237 sayılı Kanun"un 191/4. maddesi gereğince kamu davası açılmasının istendiğinin anlaşılması karşısında, hakkında kamu davasının açılmasının ertelenmesi ile birlikte denetimli serbestlik tedbiri kararı verilen ve buna aykırı hareketin sonuçları kendisine birden çok kez açıklanıp ihtar edilen şüphelinin, yükümlülüklerine uymamakta ısrar etmiş olduğu nazara alındığında, her ne kadar kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararının sanığa tebliği edilmeden denetim süresinin başlatıldığından bahisle iddianame iade edilmiş ise de; somut olayda denetimli serbestlik ile yüklenen yükümlülüklerin bizzat şüphelinin yüzüne karşı yapıldığı ve bu şekilde yükümlülüklerinden haberdar olduğu, bu şekilde infaz sürecinin başladığının kabulü gerektiği, infaz sürecinde yapılan işlemlerin yok sayılarak başa dönülmesi halinde bu durumun şüpheli içinde ek külfet yükleyeceği ve infaz ettiği süreleri yeniden infaz etmesi gerekeceği gözetilmeden, iddianamenin iadesi kararına karşı yapılan itirazın bu nedenle kabulü yerine, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmemiştir." denilerek, Adana 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 28/03/2018 tarihli ve 2018/634 değişik iş sayılı kararının bozulması istenmiştir.

    C) Konunun Değerlendirilmesi:
    TCK"nın 191. maddesinin 4. fıkrasının (a) bendinde, "Kişinin, erteleme süresi zarfında; kendisine yüklenen yükümlülüklere veya uygulanan tedavinin gereklerine uygun davranmamakta ısrar etmesi ... hâlinde, hakkında kamu davası açılır." hükmüne yer verilmiştir.
    Somut olayda, şüpheli hakkında Adana Cumhuriyet Başsavcılığı"nca 13/02/2017 tarihinde kamu davasının açılmasının ertelenmesine ve tedavi ile birlikte denetimli serbestlik tedbirine karar verildiği, erteleme kararının şüpheliye tebliğe çıkarıldığı ve tedbirin infazı için 14/02/2017 tarihinde Denetimli Serbestlik Müdürlüğüne müzekkere yazıldığı,
    Denetimli Serbestlik Müdürlüğünce şüpheliye tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin infazına başlaması için 14/02/2017 tarihinde uyarılı ilk başvuru davetiyesi gönderildiği, bu davetiyenin 18/02/2017 tarihinde tebliğ edildiği, şüphelinin 24/02/2017 tarihinde kuruma müracaat ederek hakkındaki tedbirin infazına başladığı, bu aşamada kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararının da 24/02/2017 tarihinde tebliğ edildiği, şüphelinin hiçbir aşamada erteleme kararına ve hakkındaki tedbirlere itiraz etmeyerek tedbirin infazına devam ettiği,
    Şüpheli kuruma ilk müracaat ettiğinde burada kendisine yükümlülüklerinin yazılı olarak tebliğ edildiği, ayrıca yükümlülüklerine uygun davranmamakta ısrar etmesi veya tekrar uyuşturucu madde kullanması halinde hakkında kamu davası açılacağının ihtar edildiği, dolayısı ile birinci uyarının doğrudan ilgili müdürlükçe yapılmış olduğu,
    Ancak bu ihtar ve uyarıya rağmen, şüphelinin 27/09/2017 tarihinde yükümlülüklerini birinci kez ihlal etmesi üzerine, yine yazılı olarak uyarılmasına karar verildiği ve “yeniden yükümlülük ihlali halinde hakkında dava açılacağı” uyarısını içeren bu davetiyenin 05/10/2017 tarihinde tebliğ edildiği, bunun da ikinci uyarı olarak kabul edilmesi gerektiği, bu aşamada adres değişikliği beyanında bulunan şüphelinin tedbir dosyasının Adana Denetimli Serbestlik Müdürlüğü"ne nakledildiği ve burada şüpheliye infaza devam etmesi için tekrar uyarılı başvuru davetiyesi gönderildiği, davetiyenin şüphelinin bildirdiği adrese tebliğ edilmesine rağmen şüphelinin kuruma müracaat etmemesi üzerine “yeniden yükümlülük ihlali halinde hakkında dava açılacağı” uyarısını içeren müzekkere tebliğ edildiği ancak şüphelinin kuruma müracaat etmemesi üzerine, erteleme kararı kaldırılarak iddianame düzenlendiği,
    Anlaşılmıştır.
    Bu hali ile 2 kez uyarılmasına rağmen 2 defa yükümlülüklerini ihlal ettiği görüldüğünden, kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan TCK"nın 191. maddesinin 1. fıkrası uyarınca sanığın cezalandırılması isteğiyle açılan davada "kovuşturma şartı" olan "ısrar koşulu" nun gerçekleştiği,
    Kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararının şüpheliye tebliğ edilmesi beklenmeden denetimli serbestlik ve tedavi tedbirinin infazına başlanmış olmasının “ısrar” koşulunun gerçekleşmesine bir etkisi olmayacağı, zira Denetimli Serbestlik Müdürlüğünce şüpheliye gönderilen uyarılı ilk başvuru davetiyesinin tebliğ edilmesini müteakip şüphelinin kuruma müracaat etmesi üzerine hakkında uygulanan tedbir ve tedaviden haberdar olduğu ve daha sonra kamu davasının ertelenmesi kararı tebliğ edildikten sonra da hiçbir aşamada itiraz etmeyerek tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin infazına devam ettiği anlaşılmış olup, dosya kapsamına göre yükümlülüklerine uymamakta ısrar ettiği tespit edilen şüpheli hakkında TCK"nın 191. maddesinin 4. fıkrasının (a) bendi uyarınca kamu davası açılmasının yasal bir zorunluluk olduğu gözetilerek iddianamenin iadesi kararına yönelik itirazın kabul edilmesi yerine, reddine karar verilmesi yasaya aykırı olduğundan kanun yararına bozma talebi yerinde görülmüştür.

    D) Karar: Açıklanan nedenlere göre; şüpheli hakkındaki iddianamenin iadesi kararına yönelik itirazın reddine ilişkin Adana 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 28/03/2018 tarihli ve 2018/634 değişik iş sayılı kararının 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesinin 3. fıkrası gereğince kanun yararına BOZULMASINA, aynı Kanun"un 309. maddesinin 4. fıkrasının (a) bendi uyarınca gerekli işlemin yapılması için, dosyanın Adalet Bakanlığı"na iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na gönderilmesine, 08.10.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi