Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından başlatılan ilamlı takibe karşı borçlunun, dayanak ilama aykırı olarak ilamda belirtilen asıl alacak miktarından fazla talepte bulunulduğunu ve takip tarihinden itibaren %23,40 yerine %30 faiz talep edildiğini belirterek, fazla talep edilen asıl alacak ve faiz talebi yönünden takibin iptali istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, ödeme tarihi itibariyle bakiye borcun tespitine karar verildiği anlaşılmaktadır. Borçlunun icra mahkemesine başvurusu icra emrinde istenen asıl alacak miktarına ve takip tarihinden itibaren talep edilen faiz oranına yönelik olup, mahkemece, başvuru doğrultusunda icra emrinde talep edilen asıl alacak ve faiz oranlarının ilama uygun olup olmadığı incelendikten sonra fazla talep varsa icra emrinin düzeltilmesine karar verilmesi gerekirken, talep olmadığı halde, HMK.nun 26.maddesine aykırı şekilde, icra emri tebliğinden sonra yapılan ödeme de dikkate alınarak yazılı şekilde sonuca gidilmesi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 30/05/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.