19. Ceza Dairesi Esas No: 2019/14033 Karar No: 2020/13431 Karar Tarihi: 22.10.2020
5607 sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/14033 Esas 2020/13431 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen kararda, bir suçlu hakkında 5607 sayılı Kanuna Aykırılık suçundan mahkumiyet kararı verilmiş ve nakil aracının müsadere edilmesine karar verilmiştir. Ancak, temyiz isteğinin incelenmesi sonucu, sonrasında yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun'un ilgili maddelerinin sanıklar lehine hükümler içermesi nedeniyle yerel mahkemenin uygulama yapma görevinin bulunduğu belirtilmiştir. Hükümler hakkında ayrıntılı detaylar ise 5237 sayılı TCK'nin 7. maddesi, 7242 sayılı Kanun'un 63. maddesi ve 5607 sayılı Kanuna eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrasıyla açıklanmıştır. Mahkeme kararı bozulmuş ve dosya yeniden yerel mahkemeye gönderilmiştir.
19. Ceza Dairesi 2019/14033 E. , 2020/13431 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : 5607 sayılı Kanuna Aykırılık HÜKÜMLER : Mahkumiyet, Nakil Aracının Müsaderesi
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanunun 61. maddesi ile 5607 sayılı Kanun"nun 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanıklar lehine hükümler içermesi, yine 7242 sayılı Kanun’nun 62.maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Kanun"nun 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla, 5237 sayılı TCK" nin 7. maddesi ve 7242 sayılı Kanun"un 63. maddesi ile 5607 sayılı Kanun"a eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması, Kabule göre de; 1-Sanıklar hakkında verilen hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesi sırasında adli para cezasının bir gün karşılığı belirlenirken 5237 sayılı TCK"nın 52/2. maddesi yerine 52. maddesinin yazılması suretiyle CMK"nin 232/6. maddesine aykırı davranılması, 2-TCK"nin 52/4. maddesi gereğince ödenmeyen adli para cezasının infaz aşamasında hapis cezasına çevrilebileceğinin ihtarı ile yetinilmesi gerekirken adli para cezasının ödenmemesi halinde CGTİK 106/3. maddesi gereğince hapis cezasına çevrilmesine karar verilmesi suretiyle infazda yetkinin kısıtlanması, 3-Kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak sanıklar hakkında 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesi uyarınca hak yoksunluklarına hükmedilmiş ise de, 24/11/2015 tarihli ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarihli ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı ile anılan maddenin bazı hükümlerinin iptal edilmiş olması nedeniyle yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu,
4- Suça konu gümrük kaçağı yakıtın 5607 sayılı Kanun"un 13/1. maddesi delaletiyle TCK"nin 54/4. maddesi gereğince müsaderesi ile yetinilmesi gerekirken infazı kısıtlayacak şekilde tasfiyesine de karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş ve sanıklar ile malen sorumlunun temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden tebliğnameye uygun olarak HÜKÜMLERİN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 22/10/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.