19. Ceza Dairesi Esas No: 2019/13464 Karar No: 2020/13425 Karar Tarihi: 22.10.2020
5607 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/13464 Esas 2020/13425 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen bir hüküm temyiz edilmiştir. Sanık, 5607 Sayılı Kanuna Aykırılık suçundan dolayı mahkum edilmiştir. Yapılan incelemede, 7242 sayılı Kanun’un 61. maddesi ile 5607 sayılı Kanun’un 3/22. maddesine eklenen düzenlemenin sanık lehine olduğu ve suçun hafiflemesi nedeniyle uygulanacak cezanın indirilmesi gerektiği ortaya çıkmıştır. Yine aynı Kanun’un 62. maddesi gereği etkin pişmanlık uygulamasının yapılabileceği belirtilmiştir. Bu nedenle, yerel mahkemenin ilgili yasal koşulları saptamak ve sonuçlarına göre uygulama yapmak zorunda olduğu vurgulanmıştır. Kararda, 5237 sayılı TCK’nın 7. maddesi ve 7242 sayılı Kanun’un 63. maddesi ile 5607 sayılı Kanun’a eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrasının da yer aldığı belirtilerek, sanığın hak yoksunluklarına hükmedilmesi konusunda yeniden değerlendirme yapılması ve TAPDK’nın davaya katılan olarak kabul edilmesi gerektiği ifade edilmiştir. Kararda geçen kanun maddeleri ise; 5607 Sayılı Kanun’un 3/22. maddesi, 5237 Sayılı TCK’nın 7. maddesi, 7242 sayılı Kanun’un 61. ve 63. maddeleri ve 5607 Sayılı Kanun’a eklenen geçici 12. madden
19. Ceza Dairesi 2019/13464 E. , 2020/13425 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : 5607 Sayılı Kanuna Aykırılık HÜKÜM : Mahkumiyet, Nakil Vasıtasının Müsaderesi
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun"un 61. maddesi ile 5607 sayılı Kanun"un 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanık lehine hükümler içermesi, yine aynı Kanun"un 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Kanun"un 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla, 5237 sayılı TCK"nin 7. maddesi ve 7242 sayılı Kanun"un 63. maddesi ile 5607 sayılı Kanun"a eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası mucibince ilgili hükümlerin yasal koşullarının oluşup oluşmadığının saptanması ve sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu, Kabule göre de; 1-Kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesi uyarınca hak yoksunluklarına hükmedilmiş ise de, 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı ile anılan maddenin bazı hükümlerinin iptal edilmiş olması nedeniyle yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu, 2-Suçtan doğrudan zarar görmeyen ve katılma hakkı bulunmayan TAPDK"nın davaya katılan olarak kabul edilip lehine vekalet ücretine hükmolunması, Bozmayı gerektirmiş ve sanık ile malen sorumlunun temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden tebliğnameye uygun olarak, HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 22/10/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.