MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık
HÜKÜM : TCK"nın 157/1,168/2,52/2-4 ve 53 maddeleri uyarınca mahkumiyet

Dolandırıcılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Müştekinin eşinin epilepsi hastası olduğu, müştekinin epilepsi hastası olan hastaların bakımını yapan kişilere devlet tarafından yardım yapılacağını duyduğu ve bunun için sağlık kurulu raporu gerektiğini öğrendiği, daha önceden fikir ve eylem birliği içinde dolandırıcılık yapmaya karar veren temyiz kapsamı dışında bulunan diğer sanık ..."nin bu konuda devlet hastanesinde çalışan arkadaşı sanık ... olduğunu beyan ettiği ve sanığı yanına alarak müştekinin yanına götürdüğü, müştekinin eşine rapor çıkartılması karşılığında müştekinin sanığa iki defada 500.TL para ödediği; ancak sanıkların müştekinin eşine doktor raporu çıkartmadıkları gibi müştekinin eşine ait belgelerinin de sanık ..."de kaldığı, bu suretle sanığın dolandırıcılık suçunu işlediği iddia ve kabul olunan somut olayda,
02/12/2016 tarih ve 29906 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun"un 34 maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK"nın 253 maddesi ile 05/08/2017 tarih ve 30145 sayılı Ceza Muhakemesinde Uzlaştırma Yönetmeliği"ne göre, soruşturma konusu suçun uzlaşmaya tâbi olması ve kamu davası açılması için yeterli şüphenin bulunması halinde, dosya uzlaştırma bürosuna gönderilir. Büro tarafından görevlendirilen uzlaştırmacı, şüpheli ile mağdur veya suçtan zarar görene uzlaşma teklifinde bulunur. Şüphelinin, mağdurun veya suçtan zarar görenin reşit olmaması halinde, uzlaşma teklifi kanuni temsilcilerine yapılır. Uzlaştırmacı uzlaşma teklifini açıklamalı tebligat veya istinabe yoluyla da yapabilir. Uzlaştırmacının uzlaşma teklifinde bulunacağı şüpheli, sanık, katılan, mağdur veya suçtan zarar gören ya da kanunî temsilcilerine iletişim araçlarıyla ulaşılamaması hâlinde açıklamalı uzlaşma teklifi büro aracılığıyla yapılır. Resmi mercilere beyan edilmiş olup da soruşturma dosyasında yer alan adreste bulunmama veya yurt dışında olma ya da başka bir nedenle mağdura, suçtan zarar görene, şüpheliye veya bunların kanunî temsilcisine ulaşılamaması halinde, uzlaştırma yoluna gidilmeksizin soruşturma sonuçlandırılır. Uzlaştırma müzakerelerine şüpheli, mağdur, suçtan zarar gören, kanunî temsilci, müdafii ve vekil katılabilir. Şüpheli, mağdur veya suçtan zarar görenin kendisi veya kanunî temsilcisi ya da vekilinin müzakerelere katılmaktan imtina etmesi halinde, uzlaşmayı kabul etmemiş sayılır" hükümlerine yer verildiği,
Bu hukuksal bilgiler ışığında somut olay incelendiğinde, sanığın 20/06/2013 tarihindeki sorgusunda “1411 sok. No:21/3 Kahramanlar/İzmir” adresini bildirdiği, mahkemece dosyanın uzlaştırma bürosuna gönderilmesinden sonra, uzlaştırmacı tarafından sanığın sorgusunda beyan ettiği adres yerine doğrudan MERNİS"te kayıtlı “...” adresine uzlaştırma teklif formu gönderildiği, muhatap adreste tanınmadığından tebligatın sanığa tebliğ olunmadan merciine iade edildiği ve uzlaştırmacı tarafından da uzlaşma sağlanamadığını belirterek hazırladığı tutanağı mahkemeye gönderdiği, mahkemece de usul ve yasaya aykırı olarak tarafların uzlaşamadığı şeklinde hazırlanmış tutanağa istinaden karar verildiği, müştekinin vermiş olduğu 15/12/2017 tarihli temyiz dilekçesi ile de sanık ile uzlaştığını bu nedenle kararı temyiz ettiğini belirtir dilekçe vermiş olduğunun anlaşılması karşısında, sanığa usulüne uygun olarak meşruhatlı tebligat yapılması ve 5271 sayılı CMK"nın 253 maddesi ile ilgili yönetmelik hükümleri çerçevesinde sanığa yüklenen dolandırıcılık suçu nedeniyle uzlaştırma işlemleri yapılmasından sonra sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerektiğinin gözetilmeyerek, usul ve yasaya aykırı olarak yapılan uzlaştırma işlemlerine dayalı hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 23/05/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.