11. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/2994 Karar No: 2017/1696 Karar Tarihi: 21.03.2017
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2016/2994 Esas 2017/1696 Karar Sayılı İlamı
11. Hukuk Dairesi 2016/2994 E. , 2017/1696 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... Sulh Hukuk Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 30/09/2015 tarih ve 2013/187-2015/511 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili; dava dışı ... A.Ş."ye ait emtiaların müvekkilinin nezdinde nakliyat emtia sigorta sözleşmesi kapsamında sigortalandığını, davalıların sorumluluğundaki 42 K 2680 plaka sayılı vasıta ile taşınması esnasında hasara uğradığını, meydana gelen hasar sonucu 13/01/2010 tarihinde 6.218 TL hasar tazminatının müvekkili tarafından ödendiğini, hasardan davalıların sorumlu olduğunu, ileri sürerek 6.218 TL alacağın ödeme tarihi olan 13.01.2010 tarihinden itibaren avans faizi ile tahsilini, talep ve dava etmiştir. Davalılar; duruşmadaki beyanlarında hasar miktarını kabul etmediklerini, savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece uyulan bozma ilamı ve tüm dosya kapsamına göre; taşıma işinin yapıldığı aracın kasasının branda ile örtülmesinin motorlu araçlar sınıflandırılmasına göre kapalı kasa sayılmayacağı, taşıma işinin tüzel kişiliğe ait bir taşıma şirketi ile yapılmayışı vb. hususların sigorta poliçesinde ayrıntılı olarak düzenlendiği, bu durumlardan birinin veya bir kaçının meydana gelmesi durumunda meydana gelecek hasarın poliçe kapsamında olmayacağının belirtildiği, sigorta şirketince dava dışı olan ... A.Ş"ye yapılan ödemenin exgratia (lütuf) ödemesi olduğu, davacının sunmuş olduğu ibranamenin BK 184. maddesinde yazılı olan şekil şartlarına uygun yapılmadığı, her ne kadar ibranamenin yazılı olarak ve devir beyanı da içerecek şekilde yapılmış olmasına rağmen herhangi bir imzanın olmadığı, bu nedenle ödemenin alacağın temliki şartlarını da doğurmayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Kararı davacı vekili temyiz etmiştir. Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 3,70 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 21/03/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.