Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/10066
Karar No: 2021/898
Karar Tarihi: 04.02.2021

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2018/10066 Esas 2021/898 Karar Sayılı İlamı

8. Hukuk Dairesi         2018/10066 E.  ,  2021/898 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Elatmanın Önlenmesi, Ecrimisil, Yıkım

    Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.

    K A R A R

    Davacı vekili, davalıların haklı ve geçerli bir nedenleri olmadığı halde, müvekkilinin taşınmazı üzerine, iki adet ceviz ağacı ekmek sureti ile müdahalede bulunduklarını, bahse konu ağaçlardan elde edilen mahsulü de satarak değerlendirdiklerini, müdahale nedeni ile müvekkilinin taşınmazı üzerine fidan dikemediğini, zira davaya konu ceviz ağaçlarının yarattığı gölgeliğin fidan yetiştirilmesini ve mahsul alınmasını engellediğini, ayrıca davalıların çitlerle sınırları belirlenmiş ve kapısı olan taşınmazına bu ağaçlar nedeni ile serbestçe girip çıktıklarını, çoğu zamanda bahçe kapısını kapatmayarak hayvanların bahçeye girip zarar vermesine neden olduklarını öne sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile elatmanın önlenmesine, taşınmazın eski hale getirilmesine (kal"ine) ve 1.000 TL ecrimisilin davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir
    Davalılardan ... davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
    Diğer davalı ... usulüne uygun tebligata rağmen cevap dilekçesi sunmadığı gibi duruşmalara da katılmamıştır.
    Mahkemece yapılan yargılama sonunda, davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine, “1-...davalılar tarafından dava konusu araziye yaptıkları müştemilatın menine, dikilen ağaçların kal’ine, 2-Davacının ecrimisil davasının kısmen kabulü ile , 66,71 TL ecrimisil bedelinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine...” karar verilmiş, kararın davalı ... tarafından temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay 1. Hukuk Dairesinin 07.04.2015 tarihli, 2015/4091 Esas- 2015/4963 Karar sayılı ilamı ile, öncelikle davada ileri sürülen isteklerden el atmanın önlenmesi ve yıkım istekleri ile ilgili olarak keşfen saptanan ya da saptanacak dava değeri üzerinden peşin harcın alınması, bu zorunluluk yerine getirildiği takdirde davaya devam edilmesi gerekirken, anılan husus gözardı edilerek işin esası bakımından hüküm kurulmasının doğru olmadığı gerekçesi ile hükmün bozulmasına karar verilmiş, Mahkemece uyulmasına karar verilen bozma ilamı uyarınca yapılan yargılama sonunda Türk Medeni Kanunun 684. ve 718. maddeleri hükümleri gereğince üstün arza tabi olduğu , haksız bir şekilde dikildiği iddia edilen ve kaldırılması istenen edilen cevizlerin zaten davacıya ait olduğu, davacının kendisine ait cevizleri kaldırılmasını talep etmesinde hiçbir hukuki yararının olmadığı,davalının kadim ağaçların bakımını yapmasının men edilebilecek bir müdahale olmadığı, ilgili cevizlerin ürün vermediği sabit olduğundan davalı bu cevizleri kullansa dahi ürün vermeyen ağaç yönünden ecrimisile hükmedilemeyeceği,bir an için davacının iddiasının kabulü ile kendisine ait taşınmaz üzerindeki cevizlerin davalılara ait olduğu kabul edilse dahi , davacının dava konusu 22 parselde 20 yıl nizasız ve fasılasız (eklemeli) zilyetliği olduğunu ispat ederek bu taşınmazın mülkiyetini kazandığı,hem taşınmaz üzerinde zilyetliği olduğunu iddia edip hemde cevizlerin davalılara ait olduğu iddia etmesi karşısında davacının mülkiyet hakkını kötüye kullandığının kabulünün gerektiği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi, yıkım ve ecrimisil isteklerine ilişkindir.
    1.Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller Mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
    2.Davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    Tüm dosya içeriği ve toplanan delillerden, dava konusu 22 parsel sayılı taşınmazın 10.08.2009 tarihinde hükmen davacı adına tescil edildiği, davalıların taşınmaz üzerinde mülkiyetten veya kayıttan kaynaklanan bir haklarının olmadığı,davacı tarafça taşınmaz üzerinde yer alan iki adet ceviz ağacının davalılarca ayrı ayrı dikildiği ve tasarrufta bulunulduğu iddiası ile eldeki davanın açıldığı, Mahkemece yapılan ilk yargılama sonunda elatmanın önlenmesi ve yıkım istemlerinin kabulüne karar verilmesi üzerine hükmün davalılardan ... tarafından temyiz ettiği, davalının temyiz dilekçesinde dava konusu ağaçların aile büyükleri tarafından dikildiğini, aile büyüklerinin aralarında yapılan taksim sonucu kendi payına düştüğünü, meyve alınabilen dönemlerde bu meyvelerin kendisi tarafından tüketildiğini, bu kullanımın da önceki taksimat doğrultusunda karşılıklı rızaya dayandığını beyan ettiği anlaşılmaktadır.
    Hemen belirtilmelidir ki, mülkiyet hakkı gerek Anayasa ve yasalarla gerekse Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ve ek protokolleri ile kabul edilmiş temel haklardandır.
    Eşyaya bağlı ayni haklardan olan mülkiyet hakkı herkese karşı ileri sürülebileceği gibi, hakka yönelik bir müdahale durumunda ne zaman gerçekleştiğine bakılmaksızın, ileri sürüldüğü andaki hak sahibi tarafından her zaman koruma istenebileceği de kuşkusuzdur. Anılan korumanın istenmesi durumunda da hakkın kötüye kullanıldığından söz edilebilmesine hukuken olanak yoktur.
    Diğer yandan; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (TMK) 683. maddesinde; malikin hukuk düzeninin sınırları içerisinde o şey üzerinde dilediği gibi kullanma, tasarrufta bulunma, yararlanma yetkilerine sahip olduğu, malını haksız olarak elinde bulunduran kişiye karşı her türlü el atmanın önlenmesi davası açabileceği öngörülmüştür.
    Somut olayda, Mahkemece ilk hükmün davalılardan ... tarafından temyiz edilmediği, taraf ve tanık beyanları uyarınca kadastro tespitinden önce rıza ile taşınmaz üzerine dikilen ceviz ağaçlarının davalılarca kendilerine ait olduğu gerekçesi ile tasarruf edildiği, bu hususun taraflar arasında çekişme konusu olmadığı, bu şekilde davacının taşınmazına davalılar tarafından müdahale edildiği nazara alınıp, ağaçların bedelleri yönünden hapis hakkı üzerinde de durularak elatmanın önlenmesi ve kal istemi hususunda bir karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda, (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün 6100 sayılı HMK"nin Geçici 3. maddesi yollaması ile HUMK’un 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, HUMK"un 440/III-1, 2, 3 ve 4. bentleri gereğince ilama karşı karar düzeltme yolu kapalı bulunduğuna, peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 04.02.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi