Abaküs Yazılım
9. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/26152
Karar No: 2016/5350
Karar Tarihi: 09.03.2016

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2015/26152 Esas 2016/5350 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacının şirkette satış bölge yöneticisi olarak çalışırken, şirketin küçülme ve tasfiye kararı alması sebebiyle iş akdinin feshedildiğini iddia ederek işe iade talebiyle açtığı davada yerel mahkeme, işyerinde çalışan işçi sayısının 30'dan az olduğu gerekçesiyle davayı reddetmiştir. Ancak, temyiz işlemi sonucunda Yargıtay, şirketin yurt dışında faaliyet gösteren bir yabancı şirketin iş ortağı ve şubesi olduğunu, bu nedenle işyerinde çalışan işçi sayısının 30'dan az olmasının yeterli olmadığını ve davanın reddedilmesinin hatalı olduğunu belirtmiştir.
Kanun Maddeleri:
- 4857 sayılı İş Kanunu'nun 18. maddesi: İş güvencesi hükümlerinden yararlanabilmek için işyerinde 30 ve daha fazla işçi çalıştırılması gerektiğini belirtmektedir.
- 4773 sayılı İş Kanunu: 10 veya daha fazla işçi çalıştıran işyerlerinde çalışan işçilerin iş güvencesi hükümlerinden yararlanması öngörülmektedir.
9. Hukuk Dairesi         2015/26152 E.  ,  2016/5350 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ


    Y A R G I T A Y K A R A R I

    A) Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili, müvekkilinin 15/07/2013-25/07/2014 tarihleri arası davalı iş yerinde satış bölge yöneticisi olarak çalıştığını, davalı şirket tarafından 25/07/2014 tarihinde şirketin küçülmesi ve nihai olarak tasfiyesine karar verildiğinden bahisle müvekkilinin iş akdinin feshedildiğnii kenisine tebliğ ettiklerini bu fesih nedeninin doğru ve geçerli olmadığı gibi fesih işlemleri de tutarlı ve hukuka uygun olarak yapılmadığını iddia ederek davacının işe iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    B) Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı vekili, dava dilekçesinde beyan olunan hususların gerçeği yansıtmadığını fesih gerekçesinde belirtildiği gibi müvekkili işverenliğin küçülme sürecine girmiş olduğunu, davacının bu nedenle işten çıkarıldığını, dava tarihi itibariyle davacının hem görev ve konumu bakımından hem de müvekkil şiverenlikte çalışan sayısının 30 un altında olduğundan davacının iş güvencesi hükümlerinden faydalanmasının da mümkün olmadığını, fesih bildiriminin iş kanununa uygunluk arz edip geçerli bulunduğunu, davacının bu yöndeki iddiasının yerinde olmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece, davalı işyerinde çalışan işçi sayısı 30 dan az olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    D) Temyiz:
    Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
    E) Gerekçe:
    4857 sayılı İş Kanunu"nun 18. maddesi uyarınca işçinin iş güvencesi hükümlerinden yararlanabilmesi için fesih bildiriminin yapıldığı tarihte işyerinde 30 ve daha fazla işçi çalıştırılması gerekir. İşverenin aynı işkolunda birden fazla işyerinin bulunması halinde, işyerinde çalışan işçi sayısı, bu işyerlerinde çalışan işçi sayısına göre belirlenir.
    Kısaca “İş Güvencesi Kanunu” olarak adlandırılan 4773 sayılı Kanunda on veya daha fazla işçi çalıştıran işyerlerinde çalışan işçilerin iş güvencesi hükümlerinden yararlanması öngörülmüş, daha sonra yürürlüğe giren 4857 sayılı İş Kanunu’nda bu sayı 30’a çıkarılmış; 18.maddede bir işverenin aynı iş kolunda birden fazla işyeri varsa, işyerinde çalışan işçi sayısının tespitinde bu yerlerdeki toplam işçi sayısının dikkate alınması gerektiği düzenlenmiştir. Buna göre, birden fazla işyeri bulunan bir işverene ait aynı işkolundaki işyerleri bir bütün olarak düşünülmelidir. İş güvencesi hükümleri kapsamına girecek işyerlerinin belli sayıda işçi çalışması koşuluna tabi tutulması kanunun gerekçesinde de belirtildiği üzere küçük işyerlerinin korunması düşüncesinden kaynaklanmaktadır. 158 sayılı ILO sözleşmesinde, işçilerin özel istihdam şartları bakımından veya istihdam eden işletmenin büyüklüğü veya niteliği açısından esaslı sorunlar bulunan durumlarda, işçilerden bir kısmının iş güvencesinin tamamı veya bir kısım hükümlerinin kapsamı dışında tutulabileceği öngörülmesine rağmen, kanun koyucu tarafından yurt dışında aynı iş kolundaki işyerlerinde çalışan işçilerin dikkate alınmayacağı yönünde açık bir düzenleme yapılmamış olması anlamlıdır. Başka bir anlatımla, aynı iş kolundaki işyerlerinin sadece ülke sınırları çerçevesinde değerlendirileceğine ilişkin bir yasal düzenleme bulunmamaktadır. Yasanın büyük ölçekli işverenleri esas aldığı dikkate alındığında, Uluslar arası çalışan ve Türkiye’de şubesi bulunan bir şirketin, bu şubede çalışan işçisini, Türkiye’deki işyerinde çalışan işçi sayısının 30 işçiden az olduğu gerekçesi ile iş güvencesinden yoksun bırakılması yasanın gerekçesine ve ölçülülük ilkesine uygun düşmez.
    Davalı şirketin işçi sayısının 30 işçiden az olduğu gerekçesiyle dava reddedilmiş ise de dosya içinde bulunan firma sicil bilgilerinden ve davacı vekili tarafından dosyaya ibraz edilen ve şirkete ait internet ortamından alınan bilgilere göre davalı şirketin, yurt dışında değişik ülkelerde faaliyet gösteren yabancı bir şirketin iş ortağı ve şubesi olduğu, 30 işçi sayısı değerlendirilirken bu durumun da dikkate alınması gerektiği anlaşılmaktadır. Mahkemece yukarıdaki esaslar değerlendirilip araştırma yapılarak davalı şirketin çalışan sayısı belirlenip işverence gerçekleştirilen feshin geçerli olup olmadığının tartışılması gerekirken eksik inceleme ile davanın reddi hatalıdır.
    F)Sonuç:
    Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 09.03.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi