10. Hukuk Dairesi Esas No: 2019/3394 Karar No: 2019/9223 Karar Tarihi: 28.11.2019
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2019/3394 Esas 2019/9223 Karar Sayılı İlamı
10. Hukuk Dairesi 2019/3394 E. , 2019/9223 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
Dava rücuan tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Kusur raporlarının, 5510 sayılı Yasa, 4857 sayılı Yasa"nın 77. ve İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Tüzüğünün 2 vd maddelerine uygun olarak düzenlenmesi gerekir. 4857 sayılı Yasa"nın 77. maddesi; “İşverenler işyerlerinde iş sağlığı ve güvenliğinin sağlanması için gerekli her türlü önlemi almak, araç ve gereçleri noksansız bulundurmak, işçiler de iş sağlığı ve güvenliği konusunda alınan her türlü önleme uymakla yükümlüdürler. İşverenler, işyerinde alınan iş sağlığı ve güvenliği önlemlerine uyulup uyulmadığını denetlemek, işçileri karşı karşıya bulundukları mesleki riskler, alınması gerekli tedbirler, yasal hak ve sorumlulukları konusunda bilgilendirmek ve gerekli iş sağlığı ve güvenliği eğitimini vermek zorundadırlar...” düzenlemesini içermektedir. Anılan düzenleme, işçiyi gözetim ödevi ve insan yaşamının üstün değer olarak korunması gereğinden hareketle; salt mevzuatta öngörülen önlemlerle yetinilmeyip, bilimsel ve teknolojik gelişimin ulaştığı aşama uyarınca alınması gereken önlemlerin de işveren tarafından alınmasını zorunlu kılmaktadır. İş kazasının oluşumuna etken kusur oranlarının saptanmasına yönelik incelemede; ihlal edilen mevzuat hükümleri, zararlı sonuçların önlenmesi için koşulların taraflara yüklediği özen ve dikkat yükümüne aykırı davranışın doğurduğu sonuçlar irdelenip, kusur aidiyet ve oranları gerekçeleriyle ortaya konulmalıdır. Yukarıdaki maddi ve hukuki olgular dikkate alınarak özellikle davaya konu kazayla ilgili maddi olgu doğru belirlenerek, olayın niteliği, davalının ve dava dışı tarafların olay anındaki sıfatları ve olaya etkileri araştırılarak, mevcut dosya sigortalısının hak sahiplerince açılan davaya konu olayla ilgili tazminat davasında alınan kusur raporunun bağlayıcı olmadığı gözetilerek anılan hususların irdelendiği, olayın meydana gelmesinde yardımcının bulunmaması ve el freninin çekilmemesinin olayda etkili olduğu olayın nasıl gerçekleştiği ile tarafların kusur oranlarının ayrıntılı olarak değerlendirilmesi ve ceza dosyasında asli kusurun sigortalıya verilmesi karşısında, olayın meydana gelmesinde yardımcının bulunmaması ve el freninin çekilmemesinin olayda etkili olduğu da gözetilerek, kusur raporları arasındaki çelişkilerin giderilmesi amacıyla, uzman kişilerden oluşan bilirkişi heyetinden uygun bir kusur raporu alınmadan ve mevcut çelişkiler giderilmeden, eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir ve bozmayı gerektirir. olayın nasıl gerçekleştiği ile tarafların kusur oranlarının ayrıntılı olarak değerlendirilerek bilhassa somut olaydaki baskın kusurun sigortalıda olduğu da göz önünde bulundurularak çelişkilerin giderilmesi amacıyla, uzman kişilerden oluşan bilirkişi heyetinden uygun bir kusur raporu alınmadan ve mevcut çelişkiler giderilmeden, eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm tesisi bozmayı gerektirir. Açıklanan sebeplerle davalı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. S O N U Ç : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, 28.11.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.