Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2016/7370 Esas 2017/1495 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
3. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/7370
Karar No: 2017/1495
Karar Tarihi: 16.02.2017

Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2016/7370 Esas 2017/1495 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık bir doktorla tartıştığı sırada hastaneye gelen bir polisi yaraladığı için kasten yaralama suçundan mahkum edildi. Ancak aynı zamanda polisi itaatsizlik ederek görevini yapmaktan alıkoymak suçunu işlediği gerekçesiyle bu suça ilişkin zamanaşımı süresince dava açılabileceği belirtildi. Mağdura verilen 1. derece kemik kırığı nedeniyle uygulanan artırım oranı ise mahkemede kabul edildi. Sanık tehdit ve hakaret suçlarından da mahkum edildi, ancak adli para cezasının ödenmemesi durumunda hapis cezasına çevrileceği hükmü infaz yetkisini kısıtladığı için bozuldu. Kararda, TCK'ya göre hapsedilebilen adli para cezalarının yeniden düzenlendiği kanuna atıfta bulunuldu. Kanunlar: CMUK 318., CMK 299., TCK 87/3., TCK 53., 6545, 5275, 1412.
3. Ceza Dairesi         2016/7370 E.  ,  2017/1495 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak;
    Gereği görüşülüp düşünüldü;
    Sanık müdafiinin duruşmalı inceleme talebinin hükmedilen cezanın tür ve süresine göre, koşulları oluşmadığından CMUK"un 318. ve CMK"nin 299. maddeleri gereğince REDDİNE,
    Sanık müdafiinin kendilerinin hastane polisi ve güvenliği tarafından darp edilmesi üzerine yaptıkları şikayet üzerine dava konusu soruşturmanın başladığını beyan ettiği , dosyanın ve UYAP kayıtlarının incelenmesinde söz konusu şikayet ile ilgili Gaziantep Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 2013/42212 Soruşturma numaralı dosyası üzerinden ek kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği anlaşılmakla, tebliğnamenin bu hususun araştırılması yönündeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.
    1) Sanık hakkında kasten yaralama suçundan dolayı verilen mahkumiyet hükmünün incelenmesinde;
    Sanığın hastanede doktor ile tartışmasına müdahale eden, hastanede görevli polis memuru ..."a karşı eyleminin aynı zamanda görevi yaptırmamak için direnme suçunu oluşturması nedeniyle, iddianamede yer almayan bu suçla ilgili zamanaşımı süresince dava açılması mümkün görülmüştür.
    Mahkemenin mağdurda meydana gelen 1. (hafif) derece kemik kırığı için sanık hakkında TCK"nın 87/3. maddesi uyarınca uyguladığı artırım oranı kırığın derecesi ile orantılı olduğundan tebliğnamenin bozma talepli görüşüne iştirak edilmemiştir.
    Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı resmi gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 esas-2015/85 karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesindeki bazı ibareler iptal edilmiş ise de, bu husus infaz aşamasında dikkate alınabileceğinden bozma nedeni yapılmamıştır.Yapılan yargılamaya, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, mahkemenin kovuşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, gösterilen gerekçeye ve uygulamaya göre sanık müdafiinin temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA;
    2) Sanık hakkında tehdit ve hakaret suçlarından dolayı verilen mahkumiyet hükümlerinin incelenmesinde;
    Yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    28/06/2014 tarihinde Resmi Gazete"de yayınlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun’un 81. maddesi ile 5275 sayılı Kanun’un 106/3. maddesinde; “Hükümlü, tebliğ olunan ödeme emri üzerine belli süre içinde adli para cezasını ödemezse, Cumhuriyet savcısının kararı ile ödenmeyen kısma karşılık gelen gün miktarı hapis cezasına çevrilerek, hükümlünün iki saat çalışması karşılığı bir gün olmak üzere kamuya yararlı bir işte çalıştırılmasına karar verilir. Günlük çalışma süresi, en az iki saat ve en fazla sekiz saat olacak şekilde denetimli serbestlik müdürlüğünce belirlenir. Hükümlünün hakkında hazırlanan programa ve denetimli serbestlik görevlilerinin bu kapsamdaki uyarı ve önerilerine uymaması hâlinde, çalıştığı günler hapis cezasından mahsup edilerek kalan kısmın tamamı açık ceza infaz kurumunda yerine getirilir.” şeklindeki düzenlemeye aykırı olarak, hükümde infaz yetkisini kısıtlayacak şekilde verilen adli para cezasının ödememesi durumunda hapse çevrileceğine karar verilmesi,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebepten dolayı 6723 sayılı Kanunun 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden CMUK"un 322. maddesi gereğince, hükmün TCK"nin 52/4. maddesinin uygulandığı paragrafından "Ödenmeyen Adli Para Cezasının hapse çevrileceğinin ihtarına" ibaresinin çıkartılarak hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 16.02.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.









    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.