7. Ceza Dairesi 2018/8879 E. , 2021/3023 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 sayılı Yasaya aykırılık
HÜKÜM : Hükümlülük, erteleme, müsadere
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
Olay tutanağı ve dosya kapsamına göre, sanıkların içinde bulunduğu İran"dan Türkiye"ye ... Gümrük Kapısından giriş yaparak ülkeye giren ... civarında uygulama noktasında durdurulan yolcu otobüsünde yapılan aramada 72 koli muz, 275 kg toz şeker, 16 koli porselen tabak, 4 koli el kremi, 234 kg et, 40 adet ampul, 50 metre sofra bezi, 8 koli akide şekeri, 50 kg ... şekerleme, 24 kutu bal, 10 kg küp şeker, 385 kg iç badem, 200 kg fıstık, 5 çuval eldiven, 9 koli oyuncak tabanca ve 1 çuval oyuncak tabanca mermisinin ele geçirilmesi şeklinde gerçekleşen olayda, aynı otobüste yolcu olarak bulunmaları dışında birlikte hareket ettiklerine dair yeterli delil bulunmayan sanıkların beraberlerinde getirmiş oldukları eşyaların nelerden ibaret olduğu tespit edilip, her bir sanığa ait olan eşyanın ticari mahiyet ve miktarda olup olmadığı değerlendirildikten sonra sanıkların hukuki durumlarının takdir ve tayini yerine, eksik inceleme ve araştırmaya dayalı yetersiz gerekçelerle yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kabule göre;
1-Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanıklar lehine hükümler içermesi, yine aynı Yasanın 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla, 5237 sayılı TCK"nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek ilgili hükümlerin yasal koşullarının oluşup oluşmadığının saptanması ve sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,
2-Sanıklar hakkında, aralarında iştirak halinde kaçakçılık suçunun oluşmadığı, her bir sanığın diğerinden bağımsız olarak kaçakçılık suçunu işlediğinden bahisle 5607 sayılı Kanunun 4/2. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmiş olması karşısında; CMK"nun 231. maddesinde düzenlenen hükmün açıklanmasının geri bırakılması müessesesine engel hali bulunmayan ve hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesini kabul ettiğini beyan eden sanıklara, kendilerinden ele geçen dava konusu eşyanın gümrük idaresince ayrı ayrı hesaplanacak "eşyanın ithalinde öngörülen gümrük vergileri ve diğer eş etkili vergiler ile mali yükler toplam tutarı” olan miktarın kamu zararı olduğunun bildirilmesi ve sonucuna göre, gerektiğinde Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 231/9. fıkrası da gözetilerek bir karar verilmesi gerekirken, tamamı kendilerine ait olarak kabul edilmeyen davaya konu bütün eşya nedeniyle oluşan zararı gidermediklerinden bahisle ve başkaca bir gerekçe göstermeden hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,
. 3-24.11.2015 tarihli 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile 5237 sayılı TCK"nun 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptal edilmesi nedeniyle, anılan maddenin yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
TCK"nun 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca, mahkum olduğu kısa süreli olmayan hapis cezası ertelenen sanık hakkında anılan maddenin l. fıkrasının (c) bendinde yazılı hak yoksunluğunun, sanığın sadece kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet veya kayyımlık yetkileri açısından uygulanmasına yer olmadığına, altsoyu dışında kalanlarla ilgili bu hak ve yetkilerden ise cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm tesisi,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ..., ..., ..., ..., ... ve sanık ... ile katılan ... İdaresi vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 01/03/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi