Taksirle yaralama - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2017/7382 Esas 2019/2647 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/7382
Karar No: 2019/2647
Karar Tarihi: 26.02.2019

Taksirle yaralama - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2017/7382 Esas 2019/2647 Karar Sayılı İlamı

12. Ceza Dairesi         2017/7382 E.  ,  2019/2647 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
    Suç : Taksirle yaralama
    Hüküm : TCK"nın 89/1, 89/2-a-b, 62/1, 52/1-2-4. maddeleri uyarınca mahkumiyet

    Taksirle yaralama suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Taksirle yaralama suçundan sanık hakkında yapılan yargılama sonucunda, Türk Ceza Kanunu"nun 89/1,89/2-a-b,62/1,52/1,2,4.maddeleri gereğince 6000 adli para cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 231/5. maddesi gereğince sanık hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına, aynı maddenin 8. fıkrası uyarınca 5 yıllık denetim süresine tâbi tutulmasına dair Samsun 6.Sulh Ceza Mahkemesinin 21/05/2013 tarihli ve 2011/1144 esas, 2013/160 karar sayılı kararının 24/06/2013 tarihinde kesinleşmesini müteakip sanığın denetim süresi içerisinde (2013 yılı aralık) ""Tehdit"" suçunu işlediği ve Samsun 10. Asliye Ceza Mahkemesi’nin bu suçtan sanığın mahkumiyetine karar verdiği, hükmün 21/01/2015 tarihinde kesinleştiği ve ihbar üzerine dosya yeniden ele alınarak önceki hükmün 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 231/11. maddesi gereğince açıklanmasına dair Samsun 12.Asliye Ceza Mahkemesi"nin 18/06/2015 tarihli ve 2015/260 esas, 2015/447 sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
    Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 25/10/2018 tarih 2018/4-394 esas ve 2018/478 sayılı kararında da değinildiği üzere daha önce tarafların veya taraflardan birinin kabul etmemeleri nedeniyle sonuçsuz kalan uzlaştırmanın maddi ceza hukuku boyutunu ilgilendirmeyen, münhasıran uzlaştırma yöntemine yönelik olması nedeniyle usule ilişkin olduğu konusunda kuşku bulunmayan değişikliğin, derhal uygulama ilkesinin "zorunlu bir gereği olarak daha önce usulüne uygun olarak yerine getirilmiş olan uzlaştırma girişimine ilişkin işlemlerin yenilenmesini gerektirmediğinin ve suç tarihinde katılanın uzlaşmak istemediğinin beyan etmesinin anlaşılması karşısında tebliğnamedeki 02/12/2016 tarih ve 29906 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun"un 35. maddesi ile 5271 sayılı Kanun"un 254. maddesinin 1. fıkrasında yapılan değişiklik gereği yeniden uzlaştırma işlemlerinin yapılması amacıyla bozma talep eden görüşe iştirak edilmemiştir.
    Dosya içeriği ve kabule göre, sanığın kırmızı ışıklı trafik işaretine uymayarak kazanın oluşumuna sebebiyet verdiği, bu nedenle sanığın eylemini bilinçli taksir ile gerçekleştirdiği ve cezasında 5237 sayılı TCK"nın 22/3 maddesi uyarınca arttırım yapılması gerektiği gözetilmeksizin, sanık hakkında basit taksirden hüküm kurulmak suretiyle eksik ceza tayini, aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
    Yapılan yargılamaya, toplanıp yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın temyiz itirazının reddi ile hükmün isteme aykırı olarak ONANMASINA; 26/02/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.








    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.