19. Hukuk Dairesi 2016/2813 E. , 2016/13456 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen kararın davalı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmiştir. Belli günde, davacı vekili Av. ... ile davalı vekili Av. .... gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlendikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-KARAR-
Davacı vekili, davacının dava dışı... adlı firmanın davalı şirketten olan 77.979,00 Euro alacağını 20/02/2012 tarihli temlikname ile temlik aldığını, davalı tarafın temlik tutarını ödemekten imtina etmesi üzerine icra takibi başlatıldığını ancak davalının takibe haksız olarak itiraz ettiğini iddia ederek itirazın iptaline ve icra inkar tazminatına hükmolunmasını talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevabında, müvekkilinin temlik eden firmaya hiç bir borcu bulunmadığını, alacağın dayanağı faturaların müvekkili şirkete tebliğ edilmediğini, temlike konu bir alacağın olmadığını, bu nedenle geçerli bir temlikten söz edilemeyeceğini savunarak davanın reddi ile lehlerine tazminata karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece benimsenen bilirkişi raporuna göre, dava dışı temlik eden şirketin davalı ile arasındaki ticari ilişki kapsamında komisyon alacağının doğduğu, alacak tutarının takip tarihi itibariyle 77.397,26 Euro olduğu, geçerli temlik nedeniyle davacının temlik almış olduğu alacağı talep etme hakkının olup, alacağın likit bulunduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki geçici iflas yöneticisi sıfatıyla düzenlenen 01/12/2011 tarihli bilirkişi raporunda dava dışı temlik eden.. Moda ...n 2009 yılından beri kapalı olduğu, şirketle ilgili 145 IN 387/10 dosya numarasında kayıtlı acizlik/iflas açılış davasının bulunduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda temlik eden şirketin iflas edip etmediği, iflas etmiş ise temlik tarihi olan 20/02/2012 tarihi itibarıyla temlik veren şirket yetkilisi Sabahat Birsin"in temlik yetkisinin bulunup bulunmadığının araştırılmaması doğru değildir.
2-Davanın dayanağı 20/02/2012 tarihli temliknamedir. Temlik alan davacı temlik tarihinde dava dışı temlik veren .... davalıdan dava konusu miktar kadar alacaklı olduğunu ispatla yükümlüdür.
Bilirkişi rapor ve ek raporlarına, davalının ticari defterler ve kayıtlarına göre davalı yan 31/12/1999 tarihi itibarıyla temlik veren şirkete 230,71 Euro borçlu gözükmektedir.Davalının bu miktardan daha fazla borçlu olduğunun usulüne uygun delillerle ispatlanması gerekir.
Bilirkişi raporunda belirttiği üzere davalı ve temlik eden arasında düzenlenen protokolün 10. maddesinde öngörülen müşteri listesi ibraz edilememiştir.
Bilirkişinin raporunda dayanak yaptığı 01/12/2011 tarihli rapor temlik edenin ticari defterlerine göre yapılan inceleme sonucu şirketin acizlik-iflas durumu nedeniyle düzenlenmiş olup, tek taraflı düzenlenen, dayanağı bulunmayan ve delillerle desteklenmeyen bu kayıt alacağın varlığını ispat için yeterli değildir.
Davalının daha önce fatura düzenlediği şirketlerle ilgili birden fazla ihracat yapıldığı ve bu şirketler adına temlik veren şirketce düzenlenen komisyon bedellerine ilişkin faturaların da kabul edilmesi gerektiği görüşü soyut ve varsayıma dayanmaktadır.
Bilirkişi tarafından davalının banka kayıtlarındaki hesaba gelen müşteri havaleleri ile dosyaya sunulan faturalardaki bilgiler karşılaştırılarak herhangi bir değerlendirme yapılmamış, genel ve soyut bir beyanda bulunulmuştur.
Mahkemece temlik veren tarafından 3. kişilere düzenlenen faturalardaki malların davalı tarafından 3. kişilere ihraç edilip edilmediğinin tespiti için taraflardan malların yurtdışına ihracına ilişkin belgeleri sunmaları istenerek gümrük müdürlüğünden ihracat belgeleri getirtilerek tüm belgeler toplandıktan sonra dosyanın aralarında ithalat-ihracat ve gümrük mevzuatı konusunda uzman bir bilirkişinin de bulunduğu üç kişilik bilirkişi aracılığıyla davalının rapor ve ek raporlarına karşı yapmış oluduğu itirazlar da değerlendirilmek suretiyle düzenlenecek rapor doğrultusunda bir karar verilmesi gerekirken, konusunda uzman olmayan yetersiz ve varsayımlara dayalı bilirkişi rapor ve ek raporları dikkate alınarak yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davalı yararına takdir edilen 1.350 TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine, peşin harcın istek halinde iadesine, 20/10/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.