Abaküs Yazılım
13. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/13674
Karar No: 2018/2895
Karar Tarihi: 27.02.2018

Hırsızlık - mala zarar verme - Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2016/13674 Esas 2018/2895 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen bir hırsızlık ve mala zarar verme suçundan dolayı mahkumiyet kararı, 13. Ceza Dairesi tarafından incelenerek temyiz edildi. Dosya ve duruşma tutanaklarına, kanıtlara ve hakimin takdirine göre suçların suça sürüklenen çocuklar tarafından işlendiği kabul edildi. Ancak, suça sürüklenen çocukların zeka düzeylerinin tespiti gibi hususlar nedeniyle hükümler bozuldu. Suçların işlenme tarihi, suça sürüklenen çocukların yaşları, mahkumiyet kararına konu olan kanun maddeleri ve bu maddelerin açıklamaları şunlardır:
- TCK'nın 31/2. maddesi: Suça sürüklenen çocukların, işledikleri fiillerin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama ve bu fiiller ile ilgili davranışlarını yönlendirme yeteneği hususunda rapor alınması gerektiği belirtilmiştir.
- TCK'nın 32. maddesi: Suça sürüklenen çocukların akıl hastalığı veya zayıflığı nedeniyle hukuksal anlam ve sonuçlarını algılama veya davranışlarını yönlendirme yeteneklerinin bulunup bulunmadığına dair rapor alınması gerektiği belirtilmiştir.
- TCK'nın 142/1-b maddesi: Hırsızlık suçunu düzenleyen madde.
- TCK'nın 142/2-e maddesi: Araçtan hırsızlık suçunu düzenleyen madde.
13. Ceza Dairesi         2016/13674 E.  ,  2018/2895 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇLAR : Hırsızlık, mala zarar verme
    HÜKÜMLER : Mahkumiyet

    Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
    Yargılama giderlerine ilişkin terkin işleminin temyiz aşamasındaki yargılama giderleri de gözetilerek infaz aşamasında nazara alınması mümkün görülmüştür.
    Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçların suça sürüklenen çocuklar tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    1-Suça sürüklenen çocuk ... hakkında düzenlenen 08.12.2013 tarihli sosyal inceleme raporuna göre; suça sürüklenen çocuğun zeka düzeyinin arkadaşlarından düşük olduğu, davranışlarının kısmen farkında olup, suç konusu olayın hukuki anlam ve sonuçlarını kısmen algılayabildiğinin belirtildiği; suça sürüklenen çocuk hakkında 09.10.2013 tarihli raporda ise suçun hukuki anlam ve sonuçlarını algılama ve davranışlarını yönlendirme yeteneğinin yeterince gelişmiş olduğunun belirtildiğinin anlaşılması karşısında; suç tarihinde 12-15 arası yaş grubunda bulunan suça sürüklenen çocuk hakkında TCK"nın 31/2. maddesi uyarınca işlediği fiillerin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama ve bu fiiller ile ilgili davranışlarını yönlendirme yeteneğinin gelişip gelişmediği hususlarında dosyada bulunan tüm raporlar irdelenerek çelişkinin giderilmesi için Adli Tıp Kurumu İlgili İhtisas Dairesi"nden rapor alınarak sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinin gözetilmemesi,
    2-Suça sürüklenen çocuk ... hakkında düzenlenen 08.12.2013 tarihli sosyal inceleme raporuna göre; suça sürüklenen çocuğun davranışlarının kısmen farkında olduğu, bilişsel olarak algılama ve muhakeme kurma yetilerinin yaşına uygun gelişmediği, suç konusu olayın hukuki anlam ve sonuçlarını kısmen algılayabildiği, kardeşinde zihinsel gerilik olması sebebiyle genetik faktörler yönünden kendisinde de bu geriliğin olabileceğinin belirtildiğinin anlaşılması karşısında; suça sürüklenen çocuğun 5237 sayılı TCK"nın 32. maddesi gereğince suçu işlediği sırada akıl hastalığı veya zayıflığı nedeniyle eylemin hukuksal anlam ve sonuçlarını algılama veya davranışlarını yönlendirme yeteneğini tamamen kaldıracak veya önemli ölçüde

    azaltacak şekilde akıl hastalığının ve cezai ehliyetinin bulunup bulunmadığı hususunda Adli Tıp Kurumu İlgili İhtisas Dairesi"nden rapor alındıktan sonra sonucuna göre hukuksal durumunun değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    3-Sokak üzerindeki park halindeki aracın camının zorlanarak araç içerisindeki hiltinin çalınması şeklindeki eylemin, 5237 sayılı TCK"nın 142/1-b maddesine uyduğu gözetilmeksizin, aynı Kanunun 142/2-e maddesi ile hüküm kurulması,
    4-5237 sayılı TCK"nın 168/1. maddesi uyarınca etkin pişmanlık indirim oranının, hak ve adalet ilkesi gereğince aynı Kanunun 168/2. maddesinde belirtilen “1/2” indirim oranından fazla olması gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması suretiyle sanık hakkında fazla ceza tayini,
    5-Suça sürüklenen çocuk ..."in, suç tarihinde 18 yaşını tamamlamamış olması ve suç tarihi itibariyle daha önce hapis cezasına mahkum edilmediğinin anlaşılması karşısında; 5237 sayılı TCK’nın 50/3. maddesi gereğince, hükmedilen kısa süreli hapis cezalarının aynı Kanunun 50/1. maddesinde öngörülen seçenek yaptırımlardan birine çevrilmesinde zorunluluk bulunduğunun gözetilmemesi,
    6-Suça sürüklenen çocuk ..."nin, 5237 sayılı TCK"nın 50/3. maddesinin yollamasıyla kısa süreli hapis cezasının seçenek yaptırıma çevrilmesine ilişkin olarak TCK"nın 50/1. maddesinin uygulanmamasına esas geçmişte hapis cezası var ise de, Bandırma 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 19.04.2012 tarih, 2012/32-359 E-K. sayılı ilamına konu cezasının kısa süreli erteli hapis cezasından ibaret olduğunun anlaşılması karşısında, anılan ilamdaki hapis cezasının TCK"nın 50/1. maddesi gereğince uygulama yapılmasında zorunluluk olup olmadığı araştırılarak kısa süreli hapis cezasının buna göre yeniden adli para cezası veya tedbirlerden birisine çevrilip çevrilmeyeceğinin değerlendirilmemesi,
    Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuklar ... ile ... müdafiinin temyiz istemi bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenlerle tebliğnameye kısmen uygun kısmen aykırı olarak BOZULMASINA, 27.02.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi