1. Hukuk Dairesi Esas No: 2014/2267 Karar No: 2015/1770 Karar Tarihi: 10.02.2015
Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2014/2267 Esas 2015/1770 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Ankara 25. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde görülen bir davada, taraflar arasındaki alacak davası sonucunda asıl ve birleştirilen davalar kabul edildi. Davada, Köy Kanunu'nun ek 13. maddesi ve yönetmeliğin 15. maddesi hükümlerinin yerine getirilmediği iddiasıyla tapu iptal ve tescil isteği dile getirilmişti. Mahkeme, davalının yükümlülüklerini yerine getirmediği gerekçesiyle davaları kabul etti. Ancak, daha sonraki bir yasa ile Köy Kanunu'nun geçici 1. maddesi değiştirilmiş ve hak sahiplerine satış bedelinin ödenmesi kaydıyla ek 13. maddede öngörülen diğer şartlar uygulanmaması kararlaştırılmıştı. Mahkeme, satış bedelinin tam olarak saptanması, köy defter ve kayıtlarının temin edilmesi ve bu kayıtlar üzerinde bilirkişi incelemesi yapılması gerektiğine karar verdi. Kararda geçen kanun maddeleri: 3367 sayılı Yasa ile değişik 442 sayılı Köy Kanunu'nun ek 13. maddesi, yönetmeliğin 15. maddesi, 5216 sayılı Kanun, VE 6111 sayılı Yasa'nın 187. Maddesi ve 442 sayılı Köy Kanunu'nun geçici 1. maddesi.
1. Hukuk Dairesi 2014/2267 E. , 2015/1770 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ANKARA 25. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 16/09/2010 NUMARASI : 2009/131-2010/316
Taraflar arasında birleştirilerek görülen alacak davası sonunda, yerel mahkemece asıl ve birleştirilen davaların kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR-
Asıl ve birleşen davalar 3367 sayılı Yasa ile değişik 442 sayılı Köy Kanunu"nun ek 13. maddesinde ve yönetmeliğin 15. maddesinde gösterilen koşulların yerine getirilmediği iddiasına dayalı tapu iptal ve tescil isteğine ilişkin olup, yargılama sırasında talep daraltılarak taşınmazın bedeli istenmiş, birleştirilen davada ise asıl davada talep edilen miktar dışında taşınmazın bakiye bedeli isteğinde bulunulmuştur. Mahkemece davalının yükümlülüklerini yerine getirmediği gerekçesiyle asıl ve birleştirilen davanın kabulüne karar verilmiştir. Dosya içeriğinden ve toplanan delillerden; çekişme konusu taşınmaz Köyü tüzel kişiliği adına kayıtlı iken 3367 Sayılı Kanun ile değişik 442 sayılı Köy Kanunu"nun Ek 13. maddesi uyarınca davalıya devredildiği, Köyünün 23.07.2004 tarihinde yürürlüğe giren 5216 sayılı Kanun gereği tüzel kişiliğini kaybederek mahalle statüsüne dönüştüğü ve Yenimahalle Belediyesi"ne mahalle olarak bağlandığı anlaşılmaktadır. Gerçekten de, davalı tarafından anılan kanunun ek 13. maddesinde belirtilen koşulların yerine getirilmediği, temlikten itibaren 5 yıl süre ile taşınmaza herhangi bir bina yapılmadığı dosya kapsamı ile sabittir. Ancak , hükümden sonra 25.02.2011 tarihli Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren 6111 sayılı Yasa"nın 187. maddesi ile 442 sayılı Köy Kanununun geçici 1. maddesindeki düzenleme ile "".... 31.12.2009 tarihinden önce belediye haline dönüşmek veya başka bir belediyenin sınırlarına dahil olmak suretiyle tüzelkişiliğini kaybeden köylerde, kendilerine bu Kanunun ek 13. maddesine göre taşınmaz satışı yapılan hak sahipleri hakkında satış bedelinin ödenmesi kaydıyla ek 13. maddede öngörülen diğer şartlar uygulanmaz. Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla henüz kesinleşmemiş davalarda da bu madde hükümleri uygulanır." hükmüne yer verilmiştir. Ne var ki; mahkemece anılan kanun çerçevesinde taşınmaz bedelinin davalı tarafından ödenip ödenmediği hususunda bir inceleme ve araştırma yapılmamıştır. Hal böyle olanca, mahkemece öncelikle taşınmazın satışına ilişkin resmi senedin getirtilerek satış bedelinin tam olarak saptanması, ayrıca o döneme ait köy defter ve kayıtlarının nerede olduğunun ilgili birimlerden sorularak anılan kayıtların temin edilmesi, davalının satış bedelini hangi tarihte ve nereye ödediğinin gerekirse kayıtlar üzerinde bilirkişi incelemesi de yaptırılarak açıklığa kavuşturulması, oluşacak duruma göre anılan kanunun ilgili hükmü de dikkate alınarak bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yetinilerek yazılı olduğu üzere karar verilmiş olması doğru değildir. Davalı vekilinin temyiz itirazı yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerden ötürü (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 10.02.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.