![Abaküs Yazılım](/3.png)
Esas No: 2016/5838
Karar No: 2017/11666
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2016/5838 Esas 2017/11666 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından, karşı davanın kabulü, kusur belirlemesi, kadına verilen nafaka ve reddedilen tazminat talepleri yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
1-Mahkemece, taraflar eşit kusurlu kabul edilerek boşanmalarına karar verilmiş ise de; yapılan yargılama ve toplanan delillerden, davacı-karşı davalı erkeğin kadını annesinin evine götürerek istemediğini söylediği, izinlerinde eşi ve çocuğundan çok memleketinde vakit geçirdiği, böylece eşi ve çocuklarıyla yeterince ilgilenmediği, davalı-karşı davacı kadının ise, güven sarsıcı davranışlarda bulunduğu anlaşılmaktadır. Davalı-karşı davacı kadının gerçekleşen kusurları dikkate alındığında, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebep olan olaylarda erkeğe göre ağır kusurlu olduğunun kabulü gerekir. Mahkemece verilen boşanma kararı, bu sebeple sonucu itibarıyla doğru olduğundan, erkeğin davanın kabulüne yönelik temyiz itirazları yerinde görülmemiş, boşanma kararının kusur belirlemesine ilişkin gerekçesinin değiştirilmek suretiyle onanmasına (HUMK m. 438/son) karar vermek gerekmiş, davacı-karşı davalı erkeğin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2-Yukarıda 1. bentte açıklandığı üzere, davalı-karşı davacı kadının ağır kusurlu olduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda, TMK"nın 175. madde koşullarının gerçekleştiğinden söz edilemez. O halde, davalı-karşı davacı kadının yoksulluk nafakası isteğinin reddi gerekirken, yazılı şekilde yoksulluk nafakası takdiri doğru görülmemiştir.
3-Mahkemece, boşanmaya neden olan olaylarda tarafların eşit kusurlu olduğu gerekçe gösterilerek erkeğin maddi ve manevi tazminat talepleri reddedilmiştir. Yukarıda 1.bentte belirtiliği üzere, davalı-karşı davacı kadın boşanmaya sebebiyet veren vakıalarda ağır kusurlu olup, bu kusurlu davranışlar aynı zamanda kişilik haklarına saldırı teşkil eder niteliktedir. Erkek yararına Türk Medeni Kanununun 174/1-2.madde koşulları oluşmuştur. Mahkemece, tarafların eşit kusurlu kabulü ve bu yanılgılı kusur belirlemesine bağlı olarak, davacı-karşı davalı erkeğin maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda (2.) ve (3.) bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda (1.) bentte gösterilen sebeple boşanmaya ilişkin hükmün gerekçesi değiştirilmek suretiyle ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.25.10.2017 (Çrş.)