6. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/5594 Karar No: 2016/1337 Karar Tarihi: 25.02.2016
Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2015/5594 Esas 2016/1337 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından verilmiş bir tazminat davası kararı incelenmiştir. Davacı, davalı kiracının sözleşmeye aykırı davranması nedeniyle cezai şart alacağı tahsili istemiyle dava açmıştır. Mahkeme, davalılardan kısmen olan talebi kabul etmiş, ancak faize yönelik karar verilmemiştir. Aynı zamanda adi kefilin sorumluluğu hakkında kısmen kabul edilebilir bir karar verilmiştir. Ancak, kefilin sorumluluğu için yasal şartların sağlanmadığı ortaya çıkmıştır. Bu nedenle, kararın adı geçen davalı yönünden bozulmasına karar verilmiştir. Kanun maddeleri olarak, TBK'nin 585. ve B.K'nun 486. maddeleri ile HUMK'nin 428. maddesi belirtilmiştir.
6. Hukuk Dairesi 2015/5594 E. , 2016/1337 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tazminat
Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tazminat davasına dair karar, davacı ve davalılardan ... tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, cezai şart alacağının tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulü ile 7.752,66 TL nin davalılardan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalılar vekili ve davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosya kapsamına, toplanan delillere, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verilmiş olmasına ve takdirde de bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı kiracı ..." in tüm, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir. 2- Davacının faize yönelik temyiz itirazlarına gelince; Davacı, dava dilekçesinde, davalının tarlayı sözleşmeye aykırı olarak teslim etmesi nedeniyle 15.6.2011 tarihli ek sözleşme uyarınca 10.000 TL cezai şart alacağının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsilini talep etmiştir. Mahkemece faiz istemi yönünden olumlu yada olumsuz bir karar verilmemiştir. Faiz istemi yönünden bir karar verilmemiş olması doğru değildir. 3-Davalı kefil ..."ın temyiz itirazlarına gelince; Hükme esas alınan 15.06.2011tarihli ek sözleşmeyi davalı ... adi kefil olarak imzalamıştır. Adi kefilin sorumluluğunu düzenleyen TBK.nun 585.md (B.K.nun 486.maddesi) uyarınca borçlunun borcundan kefilin sorumlu tutulabilmesi için borçlunun iflas etmesi veya hakkındaki icra takibinin semeresiz kalmış olması gerekir. Asıl borçlu kiracı hakkında takip işlemi yapılıp, icra takibi semeresiz kalmadan doğrudan doğruya adi kefil hakkında dava açıldığı anlaşılmaktadır. Bu durumda kefil hakkındaki istemin reddine karar verilmek gerekirken yazılı gerekçe ile kısmen kabulüne karar verilmesi doğru olmadığından hükmün adı geçen davalı yönünden bozulması gerekmiştir. Hüküm bu nedenle bozulmalıdır. SONUÇ: Yukarıda 2 ve 3 nolu bentlerde yazılı nedenle davalı kefilin ve davacının temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA ve istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edenlere iadesine, 25/02/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.