Abaküs Yazılım
9. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/33637
Karar No: 2016/5252
Karar Tarihi: 08.03.2016

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2014/33637 Esas 2016/5252 Karar Sayılı İlamı

9. Hukuk Dairesi         2014/33637 E.  ,  2016/5252 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    A) Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;müvekkilinin 27/03/2003 -20/12/2011 tarihleri arasında davalı iş yerinde kesintisiz olarak çalıştığını ,müvekkilinin işe alan çalışacağı siteleri belirleyen ve işten çıkarma yetkisine sahip olan kişinin davalı Boğaziçi şirketi olduğunu bu sebeple işçilik alacaklarından sorumlu olduğunu ,davalının işin bitiminin gerekçe gösterilerek iş akdinin haksız feshedildiğini ileri sürerek, kıdem ve ihbar tazminatı, fazla mesai, hafta tatili alacağı ,bayram tatil alacaklarını istemiştir.
    B) Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı Boğaziçi Konut Şirketi cevabında özetle; davacının diğer davaya ait projede çalışırken bilahare Tuzlada bulunan Kiptal 2. Etap Sitesine başladığını burada da 02/04/2012 tarihinde kendi isteğiyle istifa ettiğini dolayısıyla ihbar ve kıdem tazminatı isteyemeyeceğini, esasen davalılar arasında hizmet sözleşmesinin bulunduğunu vekil tipi yönetim hizmeti verdiklerini savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

    Davalı ... vekili cevabında özetle;davacının çalışanları olmadığını herhangi bir sözleşme yapmadıklarını, fazla mesaisinin bulunmadığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece toplanan deliller,tanık beyanları,bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamının değerlendirilmesinde;davalının fesih gerekçesi olarak SGK"ya işin sona ermesi olarak bildirildiğini, tanıkların davalı tarafından fesih yapıldığını yeminli beyanı ile bildirdikleri,bu beyanlara itibar edildiği ve feshin tazminatı gerektirdiği,davacının, davalı ... yönetiminde diğer davalının çalışanı olarak çalıştığı iki davalı arasında alt işveren üst işveren ilişkisi olduğu sabit sayıldığından işçilik alacaklarından iki davalının da sorumlu olduğu kabul edilerek,bilirkişi raporu doğrultusunda kıdem ve ihbar tazminatı, fazla mesai, hafta tatili alacağı , genel tatil ücretinin kabulüne karar verilmiştir.
    D) Temyiz:
    Kararı davacı ve davalılar temyiz etmiştir.
    E) Gerekçe:
    1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
    2- Taraflar arasında fazla mesai ücreti alacağının hesabı noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
    Somut uyuşmazlıkta bilirkişi raporunda tanık beyanları doğrultusunda davacının haftada 5 gün 08.00-18.00 arası saatleri arasında çalıştığı ve davacının da aralarında bulunduğu 4 teknik elemanın sırasıyla 18.00-23.00 saatleri arasında ve ayda bir cumartesi pazar ve cuma akşamından pazar akşamına kadar nöbet tuttuğu ve bir saat yemek ve iki kez çay molası verdiklerini beyan etmeleri doğrultusunda ortalama aylık 240 haftalık 60 saat olmakla çalışma süresi olan 45 günü geçen haftalık 15 saat fazla çalışma hesabı yapılmış ise de;bilirkişinin fazla mesai hesabının denetime elverişli olmadığı ortalama olarak hesap yaptığı anlaşılmaktadır.
    Mahkemece gerekirse tanıklar tekrar dinlenerek davacının çalışma şekli ve nöbet saatlerinin tespiti ile bilirkişiden ek rapor alınarak fazla mesai hesabının denetime elverişli olacak şekilde hesap edilmesi gerekirken bilirkişinin ortalama hesap ile yaptığı fazla mesai hesabının kabulü ile yazılı şekilde karar verilmesi hatalıdır.
    3-Taraflar arasında davalılar arasında asıl işveren-altişveren ilişkisinin bulunup bulunmadığı uyuşmazlık konusudur.
    Anayasa’nın 138 ve 141. maddeleri uyarınca Hakimler, Anayasaya, kanuna ve hukuka uygun olarak vicdanı kanaatlerine göre hüküm verirler ve bütün mahkemelerin her türlü kararları gerekçeli olarak yazılır. Bu gerekçede hukuki esaslara ve kurallara dayanmalı, nedenleri açıklanmalıdır.
    Diğer taraftan 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 Sayılı HMK.’un 27. Maddesinde hukuki dinlenilme hakkı kurala bağlanmıştır. Hukukî dinlenilme hakkı, Anayasanın 36 ncı maddesinde ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6 ncı maddesinde düzenlenen adil yargılanma hakkının en önemli unsurudur. Hukuki Dinlenilme Hakkı” gereğince davanın tarafları, müdahiller ve yargılamanın diğer ilgilileri, kendi hakları ile bağlantılı olarak hukuki dinlenilme hakkına sahip olup, bu hakkın yargılama ile ilgili olarak bilgi sahibi olunmasını, açıklama ve ispat hakkını, mahkemenin, açıklamaları dikkate alarak değerlendirmesini ve kararların somut ve açık olarak gerekçelendirilmesini içermektedir. Mahkemeler, kararlarını somut ve açık bir şekilde gerekçelendirmek zorundadırlar. Eksik, şeklî ve görünüşte gerekçe yazılması adil yargılanma hakkının (hukukî dinlenilme hakkının), ihlâlidir.

    HMK.’un 297. maddesinde de, verilecek hükümde tarafların iddia ve savunmalarının özetinin, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususların, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan delillerin, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesinin, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebeplerin yer alması gerektiği açıkça vurgulanmıştır. Kararın gerekçesinde maddi olay saptanmalı, hukuki niteliği ve uygulanacak hukuki kurallar belirlenmeli, bu konuda gerekli inceleme ve delillerden sözedilmeli, hukuk kuralları somut olaya uygulanmalı ve sonunda hüküm kurulmalıdır. Maddi olgularla hüküm fıkrası arasındaki hukuki bağlantı da ancak bu şekilde kurulabilecek, ayrıca yasal unsurları taşıyan bu gerekçe sayesinde, kararların doğruluğunun denetlenebilmesi mümkün olacaktır.
    Somut uyuşmazlıkta hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacının hizmet süresi 27.06.2003-19.12.2011 tarihleri arasında davalı ... Yönetiminde çalıştığı şeklinde kabul edilerek, diğer davalı Boğaziçi Konut Hizmet Yönetimi İşletmeciliği ve Tic A.Ş"nin bir sorumluluğunun bulunmadığının belirtilmesine rağmen mahkeme gerekçesinde davacının,davalı ... yönetiminde diğer davalı Boğaziçi Konut Hizmet Yönetimi İşletmeciliği ve Tic A.Ş"nin çalışanı olarak çalıştığı ve her iki davalı arasında alt işveren -asıl işveren ilişkisinin sabit olduğu kabul edilmiş ise de;bunun gerekçesi karardan anlaşılamamaktadır. Mahkemece davalılar arasındaki hukuki ilişkinin niteliğinin gerekçelendirilmemesi hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
    F) Sonuç:
    Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 08.03.2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi