Esas No: 2021/26019
Karar No: 2022/4497
Karar Tarihi: 16.05.2022
Yargıtay 9. Ceza Dairesi 2021/26019 Esas 2022/4497 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık, çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan mahkum olmuştur. Ancak, mağdur hakkındaki raporlar arasında çelişki olduğu için adli tıp uzmanının katılımı ile genital muayene yapılması ve bakire olup olmadığının tespit edilmesi gerektiği karara bağlanmıştır. Bu nedenle Bölge Adliye Mahkemesi'nin sanığın istinaf başvurusunu esastan reddetmesi yerine hükmün BOZULMASINA karar verilmiştir. Kararın kanun maddeleri ise 5271 sayılı CMK'nın 302/2-4. maddeleridir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇ : Çocuğun nitelikli cinsel istismarı
HÜKÜM : Sanığın atılı suçtan mahkumiyetine dair Vezirköprü Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 06.12.2017 gün ve 2017/10 Esas, 2017/78 Karar sayılı hükme yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle başvurunun muhtevası nazara alınarak dosya tetkik edildi, gereği görüşüldü:
İlk derece mahkemesince mağdure hakkında Samsun Ondokuzmayıs Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesinde görevli üç kişilik heyetten aldırılan 06.06.2017 tarihli raporun içeriği itibarıyla yetersiz olması karşısında, mağdurenin dava dosyasıyla birlikte İstanbul Adli Tıp Kurumu ilgili İhtisas Kuruluna veya Adli Tıp Kurumu ölçüleri gereğince Yükseköğretim Kurumları veya birimlerine bağlı hastanelere sevkiyle, içerisinde bir çocuk psikiyatristi ile bir adli tıp uzmanının zorunlu katılımı ile oluşturulacak en az beş kişilik bir heyetten suç tarihinde herhangi bir akıl hastalığı veya akıl zayıflığı bulunup bulunmadığı, varsa bu durumun hekim olmayanlar ile kendisini tanıyanlar veya çevresinde yaşayanlarca anlaşılıp anlaşılamayacağı, beyanlarına itibar edilip edilemeyeceği, tespit edilen zeka durumunun kendisine yönelik gerçekleştirilen eylemlerin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama yeteneğine etkisi bulunup bulunmadığı, mağduru bulunduğu eyleme karşı beden veya ruh bakımından kendisini savunup savunamayacağı hususlarında rapor alınması ve mağdurenin Samsun Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Hastanesi Çocuk İzlem Merkezinde yapılan muayenesi sonucunda düzenlenen 30.01.2017 tarihli hekim raporunda genital muayenede hymenin duhule müsait izlendiği eski ya da yeni yırtık izine rastlanmadığının belirtilmesi, Ondokuzmayıs Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Kadın Doğum Bölümünce 27.04.2017 tarihinde düzenlenen heyet raporunda ise hymen muayenesinde kaideye varan eski ya da yeni yırtık tespit edilmemekle birlikte hymenal açıklık duhule müsaittir, yapılan incelemede kaideye varmayan çeltiklenmelerin doğal olmadığı, cinsel ilişkiye bağlı olduğu düşünüldüğü mütalaa edilmesi karşısında, raporlar arasında çelişki olduğu gözetilerek mağdurenin adli tıp uzmanının katılımı ile genital muayenesinin yapılarak hymenin esnek yapıda olup olmadığı, ereksiyon halindeki penis veya benzer cesamette cismin duhulü ile yırtılıp yırtılmayacağı ve mevcut bulgulara göre bakire olup olmadığının tespitinden sonra sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması karşısında söz konusu karara yönelik istinaf başvurusunun kabulü yerine esastan reddedilmesi,
Kanuna aykırı, katılan Bakanlık vekili ile Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza
Dairesinin 13.09.2018 gün ve 2018/133 Esas, 2018/2159 Karar sayılı vaki istinaf başvurusunun esastan reddine yönelik hükmünün 5271 sayılı CMK'nın 302/2-4. madde ve fıkrası gereğince BOZULMASINA, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesine gönderilmesine, 16.05.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.