16. Hukuk Dairesi 2017/4592 E. , 2018/2406 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ.
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
... Müdürlüğünce 3402 sayılı ... Kanunu"nun 41. maddesi uyarınca re"sen yapılan düzeltme işlemi ile ... Köyü çalışma alanında ve tapuda ... adına kayıtlı bulunan 230 parsel sayılı 16500 metrekare yüzölçümündeki taşınmazın yüzölçümü 34.131,60, 237 parsel sayılı 6000 metrekare yüzölçümündeki taşınmazın yüzölçümü 48.551,58 metrekare olarak düzeltilmiştir. Davacı ... vekili, yapılan düzeltme işleminin hatalı olduğunu ileri sürerek iptali istemiyle ayrı ayrı dava açmıştır. Mahkemece davaların birleştirilmesi sureti ile yapılan yargılama sonucunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece; dava konusu taşınmazın tapuda tescilli yüzölçümü ile sayısal olarak hesaplanan yüzölçümü farkının tecviz sınırları dışında kaldığı ve aradaki farkın planimetre çevrimine bağlı hesap hatasından ileri geldiği ve taşınmazın fiili kullanımının sonuca etkili olmadığı bu nedenle ... Müdürlüğünün yüzölçümü tashihine ilişkin işleminin doğru olduğu gerekçesi ile yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de hükme esas alınan bilirkişi raporu bilimsel denetimden uzak ve yetersizdir. Bu şekilde eksik araştırma ve inceleme ile hüküm kurulamaz. Hal böyle olunca, doğru sonuca varılabilmesi için; öncelikle, denetime veri teşkil etmek üzere, tesis kadastrosunun yapıldığı tarihe en yakın tarihli hava fotoğrafları, temin edilebilen en eski ve güncel ortofoto ve uydu fotoğrafları, tesis kadastrosuna ait pafta haritası, varsa bu haritada değişiklik yapan ifraz haritaları, mahkeme ilamları ve eki olan haritalar, varsa 41. madde uygulaması sırasında yararlanıldığı anlaşılan diğer haritalar, çekişmeli taşınmaza ilişkin tesis kadastrosu ve 41. madde uygulamasına ait ölçü çizelgesi, hesap cetveli ve ölçü krokileri gibi bilgi ve belgelerin toplanması gerekmektedir. Bundan sonra mahallinde, yerel bilirkişiler, taraf tanıkları, harita ya da jeodezi mühendisi fen bilirkişisinin katılımı ile keşif yapılmalıdır. Keşif sırasında çekişmeli taşınmaz ve çevresinin toprak yapısı, bitki örtüsü, zeminde mevcut ağaçların yaşı gibi hususlar ile zeminin jeolojik yapısının değerlendirilmesine ihtiyaç duyulan hallerde uzman ziraat bilirkişisi ile jeoloji mühendisi bilirkişi de keşif heyetine dahil edilmelidir. Yapılacak keşif sırasında yerel bilirkişi ve tanıklardan tesis kadastrosu sırasında da zeminde mevcut olan sabit sınır ya da yapılar bulunup bulunmadığı sorularak varsa yerleri fen bilirkişisine işaretlettirilmeli, renkli fotoğrafları çekilmeli, taraflar keşif sırasında hazır bulunmakta ise zeminde ortak sınır üzerinde uzlaşıp uzlaşmadıkları tespit edilip gerektiğinde imzaları ile beyanları tevsik edilmeli, uzlaşılan sınırlar ile iddia edilen sınırlar fen bilirkişisi tarafından haritasında işaretlenmeli, keşif sırasında hazır edilmeleri halinde ziraat bilirkişisi ile jeoloji mühendisi bilirkişisinden, taşınmazlar arasında değişmeyen doğal ya da yapay sınırlar bulunup bulunmadığı, sınırlarda mevcut ağaçların yaşları gibi hususlarda bilgi alınmalı, fen bilirkişisinden denetime veri teşkil etmek üzere dosya içine getirtilen bilgi ve belgeler ile bilirkişi ve tanık anlatımlarından yararlanarak 41. madde uygulamasını denetlemesi istenmelidir. Fen bilirkişisinden, tesis kadastrosunun, paftaların üretim yılı, üretim tekniği, altlığı ve ölçeği gibi hususları da açıklar tarzda hangi yöntem ve tekniklerle yapıldığı, uygulanan yöntemlerin hata paylarının ne olduğu, üretilen haritaların zeminle uyumsuz bulunması halinde farklılığın nereden ve hangi sebeplerden kaynaklandığı, sırasıyla tersimat hatası, hesap hatası, ölçü hatası ve sınırlandırma hatası bulunup bulunmadığı, 41. madde uygulaması sonucu tespit edilen yeni sınırların niteliğinin ne olduğu ve yönetmelik hükümlerine uygun olarak belirlenip belirlenmediği, 41. madde uygulamasında hata yapılmış ise doğru sınır ve haritanın nasıl olması gerektiği gibi hususlarda teknik ve bilimsel verilere dayalı, gerekçelendirilmiş, denetlenebilir ve ayrıntılı rapor ve haritalar alınmalıdır. Raporun denetime elverişli olması için fen bilirkişisinden, düzenleyeceği haritalardan iki tanesinde hava fotoğrafı üzerinde, iki tanesinde ise ortofoto (yoksa uydu fotoğrafı) üzerinde ilk tesis kadastrosu paftası ve 41.madde uygulaması sonucu oluşan paftasını çakıştırması istenmelidir. Fen bilirkişi haritasında, 41. madde uygulamasında yanlışlık varsa, infazı kabil bir hükme esas olmak üzere doğru sınırların nasıl olması gerektiği de gösterilmelidir. Açıklanan yönteme uygun inceleme ve araştırma yapıldıktan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir.
Somut olayda, yukarıda belirtildiği şekilde araştırma ve inceleme yapılmaksızın; eksik araştırma ve inceleme sonucu düzenlenen denetime elverişsiz bilirkişi raporunun hükme esas alınması isabetsizdir. Davacı vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 05.04.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.