13. Ceza Dairesi 2016/13901 E. , 2018/2856 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hırsızlık, mala zarar verme
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
TEMYİZ EDENLER : Sanıklar
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
I-Sanıklar hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;
14.04.2011 tarihinden yayınlanarak yürürlüğe giren 6217 Sayılı Kanun’un 26.maddesi ile 5320 sayılı Kanuna eklenen ek 2.madde uyarınca doğrudan verilen 3000-TL’ye kadar olan adli para cezalarından ibaret mahkumiyet hükümleri kesin olup, sanıklar hakkında mala zarar verme suçundan tayin edilen 2000-TL adli para cezasına ilişkin hükmün cezanın türü ve miktarı itibariyle temyizi mümkün bulunmadığından 5320 sayılı Yasanın 8/1 maddesi aracılığı ile 1412 sayılı CMUK’un 317.maddesi gereğince sanıklar ... ve ...’un temyiz itirazlarının tebliğnameye uygun olarak REDDİNE,
II-Sanık ... hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 günlü, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayınlanan kısmi iptal kararı uyarınca, 5237 sayılı TCK 53. madde 1. fıkra b. bendinde düzenlenen “seçme ve seçilme ehliyetinden ve diğer siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına” hükmünün iptal edilmesi nedeniyle uygulanamayacağının gözetilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ...’ın temyiz itirazı bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK"un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, sanık hakkında kurulan hüküm fıkrasından “TCK"nın 53/1.maddesinin (a),(b),(c)(d),(e) maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün” çıkartılarak, yerine“Kasten işlemiş olduğu suç için hapis cezasıyla mahkûmiyetin yasal sonucu olarak sanığın, 5237 sayılı TCK’nın 53/1.maddesinin (a), (c), (d) ve (e) bentlerinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezanın infazı tamamlanıncaya kadar, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkûm olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına” cümlesinin eklenmesi suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
III-Sanık ... hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;
Sanığın aşamalarda değişmeyen savunmasında suçlamayı kabul etmemesi, olay günü Ümraniye’de başka bir araçtan bilgisayar ve çanta içindeki muhtelif malzemeleri çaldığını ancak suça konu araçtan hırsızlık yapmadığını belirtmesi, ayrıca diğer sanık ...’nın savunmasında da sanık ...’u Tuzla’dan dönerken yoldan aldıklarını beyan etmesi karşısında yüklenen suçu işlediğine ilişkin savunmasının aksine, hükümlülüğüne yeterli hukuka uygun, kuşkudan uzak, kesin, yeterli ve inandırıcı kanıt bulunmadığı gözetilmeden sanığın beraati yerine, hırsızlık suçundan yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ...’un temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 26.02.2018 tarihinde oy birliği ile karar verildi.