Abaküs Yazılım
4. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/1918
Karar No: 2020/10518
Karar Tarihi: 05.10.2020

Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2020/1918 Esas 2020/10518 Karar Sayılı İlamı

4. Ceza Dairesi         2020/1918 E.  ,  2020/10518 K.

    "İçtihat Metni"

    Nitelikli hırsızlık, hakaret ve tehdit suçlarından sanık ... hakkında yapılan yargılama sonucunda, nitelikli hırsızlık suçundan beraatine, hakaret ve tehdit suçlarından 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 125/1, 125/4, 43/2 delaletiyle 43/1, 106/1, 62/1 ve 52/2. maddeleri gereğince 3.740,00 ve 2.180,00 Türk lirası adlî para cezaları ile cezalandırılmasına dair Samsun 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 14/05/2019 tarihli ve 2018/1487 esas, 2019/927 sayılı kararının, Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü ifadeli 16/10/2019 gün ve 94660652-105-55-12589-2019-Kyb sayılı istemleri ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 01/11/2019 gün ve 2019/104804 sayılı bozma düşüncesini içeren ihbarnamesiyle Daire"ye gönderilmiş olduğu görülmekle, dosya incelendi:
    İstem yazısında;; “Dosya kapsamına göre;
    Somut olayda, sanık hakkında nitelikli hırsızlık, hakaret ve tehdit suçlarından kamu davası açıldığı, yapılan yargılama neticesinde nitelikli hırsızlık suçundan sanığın beraatine, hakaret ve tehdit suçları yönünden ise mahkûmiyetine karar verildiği, tehdit suçundan verilen mahkûmiyet nedeniyle dosya aslının istinaf incelemesinde olduğu anlaşılmakla, sanık hakkında hakaret suçu yönünden uzlaştırmaya engel olan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun "uzlaşma" başlıklı 253/3. maddesinde yer alan ".... Uzlaştırma kapsamına giren bir suçun, bu kapsama girmeyen bir başka suçla birlikte işlenmiş olması hâlinde de uzlaşma hükümleri uygulanmaz." şeklindeki düzenlemenin uygulama imkanının kalmayacağı, bu hali ile hakaret suçu yönünden 5271 sayılı Kanunu’nun 253. maddesindeki esas ve usullere göre uzlaştırma işlemlerinin yerine getirilmesi için yargılama dosyasının uzlaştırma bürosuna gönderilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde mahkûmiyet kararı verilmesinde isabet görülmemiştir.” denilmektedir.
    Hukuksal Değerlendirme:
    Ceza Genel Kurulu"nun 29/05/2018 tarihli ve 2017/15-496 esas, 2018/246 sayılı kararında belirtildiği üzere; uzlaştırma kurumu, uyuşmazlığın yargı dışı yolla ve fakat adli makamlar denetiminde çözümlenmesini amaçlayan bir alternatif uyuşmazlık çözüm yöntemidir. Uzlaştırma; bu kapsama giren suçlarda, fail ve mağdurun suçtan doğan zararın giderilmesi konusunda anlaşmalarına bağlı olarak, devletin de ceza soruşturması veya kovuşturmasından vazgeçmesi ve suçun işlenmesiyle bozulan toplumsal düzenin barış yoluyla yeniden tesisini sağlayıcı nitelikte bir hukuksal kurumdur. 01/06/2005 tarihinde yürürlüğe giren 5237 sayılı TCK’nın 73. maddesinin sekizinci fıkrasında, "Suçtan zarar göreni gerçek kişi veya özel hukuk tüzel kişisi olup, soruşturulması ve kovuşturulması şikâyete bağlı bulunan suçlarda, failin suçu kabullenmesi ve doğmuş olan zararın tümünü veya büyük bir kısmını ödemesi veya gidermesi koşuluyla mağdur ile fail özgür iradeleri ile uzlaştıklarında ve bu husus Cumhuriyet savcısı veya hâkim tarafından saptandığında kamu davası açılmaz veya davanın düşürülmesine karar verilir" hükmü ile uzlaşma kurumuna, aynı tarihte yürürlüğe giren 5271 sayılı CMK"nın 253, 254 ve 255. maddelerinde ise, uzlaşmanın şartları, yöntemi, sonuçları, kovuşturma aşamasında uzlaşma ile birden fazla failin bulunması hâlinde uzlaşmanın nasıl gerçekleşeceğine ilişkin hükümlere yer verilmiştir. 19/12/2006 tarihinde yürürlüğe giren 5560 sayılı Kanun"un ikinci maddesiyle, 5237 sayılı TCK"nın 73. maddesinin başlığında yer alan “uzlaşma” ibaresi metinden çıkarılmış, 45. maddesiyle de aynı maddenin sekizinci fıkrası yürürlükten kaldırılmış, yine 24 ve 25. maddeleri ile CMK"nın 253 ve 254. maddeleri değiştirilmiştir. CMK"nın 5560 sayılı Kanun"un 24. maddesi ile değiştirilen 253. maddesinin üçüncü fıkrası; "(3) Soruşturulması ve kovuşturulması şikâyete bağlı olsa bile, etkin pişmanlık hükümlerine yer verilen suçlar ile cinsel dokunulmazlığa karşı suçlarda, uzlaştırma yoluna gidilemez." biçimdeyken 09/07/2009 tarihli Resmî Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 5918 sayılı Kanun"un sekizinci maddesiyle anılan fıkraya "Uzlaştırma kapsamına giren bir suçun, bu kapsama girmeyen bir başka suçla birlikte işlenmiş olması hâlinde de uzlaşma hükümleri uygulanmaz" cümlesi eklenmiştir. 02/12/2016 tarihli Resmî Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun"un 34. maddesi ile yapılan değişiklikle madde başlığı "uzlaştırma" olarak değiştirilmiş ve 6763 sayılı Kanun ile uzlaştırma kapsamındaki suçların sayıları artırılmış, TCK"nın 106. maddesinin birinci fıkrasında düzenlenen tehdit, aynı Kanun"un 141. maddesinde düzenlenen hırsızlık ve 157. maddesinde düzenlenen dolandırıcılık suçları uzlaştırma kapsamına alınmış, etkin pişmanlık hükümlerine yer verilen suçlara ilişkin sınırlama kaldırılmıştır. Mağdurun veya suçtan zarar görenin gerçek veya özel hukuk tüzel kişisi olması koşuluyla, suça sürüklenen çocuklar yönünden ayrıca, üst sınırı üç yılı geçmeyen hapis veya adli para cezasını gerektiren suçlar da uzlaştırma kapsamına dahil edilmiştir. Uzlaştırma kurumu, fail ile devlet arasındaki ceza ilişkisini sona erdirmesi bakımından maddi hukuka da ilişkin bulunması nedeniyle yürürlüğünden önceki olaylara uygulanabilecek, bu uygulama sadece görülmekte olan davalar bakımından geçerli olmayacak, 5237 sayılı Kanun"un 7/2. maddesindeki düzenleme de nazara alınarak kesinleşen ve infaz edilmekte olan hükümlerde de uygulanabilecek ve bu husus infaz aşamasında gözetilebilecektir. Yerine getirilen hükümler yönünden ise, uzlaştırma sanığın hukuki yararının bulunması koşuluyla uygulanabilecektir.
    Uzlaştırma, 6763 sayılı Kanun"la değişik CMK"nın 253. maddesinde ayrıntılarıyla düzenlenmiş, mahkeme tarafından uzlaştırmaya ilişkin anılan Kanunun 254. maddesinde" (1) kamu davası açıldıktan sonra kovuşturma konusu suçun uzlaşma kapsamında olduğunun anlaşılması halinde, kovuşturma dosyası, uzlaştırma işlemlerinin 253. maddede belirtilen esas ve usûle göre yerine getirilmesi için uzlaştırma bürosuna gönderilir. (2) uzlaşma gerçekleştiği takdirde, mahkeme, uzlaşma sonucunda sanığın edimini def’aten yerine getirmesi halinde, davanın düşmesine karar verir. Edimin yerine getirilmesinin ileri tarihe bırakılması, takside bağlanması veya süreklilik arzetmesi halinde; sanık hakkında, 231 inci maddedeki şartlar aranmaksızın, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilir. Geri bırakma süresince zamanaşımı işlemez. Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildikten sonra, uzlaşmanın gereklerinin yerine getirilmemesi halinde, mahkeme tarafından, 231 inci maddenin onbirinci fıkrasındaki şartlar aranmaksızın, hüküm açıklanır. " denilmiştir. Uzlaştırmanın asıl olarak soruşturma evresinde yapılması gereken bir işlem olduğu, kovuşturma aşamasında uzlaştırma hükümlerinin uygulanmasının ise istisnai olarak Cumhuriyet savcısı tarafından uzlaştırma usulü uygulanmaksızın dava açılması veya suçun uzlaştırma kapsamında olduğunun ilk defa duruşmada anlaşılması halinde mümkün olduğu kabul edilmelidir. Uzlaştırma usulü uygulanmaksızın dava açılması veya suçun uzlaştırma kapsamında olduğunun ilk defa duruşmada anlaşılması halinde uzlaştırmanın uygulanması gerekmekte olup uzlaşma başarıyla gerçekleşir ve edim bir defada yerine getirilirse kamu davasının düşmesine karar verilecektir.
    İncelenen dosyada;
    Sanık ... hakkında, katılanlara yönelik olarak, 05/12/2018 tarihli eylemleri nedeniyle, TCK"nın 106/1-1. cümle, 43/2, 53 ve aynı kanunun 125/1-4, 43/2, 53 ile 142/2-h, 168/1, 53. maddeleri uyarınca tehdit, hakaret ve nitelikli hırsızlık suçlarından cezalandırılması talebiyle kamu davaları açıldığı, kovuşturma neticesinde sanığın, Samsun 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 14/05/2019 tarihli ve 2018/1487 esas, 2019/927 sayılı kararıyla, nitelikli hırsızlık suçundan beraatine, hakaret ve tehdit suçlarından 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 125/1, 125/4, 43/2 delaletiyle 43/1, 106/1, 43/2 delaletiyle 43/1, 62/1 ve 52/2. maddeleri gereğince 3.740,00 ve 2.180,00 Türk lirası adlî para cezaları ile cezalandırılmasına, nitelikli hırsızlık suçundan ise beraatine karar verildiği, beraat hükmüne yönelik kararın istinaf edilmeksizin 28/05/2019 tarihinde kesinleştiği, hakaret suçundan kurulan hükmün kesin nitelikte adli para cezasına ilişkin olduğu, tehdit suçundan kurulan mahkumiyet hükmünün ise sanığın istinaf başvurusu üzerine Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 6. Ceza Dairesinde derdest olduğu, kovuşturma aşamasında katılan ve sanık arasında uzlaştırma işlemlerinin yerine getirilmediği, hakaret suçundan kurulan hükmün kanun yararına bozma talebine konu edildiği anlaşılmıştır.
    Dosya kapsamı, kanun yararına bozma istemi ve tüm bu açıklamalar birlikte değerlendirildiğinde;
    Sanığa isnat olunan ve TCK"nın 125/1-4. maddesinde düzenlenen hakaret suçu ile 106/1-1.maddesinde düzenlenen tehdit suçu, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 253/1-a, 3. maddelerine göre uzlaştırma kapsamındadır. Çözülmesi gereken sorun, dava açıldığında, nitelikli hırsızlık suçu ile birlikte işlendiğinin iddia edilmesi nedeniyle uzlaştırma kapsamında bulunmayan hakaret suçunun, hüküm kurulurken nitelikli hırsızlık suçundan beraat kararı verilmesi üzerine, bu kapsamda kalıp kalmayacağı noktasında toplanmaktadır.
    Bu bağlamda, hakaret suçundan uzlaştırma işlemlerinin yerine getirilmesi halinde, uzlaşma kapsamında bulunmayan nitelikli hırsızlık suçundan beraat kararı verileceği izlenimi oluşabileceği cihetle, bu hususun ihsası rey olarak değerlendirilip değerlendirilmeyeceğinin belirlenmesi gerekmektedir.
    Bu sorunun, CMKnın 226. maddesinde düzenlenen "ek savunma" konusuyla birlikte değerlendirilmesi uygun olacaktır. Anılan madde "Sanık, suçun hukukî niteliğinin değişmesinden önce haber verilip de savunmasını yapabilecek bir hâlde bulundurulmadıkça, iddianamede kanunî unsurları gösterilen suçun değindiği kanun hükmünden başkasıyla mahkûm edilemez. (2) cezanın artırılmasını veya cezaya ek olarak güvenlik tedbirlerinin uygulanmasını gerektirecek hâller, ilk defa duruşma sırasında ortaya çıktığında aynı hüküm uygulanır. (3) ek savunma verilmesini gerektiren hâllerde istem üzerine sanığa ek savunmasını hazırlaması için süre verilir. (4) yukarıdaki fıkralarda yazılı bildirimler, varsa müdafie yapılır. Müdafii sanığa tanınan haklardan onun gibi yararlanır." biçimdedir. Maddeden de anlaşılacağı üzere suçun hukuki niteliği değişir ya da cezanın artırılmasını veya cezaya ek olarak güvenlik tedbirlerinin uygulanmasını gerektirir durumun ortaya çıkması halinde hakim sanık ya da müdafiine ek savunma hakkı tanıyacaktır ancak, bu durum yasal düzenleme nazara alındığında hakim açısından ihsası rey olarak nitelendirilemeyecektir.
    Bu düzenlemeye kıyasen, uzlaştırmaya tabi olan bir suçla uzlaştırmaya tabi olmayan bir suça dair davanın yargılaması devam ederken, hakimin uzlaştırmaya tabi olacağını öngördüğü suçla ilgili olarak dosyayı soruşturma bürosuna göndermesi veya bu düşünceyle tefrik kararı vermesi durumunda, kamu davası açıldığında uzlaştırma kapsamında olmayan suç açısından ihsası reyde bulunduğundan bahsedilemeyecektir. TCK"nın 125/1-4.maddesinde düzenlenen hakaret suçu, 5271 sayılı CMK"nın 253/1-a maddesine göre uzlaştırma kapsamında olup, bahsi geçen suçun, uzlaşma kapsamında bulunmayan nitelikli hırsızlık suçuyla birlikte işlendiğinin iddia edilmesi nedeniyle, anılan Kanun"un 253/3. maddesindeki düzenleme uyarınca uzlaştırma kapsamı dışında kaldığı anlaşılmıştır. Yapılan yargılama neticesinde ise sanığın nitelikli hırsızlık suçundan beraatine hükmolunmuş, bu nedenle de hakaret suçu yönünden uzlaştırmaya engel olan CMK"nın 253/3. maddesinin uygulanma olanağı kalmamıştır.
    Bu açıklamalar çerçevesinde, sanığa, uzlaşma kapsamında bulunan TCK"nın 125/1-4. maddesi kapsamındaki hakaret suçundan dolayı, CMK"nın 254/1. maddesi uyarınca, uzlaştırma işlemlerinin CMK"nın 253. maddesinde belirtilen esas ve usûle göre yerine getirilmesi için dosyanın uzlaştırma bürosuna gönderilmesi ve sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerektiği gözetilmemiş, dolayısıyla sanığın, hakaret suçundan 2.180 TL adli para cezasıyla cezalandırılmasına dair, Samsun 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 14/05/2019 tarihli ve 2018/1487 esas, 2019/927 sayılı kararında isabet bulunmadığı anlaşılmıştır.
    Sonuç ve Karar:
    Yukarıda açıklanan nedenlerle,
    Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın, kanun yararına bozma isteği doğrultusunda düzenlediği tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden,
    1- Sanık ... hakkında, Samsun 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 14/05/2019 tarihli ve 2018/1487 esas, 2019/927 sayılı kararının, 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA,
    2- CMK"nın 309. maddesinin 4-b maddesi gereğince, sonraki işlemlerin mahallinde tamamlanmasına, dosyanın Yüksek Adalet Bakanlığına sunulmak üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na TEVDİİNE, 05/10/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi