16. Hukuk Dairesi 2015/13350 E. , 2018/2394 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
... sonucu ... İlçesi ... Mahallesi çalışma alanında bulunan 1474 parsel sayılı 15100.00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, ... Mahkemesi kararı sonucunda fundalık ve ham toprak vasfı ile ... adına tescil edilmiş, 01.05.2006 tarihinde TC Başbakanlık Toplu Konut İdaresi Başkanlığına devredilmiş, 2009 yılında yapılan imar uygulaması ile ifraz edilmiştir. Davacılar ... ve müşterekleri, irsen intikal, hibe ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tapu iptali ve tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece; davacıların miras bırakanları ..."ın 16.01.2000 tarihinde vefat ettiği ve ... dışında mirasçılarının bulunduğu, miras bırakanların ölüm tarihine göre terekesi elbirliği mülkiyeti hükümlerine tabi olup, taksim hakkında bir açıklama yapılmadığı, elbirliği mülkiyetinde mirasçıların tereke malları üzerinde belli pay veya payları olmayıp hakları taşınmazın tamamı üzerine yayılmış olup terekenin tamamını kapsadığı, topluluk devam ettiği sürece tasarrufi işlemlerde tüm ortakların oy birliğiyle karar vermeleri gerektiği, dava açmak da tasarrufi bir işlem olduğuna göre, mirasçılardan birisinin ya da birkaçının tek başına dava açması mümkün olmadığı mirasçılardan bir kısmının açtığı dava diğer mirasçıların paylarını kapsamadığından ve aynı zamanda onlar adına da dava açılmadığından, davaya diğer mirasçıların katılması (olurlarının alınması) veya TMK"nın 640. maddesi uyarınca miras ortaklığına temsilci tayin edilmek suretiyle davaya devam edilmesinin mümkün olmadığı gerekçesi ile yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de varılan sonuç dosya kapsamına uygun değildir. Davacılar vekili 12.8.2010 tarihinde harçlandırdığı dava dilekçesi ile çekişmeli taşınmazın bir bölümünün 1950"li yıllardan 1970"li yıllara kadar davacıların miras bırakanı olan dedeleri Mümin tarafından kullanıldığını, 1970"li yıllarda dedeleri tarafından davacıların babaları olan ..."a verildiğini ileri sürerek tapu iptali ve tescil talebi ile dava açmıştır. Hal böyle olunca; davacıların dedeleri ..."in miras hakkına dayandığından söz edilemez. Davacıların davası, dedelerinin zilyetliğinde iken, 1970"li yıllarda babaları ..."a hibe edilen taşınmaza ilişkin olup, ..."un da tüm mirasçıları davada davacı yanda yer almaktadır. Hal böyle olunca, dava şartı sağlanmış olduğundan Mahkemece işin esasına girilerek iddia ve savunma doğrultusunda araştırma ve inceleme yapılıp sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken hatalı değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazlarının açıklanan nedenlerle kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davacılara iadesine, 05.04.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.