
Esas No: 2018/1945
Karar No: 2019/11755
Karar Tarihi: 10.12.2019
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2018/1945 Esas 2019/11755 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yargılaması sonunda kararda yazılı nedenlerle davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili ile davalı asıl ... tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili, müvekkillerinin murisi ..."un, davalı ..."ya ait aracın diğer davalı ..."ın sevk ve idaresinde iken çarpması sonucu hayatını kaybettiğini, kazada davalı sürücü ..."ın tamamen kusurlu bulunduğunu, muris ..."ın bir çocuğu bulunduğunu, babasının ekonomik destediğini kaybettiğini, müvekkili ..."nın murisin annesi olduğunu, oğlunu kaybetmenin şokunu halen atlamadığını, diğer müvekkilleri ... ve ..., murisin kardeşleri olduğunu, her geçen gün acılarının katlanarak arttığını beyan ederek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile küçük ..."in yoksun kaldığı maddi destek için şimdilik 5.000,00 TL maddi, 10.000,00 TL manevi, davacı anne için 5.000,00 TL manevi, davacı kardeşler Arzu ve İbrahim için ayrı ayrı 5.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan müştekeren ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar davaya cevap vermemişlerdir.
Mahkemece toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, maddi tazminat talebine ilişkin davanın HMK. 150 md uyarınca açılmamış sayılmasına, manevi tazminat davalarının ise kısmen kabulü ile davacılardan ... için 7.500,00 TL, ... için 4.000,00 TL, diğer davacılar ... ve ... için 3.000,00"er manevi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili ile davalı asıl ... tarafından temyiz edilmiştir.
1-6100 sayılı HMK"nın geçici 3/2. maddesi delaletiyle 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 427. maddesinde öngörülen kesinlik sınırı 2016 yılı için 2.180,00 TL"dir. Davacılar vekili tarafından davacılar ... ve ... ile ... yönünden temyize konu edilen manevi tazminat miktarları anılan yasanın yürürlüğünden sonra verildiğinden kesin niteliktedir.Kesin olan kararların temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi,01.06.1990 gün 3/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca Yargıtay’ca da temyiz isteminin reddine karar verilebileceğinden davacılar vekilinin adı geçen davacılar yönünden temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, oluşa uygun olarak düzenlenen ATK raporunda belirtilen kusur oranının ve manevi tazminatın takdirinde B.K.nun 47.(6098 sayılı B.K. Mad.56) maddesindeki özel haller dikkate alınarak hak ve nasafet kuralları çerçevesinde hüküm kurulmuş olmasına göre, davacılar vekili ile davalı ..."nın yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz dilekçesinin, davacılar Fatma ve ... ile ... yönünden manevi tazminat hükümlerinin miktar itibarıyla kesin olması nedeniyle REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekili ve davalı asıl ..."nın tüm temyiz itirazlarının reddi ile hükmün ONANMASINA, aşağıda dökümü yazılı 15,20 TL kalan onama harcının temyiz eden davacılardan ve aşağıda dökümü yazılı 896,58 TL kalan onama harcının temyiz eden davalı ..."dan alınmasına 10/12/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.