Kişilerin huzur ve sükununu bozma - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2016/1830 Esas 2018/1764 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kişilerin huzur ve sükununu bozma
HÜKÜM : Mahkumiyet

KARAR
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Sanığın aşamalarda, katılanı arayarak rahatsız eden suça konu numaranın kendisinin kullanımında olmadığını, daha önceden kullanımında olan başka bir hattın kapanması gerekirken her nasılsa numara değişim işlemi yapılarak kullanıldığını ve mahkemece üzerinde imza incelemesi yapılmak istenen hem telefon abonelik sözleşmesi hem de bir bankaya ait kredi kartı sözleşmesindeki imzaların kendisine ait olduğunu savunması, ilgili GSM şirketinin 19.04.2013 tarihli yazısında mevcut abonelik sözleşmeleri değiştirilmeksizin numara değiştirmenin olanaklı olduğunu bildirmesi ve mukayeseye esas olmak üzere temin edilen ancak mahkemenin talebi üzerine sehven inceleme konusu olan sanığın zaten kendisine ait olduğunu belirttiği kredi kartına ilişkin sözleşmedeki imza üzerinde inceleme yaptırılıp bu raporun hükme esas alınması karşısında, öncelikle sanığa ait önceki numaranın ne şekilde değiştirildiği, varsa hangi bayiin bu hususta aracı olduğu, işlem sırasında herhangi bir belge imzalatılıp imzalatılmadığı, imzalanmış ise bu belge temin edilerek üzerinde sanığa ait mukayeseye elverişli belgelerle karşılaştırılmak suretiyle imza incelemesi yaptırılması, ayrıca suç tarihinden önce ve sonraki bir aylık süreçte yapılan görüşmelere ilişkin kayıtlar getirtilip, hattın gerçek kullanıcısının tespiti açısından görüşülen kişilerin sanıkla bir akrabalığının veya tanışıklığının olup olmadıkları hususunda bu şahıslar gerektiğinde tanık olarak dinlenerek ve suç tarihinde hattın kullanıldığı cep telefonuna ait IMEI numarasının kime ait olduğu bilgi teknolojileri ve iletişim kurumundan sorularak, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden eksik inceleme ve hatalı değerlendirme ile mahkumiyet kararı verilmesi,
Kanuna aykırı ve sanık ...’ın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnamedeki isteme uygun olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 14.02.2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.