Abaküs Yazılım
10. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/3545
Karar No: 2018/6551
Karar Tarihi: 01.10.2018

Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2018/3545 Esas 2018/6551 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Körfez 3. Asliye Ceza Mahkemesi'nin, sanığın Körfez Sulh Ceza Mahkemesi'nde açılan iki ayrı davada kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan ayrı ayrı mahkûmiyetine karar verdiği ancak zincirleme suç hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağına dair tartışmalar olduğu belirtilen bir mahkeme kararı incelenmiştir. Ancak her iki dosya kapsamında da diğer dosyadaki eyleme ilişkin bilgi bulunmadığı, bu nedenle kanun yararına bozma talebinin sonuçlandırılabilmesi için delil değerlendirilmesi yapılarak eylemlerin zincirleme suç oluşturup oluşturmayacağına karar verilmesi gerektiği belirtilmiş ve kanun yararına bozma talebinin reddedilmesine karar verilmiştir. İlgili kanun maddeleri şu şekildedir: TCK'nın 191/1, 62/1 ve 52/2. maddeleri ile 5237 sayılı Kanun'un 43/2. maddesi.
10. Ceza Dairesi         2018/3545 E.  ,  2018/6551 K.

    "İçtihat Metni"


    Adalet Bakanlığı"nın, 07/06/2018 tarihli yazısı ile kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan sanık ...’ın mahkûmiyetine dair Körfez 3. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 24/06/2016 tarihli ve 2016/66 esas, 2016/541 sayılı kararının kanun yararına bozulmasının istenmesi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nca 18/06/2018 tarihli yazı ekinde dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşıldı.
    Dosya incelendi.
    GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
    A) Konuyla İlgili Bilgiler:
    1- Sanığın 17/09/2007 tarihinde işlediği iddia edilen kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçu nedeniyle 19/11/2007 tarihli iddianame ile açılan kamu davasının yapılan yargılaması sonucunda, Körfez Sulh Ceza Mahkemesinin 26/09/2008 tarihli ve 2007/904 esas, 2008/588 sayılı kararı ile TCK’nın 191/1 ve 62/1. maddeleri uyarınca 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, CMK’nın 231. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği,
    Ancak denetim süresi içinde işlediği iddia edilen kasıtlı suçtan mahkûmiyet hükmünün kesinleştiğinin bildirilmesi üzerine hüküm açıklanarak, Körfez 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 24/06/2016 tarihli ve 2016/66 esas, 2016/541 sayılı kararı ile sanığın TCK’nın 191/1, 62/1 ve 52/2. maddeleri gereğince 6.000 Türk lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği ve kararın yasa yolu incelemesinden geçmeksizin kesinleştiği,
    2- Aynı sanığın 16/04/2007 tarihinde işlediği iddia edilen kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçu nedeniyle 13/06/2008 tarihli iddianame ile açılan kamu davasının yapılan yargılaması sonucunda ise, Körfez Sulh Ceza Mahkemesinin 24/10/2008 tarihli ve 2008/342 esas, 2008/645 sayılı kararı ile TCK’nın 191/1 ve 62/1. maddeleri uyarınca 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, CMK’nın 231. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği,
    Ancak denetim süresi içinde işlediği iddia edilen kasıtlı suçtan mahkûmiyet hükmünün kesinleştiğinin bildirilmesi üzerine hüküm açıklanarak, Körfez 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 24/06/2016 tarihli ve 2016/64 esas, 2016/540 sayılı kararı ile sanığın TCK’nın 191/1, 62/1 ve 52/2. maddeleri gereğince 6.000 Türk lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği ve kararın yasa yolu incelemesinden geçmeksizin kesinleştiği,
    Anlaşılmıştır.
    B) Kanun Yararına Bozma Talebi:
    Kanun yararına bozma talebi ve ihbar yazısında, "Sanığın Körfez 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 2016/64 esas sayılı dosyasındaki benzer eylemi nedeniyle mahkumiyetine karar verildiği, sanığın anılan iki davadaki eylemlerinin suç tarihlerinin 16/04/2007 ve 17/09/2007, iddianame tarihlerinin ise 13/06/2008 ve 19/11/2007 olduğu, Körfez 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 24/06/2016 tarihli kararına konu iddianame tarihinin 13/06/2008 tarihi
    olup Körfez 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 2016/66 esas sayılı dosyasındaki 17/09/2007 tarihli suç tarihinden sonra olduğu, bahse konu dosyaların birleştirilip, bu eylemlerin bir suç işleme kararı icrası kapsamında işlenip işlenmediği ve sanık hakkında 5237 sayılı Kanun"un 43/2. maddesi uyarınca zincirleme suç hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı hususu tartışıldıktan sonra bir karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmemiştir." denilerek, Körfez 3. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 24/06/2016 tarihli ve 2016/66 esas, 2016/541 sayılı kararının bozulması istenmiştir.
    C) Konunun Değerlendirilmesi:
    Sanık hakkındaki her iki dosyaya konu olan 17/09/2007 ve 16/04/2007 tarihli suçlara ilişkin olarak Körfez Sulh Ceza Mahkemesi’ne sırasıyla 19/11/2007 ve 13/06/2008 tarihli iki ayrı iddianame ile dava açılmış ve mahkemece sanığın her iki suçtan ayrı ayrı mahkûmiyetine karar verilmiştir.
    Ancak daha sonra, esasen sanığın her iki suçu da 19/11/2007 tarihli ilk iddianameden önce işlemiş olduğu, bu nedenle aralarında hukuki kesinti oluşmadan işlenen her iki suça ilişkin olarak zincirleme suç hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının belirlenmesi için her iki dosyanın birleştirilmesi gerektiği iddiası ileri sürülerek her iki karara karşı kanun yararına bozma ihbarında bulunmuş ise de, her iki dosya kapsamında da diğer dosyadaki eyleme ilişkin bilgi bulunmadığı ve mahkemenin hüküm kesinleşmeden önce sanığın farklı eylemlerine ilişkin bilgisi olduğuna dair delil bulunmadığı, hüküm tarihinde bilinmeyip sonradan ortaya çıkan bu durumun ise ilk kez kanun yararına bozma yolu ile incelenmesinin yasal olarak mümkün olmadığı, kaldı ki esasen sanığın her iki dosyaya konu olan eylemlerinin zincirleme suç oluşturup oluşturmayacağı hususunun ancak mahkemece delillerin değerlendirilmesi sonucunda tespit edilebileceği, kanun yararına bozma talebinin sonuçlandırılabilmesi için Dairemizce dahi delil değerlendirilmesi yapılarak eylemlerin zincirleme suç oluşturup oluşturmayacağına karar verilmesi gerektiği, delillerin değerlendirilmesi ve mahkemenin takdirine ilişkin hususların ise kanun yararına bozma yoluna konu edilemeyeceği anlaşıldığından, kanun yararına bozma talebinde yasaya aykırı olduğu iddia edilen mahkeme kararına karşı başvurulacak diğer kanun yolları tükenmediğinden, yargılama sona erdikten sonra ortaya çıkan bu durumun CMK’nın 311 ve devamı maddelerinde düzenlenen yargılamanın yenilenmesi kapsamında değerlendirilebileceği cihetle, kanun yararına bozma talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
    D) Karar :
    Açıklanan nedenlere göre, kanun yararına bozma talebi yerinde görülmediğinden, Körfez 3. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 24/06/2016 tarihli ve 2016/66 esas, 2016/541 sayılı kararına yönelik kanun yararına bozma talebinin REDDİNE, dosyanın Adalet Bakanlığı"na iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na gönderilmesine, 01.10.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi