11. Hukuk Dairesi 2016/2858 E. , 2017/1591 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... ... 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 09/12/2015 tarih ve 2014/1392-2015/1015 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen 14/03/2017 günü hazır bulunan davacı vekili Av. ... ile davalı vekili Av. ... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili ile davalı şirket arasında ticari ilişki bulunduğunu, bu çerçevede davalı şirkete nakliye hizmeti verildiğini, davalının 352.800 TL bakiye borcunu ödemediğini, icrai takibe girişildiğini, itiraz üzerine takibin durduğunu ileri sürerek, itirazın iptali ile %40 inkar tazminatı karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının, müvekkili şirketin hafriyat nakil işlemini yaptığını ve yaptığı hizmetin bedelini de ödediğini, ancak kısmi itirazlarına konu olan 02/04/2014 tarih, 334.800 TL fatura içeriği hizmetin alınmadığını, davacının kredibilitesini yükseltmek için bu faturayı kestiğini, müvekkilince de uzun süreli iş ilişkisinden kaynaklı olarak kredi artırım amacını taşıyan bu faturaya itiraz edilmediğini, davacıya borcunun olmadığını savunarak, davanın reddi ile %20 kötü niyet tazminatına karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, davacının takip dayanağı yaptığı faturaların davalıya tebliğ edildiği ve davalı defter kayıtlarında yer aldığı ve davalı tarafından yasal sürede faturalara itiraz edilmediği, davalının 1.373.647,95 TL tutarlı faturayı defterine kayıt ettiği, 2014 yılından 145.746,00 TL devir olan davacı alacağı olduğu, davalının bu borcuna karşılık 1.109.800 TL ödeme de bulunduğu, bakiye 409.593,95 TL borcun bulunduğu, davacının da 409.593,95 TL"nin tahsili için icra takibine başladığı, davalının borcun 352.800 TL"lik kısmına itiraz ettiği, 56.793,95 TL lik borcu kabul ettiği, 56.793,95 TL"yi 11.09.2014 tarihinde 18.000 TL, 29.09.2014 tarihinde 38.793,95 TL olmak üzere ödediği, davadan sonra yapılan 929,50 TL"lik ödemenin bilirkişi raporunun aksine infazda nazara alınması gerektiği, davalının kısmi itirazının haksız ve kötü niyetli olduğu, davacının alacağının likit olduğu gerekçesi ile icra takip dosyasına yapılan kısmi itirazın iptaline ilişkin davanın kabulü ile, takibin 352.800,00 TL üzerinde takip tarihinden itibaren değişen ve değişecek olan yasal faiz oranları uygulanmak suretiyle devamına, %20 inkar tazminatının davalıdan tahsiline, davacı defterinde görünen davadan sonra yapılan 929,50 TL"lik ödemenin infazda nazara alınmasına karar verilmiştir.
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına ve davacı tarafından sunulan delil listesinde açıkca yemin deliline dayanılmamış olmasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Dava, nakliye hizmetinden kaynaklanan fatura alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, yazılı gerekçe ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
Davacı, davalıya taşıma hizmeti verdiğini, davalının 352.800 TL"lik bakiye borcunu ödemediğini iddia etmiş, davalı ise 334,800 TL"lik fatura karşılığı hizmetin alınmadığını savunmuştur.
Davacının ticari defterlerine göre, 2013 yılından devreden bakiye 145.746.00 TL, faturalar toplamı 1.373,647,95 TL olmak üzere toplam alacak tutarı 1.519.393,95 TL, 1.109.800 TL ödeme düşüldüğünde bakiye alacak tutarı 409.593,95 TL"dir. Davalı ticari defterlerine göre, 2013 yılından devreden bakiye 127.746,00 TL, faturalar toplamı 1.373,647,95 TL olmak üzere toplam borç tutarı 1.501.393,95 TL, 1.109.800 TL ödeme düşüldüğünde bakiye borç tutarı 391.593,95 TL"dir. Taraf defterlerinde fatura ve ödeme miktarları aynı olmasına rağmen farklılığın 2013 yılı devreden bakiye kaynaklı ve 18.000,00 TL olduğu tespit edilmiştir.
Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda, davacının 18.000 TL farkla devreden alacağını kanıtlamak zorunda olduğu, ancak davalının takip tarihinden sonra 18.000 TL ödeme yaptığı ve bu ödemeyi ticari defterlerine kaydettiği, dolayısıyla davalı defterleri 18.000 TL ödeme gösterdiğine göre 2014 yılına devreden borcun 145.746.00 TL olduğunu kabul ettiği gerekçesi ile takip tarihi ile borç tutarının 409.593,95 TL olduğu kabul edilmiş ise de, bu yorum isabetli değildir. Davalı ticari defterlerine göre borç tutarı 391.593,95 TL olup, davacıdan karşılığında hizmet almadığını savunduğu 334.800,00 TL"lik fatura tutarı düşüldüğünde kalan 56.793,95 TL"lik kısma yönelik davalının bir itirazı bulunmamaktadır. Bu itibarla, yapılan ödemenin borca mahsuben yapıldığı kabul edilerek bir değerlendirme yapılması gerekirken, ödemenin 2013 yılından devreden bakiye farkının karşılığı olduğu, dolayısıyla davacı defterlerinde yer alan alacak tutarının esas alınması gerektiği şeklindeki yorum ile sonuca ulaşılması doğru görülmemiş, hükmün temyiz eden davalı yararına bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA, takdir olunan 1.480,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 16/03/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.