Çocuğun nitelikli cinsel istismarı - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2017/1741 Esas 2017/3651 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
14. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/1741
Karar No: 2017/3651

Çocuğun nitelikli cinsel istismarı - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2017/1741 Esas 2017/3651 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen bir davada sanık çocuğun basit cinsel istismarı suçundan mahkum edilmiştir. Mahkeme, deliller ile iddia ve savunmanın tahlil ve takdir edilerek sübutu kabul olunan fiilin unsurlarına uygun şekilde tavsif ve tatbikatı yapıldığı sonucuna varmıştır. Sanık müdafii, katılan Bakanlık vekili ile katılanların temyiz itirazları reddedilerek hüküm onanmıştır. Kararın bir üyesi çoğunluğa katılmamıştır. Kanun maddeleri ise; çocuğun cinsel istismarı suçunda, sanığın kastı aranmadan dolayı suçlu olabileceği hükümlerini içeren 5237 sayılı TCK'nın 103/1. maddesi ve suçun basit hali ile nitelikli halleri arasındaki farkları belirleyen 6498 sayılı Çocuk Koruma Kanunu'dur.
14. Ceza Dairesi         2017/1741 E.  ,  2017/3651 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Çocuğun nitelikli cinsel istismarı
    HÜKÜM : Çocuğun basit cinsel istismarı suçundan mahkumiyet

    İlk derece mahkemesince bozma üzerine verilen hüküm temyiz edilmekle, 02.12.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunla getirilen düzenlemeler de gözetilip dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Delillerle iddia ve savunma; duruşma göz önünde tutularak tahlil ve takdir edilmiş, sübutu kabul olunan fiilin unsurlarına uygun şekilde tavsif ve tatbikatı yapılmış bulunduğundan, sanık müdafii, katılan Bakanlık vekili ile katılanlar vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, 05.07.2017 tarihinde üye ..."in karşı oyu ve oyçokluğuyla karar verildi.

    KARŞI OY:

    Mağdurun henüz beş yıl beş aylık olması, soruşturma aşamasında beyanının alınmaması, olaydan çok sonra beyanının alınması, mağdur beyanının kendi içinde tutarsız ve çelişkili olması, tek tanık annenin beyanının kendi içinde çelişkili olması ve mağdur beyanıyla da çelişmesi nedeniyle tek başına mağdur ve anne beyanının sanığı cezalandırmak için yeterli delil sayılamayacağı, beyanlar üzerinde şüphe bulunduğu dolayısıyla sanığın yüklenen suçu işlediğine dair elde yeterli, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı görüşünde olduğumdan çoğunluk görüşüne katılmıyorum.


    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.