14. Ceza Dairesi 2017/1495 E. , 2017/3642 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Çocuğun nitelikli cinsel istismarı
HÜKÜM : Irza geçme suçundan mahkumiyet
İlk derece mahkemesince bozma üzerine verilen hükmün sanık müdafii ile müşteki Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı vekilleri tarafından temyiz edilmesi ve sanık müdafiince incelemenin duruşmalı yapılmasının talep edilmesi üzerine, dosya Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığından tebliğname ile Daireye gönderilmekle, 24.05.2017 Çarşamba saat 09.30’a duruşma günü tayin olunarak sanık müdafiine çağrı kağıdı gönderilmişti.
Belirlenen tarihte gerçekleştirilen duruşmaya sanık müdafiin katılmadığı anlaşılmakla incelemenin duruşmasız yapılmasına karar verildikten sonra 02.12.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunla getirilen düzenlemeler de gözetilerek gereği düşünüldü:
Müşteki Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı vekillerinin temyiz istemlerinin incelenmesinde;
Müşteki Bakanlık vekilinin mahkemece yokluklarında verilip 15.12.2016 tarihinde tebliğ edilen hükmü CMUK"nın 310/1. maddesinde düzenlenip tebliğden işlemeye başlayan bir haftalık kanuni süresinden sonra ibraz ettikleri 23.12.2016 ve 17.01.2017 havale tarihli dilekçelerle temyiz ettikleri anlaşıldığından, vaki temyiz istemlerinin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK"nın 317. maddesi uyarınca REDDİNE,
Sanık müdafiin temyiz isteminin incelenmesine gelince;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Sanığın, mağdureye yönelik müteselsilen gerçekleşen cinsel eylemleri nedeniyle 765 sayılı TCK"nın 29. maddesi nazara alınarak hüküm kurulurken aynı Kanunun 414/1 ve 417. maddelerinin tatbikiyle bulunan ceza üzerinden vaki eyleme bağlı olarak meydana gelen ve neticesi sebebiyle ağırlaşmış hal olup teselsül etmeyen mağdurenin kızlığının bozulmasından dolayı TCK"nın 418/2. maddesi ile arttırım yapılmasının ardından teselsül eden eylemlerin bu maddeden önceki fiiller olması nedeniyle 414/1 ve 417. maddelerine göre belirlenen ceza üzerinden TCK"nın 80. maddesinin tatbikiyle bulunacak arttırım miktarının 418/2. maddesinin uygulanmasıyla tayin edilen cezaya ilave edilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması suretiyle fazla ceza tayini,
Kanuna aykırı, sanık müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu hususun yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanunun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hükümde yer alan 418/2. ve 59. maddelerinin uygulandığı fıkraların hükümden çıkartılarak yerlerine sırasıyla "Sanığın eylemi neticesinde mağdurenin kızlığının bozulması nedeniyle 765 sayılı TCK"nın 414/1 ve 417. maddeleri gereğince belirlenen ceza üzerinden 418/2. maddesi uyarınca 1/2 oranında artırım yapılarak sanığın 10 YIL 15 AY HAPİS CEZASI İLE CEZALANDIRILMASINA," , "Sanığın eylemlerini zincirleme şekilde gerçekleştirdiği anlaşıldığından 765 sayılı TCK"nın 414/1 ve 417. maddeleri gereğince belirlenen ceza üzerinden aynı Kanunun 80. maddesi uyarınca takdiren 1/4 oranında yapılan arttırım miktarı olan 1 yıl 10 ay 15 gün hapis cezasının 418/2. maddenin uygulanması neticesinde ortaya çıkan cezaya eklenmesi ile sanığın neticeten 11 YIL 25 AY 15 GÜN HAPİS CEZASI İLE CEZALANDIRILMASINA," ve "Sanığın geçmişteki hali, suçtan sonraki ve yargılama sürecindeki olumlu davranışları, cezanın sanığın geleceği üzerindeki olası etkileri gibi hususlar gözönünde bulundurularak 765 sayılı TCK"nın 59. maddesi uyarınca cezasından 1/6 oranında indirim yapılarak sanığın neticeten 10 YIL 11 AY 7 GÜN HAPİS CEZASI İLE CEZALANDIRILMASINA," ibarelerinin eklenmesi suretiyle, sair yönleri usul ve kanuna uygun olan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 04.07.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.