5. Hukuk Dairesi 2020/5816 E. , 2020/9043 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili ve ecrimisil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın reddine dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi, davacı vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili ve ecrimisil istemine ilişkindir.
Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Dosyadaki bilgi ve belgelerin incelenmesinde; dava konusu ... mahallesi 181 parsel sayılı taşınmazın 250 m²"lik, 39 parsel sayılı taşınmazın 850 m²"lik kısmının... Sağ Sahil Sulaması İnşaatı kapsamında kamulaştırılmasına karar verildiği, mahkemece yapılan keşif sonucunda alınan fen raporuna göre 181 parselde her ne kadar kamulaştırma kararı bulunsa da idarece yapılan el atmanın bulunmadığı, zeminde kanal olarak belirtilen yerin taşınmazın güneyindeki mera parselinden geçmekte olduğu, 39 parselin ise 5.648,33 m²"lik kısmına tahliye kanalı yapılmak suretiyle el atıldığı anlaşılmıştır.
Dava konusu taşınmazlardan Karahan mahallesi, 181 parsel sayılı taşınmazda idarece el atma bulunmadığı anlaşılmış olup bu parsel yönünden davanın reddine karar verilmesinde sonucu itibariyle bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak;
Mahkemece; dava konusu 39 parsel sayılı taşınmaza ait kamulaştırma işlemlerine ilişkin belgeleri idareden sorularak getirtilmiş ve buna göre taşınmazda kamulaştırma işlemleri tamamlandığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
Kamulaştırma Kanununun 25. maddesi uyarınca hakların kullanılması ve borçların yerine getirilmesi bakımından kamulaştırma işlemi mal sahibi açısından usulüne uygun olarak yapılan tebligatla başlar. Ayrıca Kamulaştırma işlemleri sonucunda idarenin tescil hakkının doğması için kamulaştırma bedelinin kesinleşerek tapu malikine ödenmesi gerekir. Tebligat geçersiz olsa dahi; bankaya bloke kamulaştırma bedelinin kamulaştırma tarihindeki maliklerine ödenip ödenmediği, davalı idare ve ilgili banka şubesi ve Genel Müdürlüğü"nden araştırılıp, ödeme yapıldığının tespiti halinde Tebligat Kanununun 32. maddesi gereğince tebligat geçerli hale gelir. Bu durumda; idarece her ne kadar dava konusu 39 parsel sayılı taşınmaza ait kamulaştırma işlemlerinin tebliğini gösterir belgeler ibraz edilmişse de kamulaştırma işlemlerinin usulüne uygun olarak yapılıp yapılmadığının denetlenebilmesi için kamulaştırma tarihindeki malikine yapılan tebligata ait tebliğ mazbatasının onaylı örneğinin ilgili Noterlikten istendikten ve bankaya bloke edilen kamulaştırma bedeli var ise bu bedelin ilgilisine ödenip ödenmediğinin ilgili banka şubesinden ve şubenin bağlı olduğu bölge müdürlüğünden sorulduktan sonra;
a-İlgili Noterlik tarafından gönderilen tebligat mazbatalarının incelenerek yapılan tebligatların usulüne uygun olduğunun ya da tebligat yapılmakla birlikte usulsüz tebliği durumunda ilgilisine ödeme yapıldığının tespiti halinde Tebligat Kanununun 32. maddesi gereğince tebligatın geçerli hale geleceği gözetilerek dava konusu 39 parsel sayılı taşınmazda yapılan kamulaştırma işlemi kesinleşmiş sayılacağından, taşınmaza ait çaplı kroki, kamulaştırma paftası ve ifraz krokileri getirtilip mahallinde keşif yapılarak uygulandıktan sonra, kamulaştırma dışında kalan ve varsa el atılan bölümlerin olup olmadığı kesin olarak belirlenip, ayrıca kamulaştırmadan ve kamulaştırma dışında varsa el atılan alanlardan arta kalan kısımlarda değer azalışı olup olmadığının da tespit edilip, sonucuna göre bedel ve ecrimisil hesabı yapılarak,
b-Dava konusu 39 parsel sayılı taşınmazda ilgili Noterlikten yapılan araştırma sonucunda kamulaştırma işleminin ilgilisine yapılan bir tebliğinin bulunmaması ya da usulsüz tebliğ olmakla birlikte ilgilisine kamulaştırma bedelinin ödendiğinin tespit edilememesi halinde kesinleşmiş bir kamulaştırma işleminden söz edilemeyeceğinden işin esasına girilip sonucuna göre,
Karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi,
Doğru görülmemiştir.
Davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 02/11/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.