Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2015/5610 Esas 2016/5194 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/5610
Karar No: 2016/5194
Karar Tarihi: 18.04.2016

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2015/5610 Esas 2016/5194 Karar Sayılı İlamı

4. Hukuk Dairesi         2015/5610 E.  ,  2016/5194 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 22/12/2008 gününde verilen dilekçe ile haksız fiil nedeniyle maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 25/03/2014 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
    1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.
    2- Davacının diğer temyiz itirazına gelince;
    Dava, haksız fiil nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
    Davacı, davalının yüzüne attığı yumruk sonucu burun kırığı olacak şekilde yaralandığını, olay sonucu .... Üniversitesi acil servisinde ilk müdahalesi yapıldıktan sonra, burnunda şekil bozukluğu olduğu ve nefes almakta güçlük çektiğinden ameliyat olduğunu, uzunca bir süre tedavi görmesi ve çalışamadığından bahisle kazanç kaybı ile tedavi giderleri ve manevi zararın tazminini talep etmiştir.
    Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
    a) Dosya kapsamında; davacı tarafından muhtelif tarihlerde ve muhtelif hastanelerden yapılan sağlık harcamalarına ilişkin tedavi belgelerinin, davaya konu 02/05/2005 tarihinde yaşanan darp eylemi ile uyumlu olup olmadığına ilişkin, konusunda uzman doktor bilirkişiden rapor alınması gerekirken, davacının tedavi gideri olarak istediği kısmın tamamen reddi hatalıdır.
    b) Borçlar Kanunu’nun 47. maddesi hükmüne göre hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi mal varlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22/06/1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararının gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
    Somut olayda; olayların gelişimi, davalının haksız eylemi sonucu burun kırığı oluşacak şekilde yaralanması ile uzunca bir süre tedavi görmesi ve yukarıda açıklanan ilkeler gözetildiğinde, davacı yararına hüküm altına alınan manevi tazminat azdır. Davacı yararına daha üst seviyede manevi tazminata karar verilmesi gerekirken yazılı biçimde karar verilmiş olması doğru değildir.
    Bu nedenlerle kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Temyiz edilen kararın, yukarıda (2/a-b) numaralı bentte gösterilen nedenlerle BOZULMASINA, davacının diğer temyiz itirazlarının (1) numaralı bentte gösterilen nedenle reddine ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 18/04/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.












    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.