
Esas No: 2020/5919
Karar No: 2020/9035
Karar Tarihi: 02.11.2020
Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2020/5919 Esas 2020/9035 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma konusu irtifak hakkı bedelinin tespiti ve bu hakkın davacı idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi, taraf vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü.
- K A R A R -
Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma konusu irtifak hakkı bedelinin tespiti ve bu hakkın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.
Mahkemece uyulan bozma kararı gereğince inceleme ve işlem yapılarak hüküm kurulmuş; karar, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Dosyadaki bilgi ve belgelere göre; bozma ilamına uyularak yapılan inceleme sonucunda davanın kabulüne karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Bu nedenle davalı vekilinin tüm, davacı idare vekilinin ise aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak;
1-Bozma sonrası tespit edilen bedel, ilk karar ile hüküm altına alınan ve davalıya ödenmesine karar verilen bedelden düşük olduğundan, fazla depo edilen 57.821,66 TL bedelin davalıdan alınarak idareye verilmesine ve bozma öncesi bedele ilk karar tarihine kadar yasal faiz işletilmesine karar verilmesi doğru ise de; bozma öncesi bedel faizi ile birlikte toplam 114.717,96 TL olarak depo edilmiş olup davalıya ödendiğinden, bozma sonrası tespit edilen bedele işleyecek yasal faizin, bozma öncesi bloke edilen faiz bedelinden mahsubu ile kalanın davalıdan alınarak idareye iadesine karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,
2-Bozma öncesinde hükmedilen bedel haricinde, 09.11.2015 tarihli ek raporda belirlenen 51.761,44 TL bedel ile faizi olarak hesaplanan 1.646,44 TL bedelin de 27.11.2015 tarihli dekont ile idarece depo edildiği anlaşıldığından fazla depo edilen bu bedellerin de idareye iadesine karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,
Doğru değil ise de; bu yanılgıların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden,
Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının;
a- 5.bendinin sonuna gelmek üzere, (bozma öncesi bedel faizi ile birlikte toplam 114.717,96 TL olarak depo edilmiş olup davalıya ödendiğinden, bozma sonrası tespit edilen bedele işleyecek yasal faizin, bozma öncesi bloke edilen faiz bedelinden mahsubu ile kalanın davalıdan alınarak idareye verilmesine,) cümlesinin yazılmasına,
b- Ayrı bir bendi olarak (Bozma öncesinde hükmedilen bedel haricinde, 09.11.2015 tarihli ek raporda belirlenen 51.761,44 TL bedel ile faizi olarak hesaplanan 1.646,44 TL bedelin de 27.11.2015 tarihli dekont ile idarece depo edildiği anlaşıldığından fazla depo edilen bu bedellerin davalıya ödenmemişse idareye iadesine, davalıya ödenmişse davalıdan alınarak davacı idareye verilmesine,) cümlesinin yazılmasına,
Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, davacı idareden peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine, davalıdan peşin alınan temyiz ve tarafların temyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine, 02/11/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.