
Esas No: 2016/2762
Karar No: 2018/1714
Karar Tarihi: 14.02.2018
Hakaret - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2016/2762 Esas 2018/1714 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hakaret
HÜKÜM : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi, kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü.
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
1-Hakaret fiilinin cezalandırılmasıyla korunan hukuki değer, kişilerin onur, şeref ve saygınlığı olup, bu suçun oluşabilmesi için, davranışın kişiyi küçük düşürmeye matuf olarak gerçekleşmesi gerekmektedir. Bir hareketin tahkir edici olup olmadığı bazı durumlarda nispi olup, zamana, yere ve duruma göre değişebilmektedir. Kişilere yönelik her türlü ağır eleştiri veya rahatsız edici sözlerin hakaret suçu bağlamında değerlendirilmemesi, sözlerin açıkça, onur, şeref, ve saygınlığı rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnadını veya sövme fiilini oluşturması gerekmektedir.
Oluşa uygun mahkeme kabulüne göre; sanığın, belediye başkanı olan mağdur ile aralarında görülen bir davanın duruşmasında, mağdurun kendisine yönelik asılsız iddialarda bulunduğu düşüncesiyle, bu olaydan sonra mağdur hakkında yerel bir gazetede çıkan habere, facebook üzerinden yaptığı yorumda yer alan, tepkisel ve yakınma niteliğindeki sözlerinin, mağdurun onur, şeref ve saygınlığını rencide edici boyutta olmaması nedeniyle hakaret suçunun unsurlarının oluşmadığı gözetilmeden mahkumiyet kararı verilmesi,
2-Kabule göre de;
a) TCK’nın 62. maddesinin uygulanması sonucunda hapis cezasının eksik tayin edilmesi,
b) Suç tarihi itibariyle sabıkasız olan sanık hakkında, suçtan doğan maddi bir zararın bulunmaması, manevi zararın ise hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının uygulanmasına engel teşkil etmemesi nedeniyle, CMK’nın 231/6-b maddesinde açıklanan "kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları" irdelenip sanığın yeniden suç işleyip işlemeyeceği yönünde nasıl bir kanaate varıldığı açıklanmadan “öncesinde hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmiş olması” biçimindeki kanuni olmayan gerekçeyle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,
Kanuna aykırı ve sanık ...’ın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnameye uygun olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine,14/02/2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.