16. Hukuk Dairesi 2016/5820 E. , 2018/2335 K.
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca duruşmalı olarak incelenmesi istenilmekle; duruşma için belli edilen gün ve saatte temyiz eden ... vekili Avukat ... ile aleyhine temyiz istenilen ... vekili Avukat ... geldiler. Gelenlerin yüzlerine karşı duruşmaya başlandı. Tarafların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmanın bittiği bildirildi. Süresi içinde inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu. GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Davacı ..., Köyü ... çalışma alanında bulunan ve tespit harici bırakılan taşınmazı bitişiğinde bulunan 852 parsel sayılı taşınmazla birlikte satın ve zilyetliğini devir aldığını önceki maliki tarafından 1964-1965 yıllarında imar-ihyaya başlanarak 1968-70 yıllarında tamamlandığını, o tarihten beri 852 parselle bir bütün olarak kullanıldığını öne sürerek bu bölümün imar-ihya ve eklemeli kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle adına tapuya tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulü ile; fen bilirkişisi tarafından düzenlenen 16.07.2013 tarihli harita ve raporda (A) ile gösterilen 7.057,00 metrekare yüzölçümündeki bölümünün davacı adına tapuya tesciline, aynı rapor ve haritada (B) ile gösterilen 2.942,00 metrekare yüzölçümündeki bölüm yönüyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili, davalı ... vekili ve davalı ... Belediyesi vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece çekişmeli taşınmazın (A) ile gösterilen bölümü hakkında davacı lehine imar-ihyaya dayalı olarak zilyetlikle taşınmaz edinme koşullarının gerçekleştiği, (B) bölümünün ise 1975 tarihli hava fotografına göre tarımsal faaliyet yapılmayan yer olduğu gerekçe gösterilmek suretiyle yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de yapılan araştırma ve inceleme hüküm vermeye yeterli değildir. Dava ... sırasında tescil harici bırakılan taşınmazın TMK"nın 713. maddesine dayalı olarak davacı adına tescili istemine ilişkindir. Dosyanın incelenmesinde; mahkemece ilk yapılan keşif sonucunda fen bilirkişisi tarafından düzenlenen harita ve raporda çekişmeli taşınmaz bölümünün (A) ile gösterilen 7.056,00 metrekare yüzölçümündeki bölüm olduğu belirtilmiş, jeodezi mühendisi bilirkişisi tarafından verilen raporda ise 1991 tarihli hava fotografında 852 parsel sayılı taşınmaz ile birlikte kullanıldığı, sürülmüş ve nadasa bırakılmış olduğu, 852 parsel dışındaki diğer sınırlarının arazi üzerinde mevcut olduğu yazılı rapor ile bildirilmiş ancak hava fotografı ile ... paftası çakıştırılmış şekilde gösterilmemiştir. Zirai ve jeolog bilirkişisi tararfından verilen raporda ise 7.sınıf arazi kullanım kabiliyetine sahip olması nedeniyle davacı lehine 14. ve 17. madde koşullarının oluşmadığı belirtilmiştir. Davacı vekilinin raporlara itirazı üzerine mahkemece yeniden keşif yapılmış, ilk keşifte de hazır bulunan fen bilirkişi tarafından verilen raporda bu kez taşınmazın (A) bölümüne ilaveten (B) ile gösterilen 2.942,00 metrekare yerin de dava konusu edilen yer olduğu bildirilmiş, farklı zirai ve jeolog bilirkişiler tarafından düzenlenen raporda taşınmazın 4. sınıf tarım arazisi olduğu belirtilmiştir. İlk keşif sonucunda rapor düzenleyen jeodezi bilirkişisi tarafından düzenlenen 1.ek raporda; 1975 tarihli hava fotoğrafında çekişmeli taşınmazın 852 parsel ile birlikte kullanılan sürülmüş ve nadasa bırakılmış yer olduğu, diğer bir ifade ile tarımsal faaliyet yapılan yer olduğu 2. ek raporda; 1975 tarihli hava fotoğrafında (B) bölümünün tarımsal faaliyet yapılmayan, doğal, boş görünümde yer olduğu, sınırların olmadığı, 1991 tarihli hava fotografından ise (A) ve (B) bölümlerinin bir bütün halde kullanıldığı ve sınırların mevcut olduğu bildirilmiş, yine asıl raporda olduğu gibi hava fotografları ile taşınmaz çakıştırılmak suretiyle harita düzenlenmeksizin yalnızca yazılı beyanda bulunmuştur. Diğer bir anlatımla iki keşif sonucunda verilen raporlar birbirleriyle çeliştiği gibi her bir rapor dahi davayı aydınlatmaktan uzak ve kendi içinde çelişkilidir. Ne var ki; mahkemece bu çelişkilerin giderilmesi gerektiği düşünülmeden eksik inceleme ve araştırmaya dayalı olarak yazılı şekilde karar verilmiştir.
O halde; doğru sonuca varılabilmesi için öncelikle, dava tarihinden 15-20-25 yıl öncesine ait üç ayrı tarihte çekilmiş stereoskopik hava fotoğrafları Harita Genel Komutanlığından istenilerek dosya arasına konulmalı, dosya bu şekilde ikmal edildikten sonra mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler, taraf tanıkları, (ölçüm yapılacak olması nedeniyle) 2 fen bilirkişisi ve 3 kişilik ziraat mühendislerinden oluşan bilirkişi kurulu katılımı ile keşif yapılmalı, taşınmaz başında yapılacak keşif sırasında; yerel bilirkişi ve tanıklardan taşınmazın hangi sınırlar içinda kim tarafından, ne sıfatla ve ne kadar süreyle kullanıldığı hususunda maddi olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, taşınmazların imar-ihyaya konu edilip edilmediği, imar-ihyaya konu edilmiş ise ihyanın hangi tarihte başlayıp ne zaman bitirildiği, etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanak ve dayanakları ile denetlenmelidir. Fen bilirkişilerinden keşfi takibe elverişli krokili rapor alınmalı, keşfe katılacak 3 kişilik zirai bilirkişi kurulundan taşınmazların öncesi ve zirai faaliyete konu olup olmadığı, imar-ihyası gereken yerlerden ise hangi tarihte imar-ihyasına başlanıp tamamlandığı ve zilyetliğin hangi tasarruflar ile sürdürüldüğü, önceki zirai bilirkişiler tarafından verilen raporlar ve aralarındaki çelişkiyi giderecek şekilde, taşınmazların değişik yönlerden çekilmiş fotoğrafları ile desteklenmiş ve ayrıntılı rapor istenilmeli, daha sonra dosya hava fotograflarıyla birlikte 3 kişilik jeodezi ve fotogrametri uzmanı harita mühendisi bilirkişi kuruluna tevdi edilerek dava konusu taşınmazın dava tarihinden 15-20-25 yıl öncesine ait ve üç ayrı tarihte çekilmiş stereoskopik hava fotoğrafları üzerinde inceleme yapılmak suretiyle taşınmazların niteliği, üzerinde imar-ihya işlemlerine başlandığı ve tamamlandığı tarih ile tarımsal amaçlı zilyetliğin başlangıç tarihini ayrı ayrı belirleyen ve taşınmazı komşu taşınmazlarla birlikte gösterir harita ile hava fotograflarını çakıştırılmış şekilde rapor ve harita düzenlemeleri istenilmeli, bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece bu yönler göz ardı edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, Yargıtay duruşması için belirlenen 1.630,00 TL vekalet ücretinin aleyhine temyiz olunan taraftan alınarak duruşmada kendisini vekil ile temsil ettiren davacı tarafa verilmesine, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davacı ve davalı Belediyelere ayrı ayrı iadesine, 03.04.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.