3. Hukuk Dairesi 2016/18662 E. , 2018/5321 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili; davalıya taşınmaz alımı için 20.000 TL kapora ödediğini, ancak taşınmazın satışının gerçekleşmediği ve satıştan davalı tarafın 670 bin TL bedelli satıştan vazgeçmesine rağmen kaporanın iade edilmediğini, 20.000 TL’nin tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptalini talep etmiştir.Davalı vekili, alım satım akdi için anlaşıldığını, 670.000 TL bedel üzerinden anlaşma yapıldığını, 20.000 TL kapora ödendiğini, cayması halinde bu kaporanın kendilerinde kalacağının kararlaştırıldığını, dairenin boş olarak tesliminin şart koşulduğunu, bu koşulu sağlayabilmek için, dairede oturan kiracıya 9.000 TL ödeme yapmak zorunda kaldıklarını, davacının kararlaştırılan günde taşınmazı satın almadığını, süre verilmesine rağmen daha sonra da satın almadıklarını, taşınmazın satışından gelecek para ile, taşınmazın malikinin başka bir yerden taşınmaz satın alacağı için 600.000 TL"ye başka bir kişiye satmak zorunda kaldıklarını, öncelikle davanın husumetten, olmadığı takdirde esastan reddini talep etmişlerdir.
Mahkemece, davacının alımdan vazgeçtiği ve bu durumda kaporanın yanmasına rıza göstermek zorunda kalacağı belirtilerek davanın reddine karar verilmiş, hükmü davacı vekili temyiz etmiştir.Taşınmaz satış sözleşmesinin devri M.K."nun 705, BK."nın 213. (TBK nın 237.), Tapu Kanununun 26., Noterlik Kanununun 60.maddesi ve ...nın 15.11.2000 tarih, 2000/13-1612 Esas, 2000/1704 Karar sayılı kararı gereğince resmi şekilde yapılmadıkça geçerli olmadığından taraflarına hak ve borç doğurmaz. Ancak, taraflar verdiklerini sebepsiz zenginleşme kuralları gereğince geri isteyebilirler. Haklı bir sebep olmaksızın mal edinen kimse onu iade ile yükümlüdür. Akdi yapanlardan birisi tarafından, önceden diğerine ödenen pey akçesi (kapora) veya cayma akçesi de ceza şartı gibi borcu kuvvetlendirmeye yarayan fer"i bir şarttır; bu bakımdan esas akit geçerli olmadığından fer"i şart da geçersizdir. Geçerli olmayan bir akit dolayısıyla ödenmiş bulunan pey akçesinin (kaporanın) geri verilmesi, sebepsiz zenginleşme hükümleri gereğince istenebilir.Somut olayda; taraflar arasında şifahi olarak gayrimenkul alım satım sözleşmesinin yapıldığı, sözleşme gereği 20.000,00 TL nin banka aracılığı ile kapora olarak ödendiği anlaşılmaktadır.Buna göre, davaya konu sözleşme, taşınmaz satışına ilişkin olup, geçerlilik şartı olan resmi şekilde düzenlenmediği için geçersizdir. Sözleşme geçersiz olduğu için bu sözleşmede yer alan kaporaya ilişkin hükümler de aynı şekilde geçersizdir. O halde; mahkemece, taraflar arasında gerçekleşen geçersiz taşınmaz satışı sözleşmesi nedeniyle davacı tarafından davalıya 20.000,00 TL ödendiği ve geçersiz sözleşmelerde herkesin aldığını iade etmekle yükümlü olduğu belirlenmekle; davalı tarafından yapılan itirazın iptaline karar verilmesi gerekirken, aksi düşüncelerle davanın reddine karar verilmiş olması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince davacı yararına BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 16.05.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.