4. Hukuk Dairesi 2019/3100 E. , 2020/567 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 24/07/2015 gününde verilen dilekçe ile itirazın iptali istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın ksmen kabulüne dair verilen 08/05/2019 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi taraflar vekillerince tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
Gerekçeli karar başlığına dava tarihi olarak 24/07/2015 yazılması gerekirken 23/01/2018 yazılmış olmasının maddi hatadan kaynaklandığı ve mahallinde düzeltilebileceği anlaşılmakla, bu husus bozma nedeni yapılmamıştır.
1)Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının tüm, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.
2) Davacının diğer temyiz itirazına gelince;
Dava, itirazın iptali ve icra inkâr tazminatı istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraflar vekillerince temyiz edilmiştir.
Davacı vekili, davalıya ait taşınmazdan kaynaklanan imar yol katılım payı alacağı ve bu alacağa bağlı gecikme zammı alacağının tahsili için Selçuk İcra Müdürlüğünün 2014/1247 esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalının itirazı ile takibin durduğunu belirterek itirazın iptali ile haksız itiraz nedeniyle icra inkâr tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece; bilirkişi raporu benimsenerek davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Dosyanın incelenmesinde; Selçuk İcra Müdürlüğünün 2014/1257 esas sayılı dosyası ile alacaklı ... tarafından borçlu Sireç Süer aleyhine davalıya ait taşınmazdan kaynaklanan imar yol katılım payı alacağı ve bu alacağa bağlı gecikme zammı alacağı olarak hesaplanan toplam 12.082,00 TL nin tahsili için ilamsız icra takibi başlatıldığı, eldeki davada davalının itirazı ile takibin durduğu belirtilerek itirazın iptali ve icra inkâr tazminatına karar verilmesinin istenildiği, mahkemece; kanun gereği taşınmaz malikinin mükellefi bulunduğu yol harcamalarına katılma payı alacağına dair alınan bilirkişi raporuna göre davacı belediyece davalı adına tarh edilen harcın hesaplanmasında bir sorun bulunmadığı, icra dosyasının incelenmesinde gecikme faizinin de asıl alacağa dahil edilerek takip yapıldığı, takibe itiraz aşamasından sonra açılan davada esasen dava sürecine kadar olan gecikme faizinin de ayrıca talep edildiği, bu talebin takip sonrası döneme denk gelmesi ve ayrı bir takibin konusu olabileceği gerekçesiyle istemin kısmen kabulüyle Selçuk İcra Dairesinin 2014/1257 esas numaralı dosyasına ilişkin 12.082,32-TL"lik alacağa itirazın iptaline karar verildiği anlaşılmaktadır.
Somut olayda; davacının itirazın iptali istemi, davaya dayanak icra takip talebindeki takip tarihinden itibaren işleyecek gecikme faizini de kapsamaktadır. Ayrıca davacının, 2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanunu"nun 93.maddesinde yer alan;" harcamalara katılma payları belediyelerce veya bunlara bağlı müesseselerce, 92 nci maddeye göre payların ilan ve tebliğ edildiği yılı takip eden yıldan itibaren iki yılda ve dört eşit taksitte, peşin ödemelerle tahakkuk tarihinden itibaren bir ay içinde tahsil olunur.
Ancak, yukarıda yazılı ödeme sürelerini, ilgili belediyelerin teklifi üzerine, 5 yıla (peşin ödemelerde bir yıla) kadar uzatmaya ve buna göre taksit sürelerini tespit etmeye Cumhurbaşkanı yetkilidir. Cumhurbaşkanınca bu yetkinin kullanılması halinde, uzatılan ödeme süreleri için belediyeler, belediye meclislerinin kararı üzerine ve 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümleri uyarınca alınan tecil faizi oranını aşmamak üzere faiz alabilirler." şeklindeki düzenleme gereğince de gecikme faizi isteme hakkı bulunduğundan, mahkemece, gecikme faizine yönelik talebin takip sonrası döneme denk gelmesi ve ayrı bir takibin konusu olabileceği gerekçesiyle itirazın kısmen kabulüne hükmedilmesi usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekirse de belirlenen bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, mahkeme kararının 6217 sayılı Kanun’un 30. maddesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na eklenen “geçici madde 3” atfıyla uygulanmakta olan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 438/7. maddesi uyarınca düzeltilerek onanması uygun görülmüştür.
SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda (2) sayılı bentte açıklanan nedenlerle gerekçedeki "gecikme faizinin de ayrıca talep edildiği, bu talebin takip sonrası döneme denk gelmesi ve ayrı bir takibin konusu olabileceği" şeklindeki kısmın ve hüküm fıkrasındaki "fazlaya ilişkin talebin reddine" kelimelerinin çıkarılmasına, davalının tüm davacının diğer temyiz itirazlarının (1) sayılı bentte gösterilen nedenlerle reddiyle kararın düzeltilmiş bu biçiminin ONANMASINA ve aşağıda yazılı onama harcının davalıya yükletilmesine, davalıdan peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 13/02/2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.
HARÇ
825,35 TL. OH.
206,34 TL. PH
619,01 TL.TGH.