21. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/8204 Karar No: 2017/9491 Karar Tarihi: 20.11.2017
Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2016/8204 Esas 2017/9491 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı, emekli sandığı mensubu eşinden ötürü aldığı ölüm aylığını, babasından dolayı bağlanan aylığın kesintisi nedeniyle iptal edilmesi ve kesilen aylığın yeniden bağlanması talebiyle dava açtı. Mahkeme, davanın reddine hükmetti. Ancak, davacının babasından dolayı aylık alma hakkının, mevzuata göre mümkün olmasa da sonradan çıkan bir yasa uyarınca mümkün hale geldiği belirtildi. Mahkemenin bu hususu göz ardı ederek, davanın tümden reddine karar vermesi usul ve yasaya aykırı olduğundan, karar bozuldu. Kanun maddeleri: 1479 sayılı Yasa'nın 45. maddesi, 4956 sayılı Yasa'nın 23. Maddesi'nin (c) fıkrası.
21. Hukuk Dairesi 2016/8204 E. , 2017/9491 K.
"İçtihat Metni"
Davacı, maaşından yapılan kesintinin tedbiren durdurulmasına, maaşının iptaline ilişkin Kurum işleminin iptaline, kesilen aylığının yeniden bağlanmasına karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir. Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi.
K A R A R Dava, davacının emekli sandığı mensubu eşinden ötürü ölüm aylığı alırken, 1984 yılında vefat eden 1479 sayılı Yasa kapsamında sigortalı olan babasından dolayı bağlanan aylığı kesen davalı Kurum işleminin iptali ile kesilen aylığın yeniden bağlanması ile kesintilerin tarafına ödenmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir. Dosya içindeki kayıt ve belgelerden; 1479 sayılı Yasa uyarınca sigortalı olan davacının babasının 12.11.1984 tarihinde vefat ettiği ve davacının 20.08.2002 tarihindeki talebi üzerine 01.09.2002 tarihinden itibaren davacıya ölüm aylığı bağlandığı, davacının emekli sandığı mensubu olan eşinin ise 13.06.2012 tarihinde vefat ettiği ve eşinden ötürü de aylık aldığı, davalı Kurum tarafından, 2013/26 sayılı genelge uyarınca davacının vefat eden eşinden dolayı emekli sandığı kapsamında aldığı ölüm aylığın brüt asgari ücretten fazla olduğundan babasından aldığı aylığın başlangıç tarihi itibari ile kesildiği ve yapılan ödemelerin borç kaydedildiği anlaşılmaktadır. Somut olayda; davacının babasının ölüm tarihindeki mevzuata göre gelirinin bulunması nedeni ile aylık bağlanması mümkün değilse de, 1479 sayılı Yasa"nın 45. maddesine 24.07.2003 tarih 4956 sayılı Yasa"nın 23. Maddesi ile eklenen (c) fıkrası uyarınca “ onsekiz yaşını, orta öğrenim yapması halinde yirmi yaşını, yüksek öğrenim yapması halinde yirmibeş yaşını doldurmayan ve (18 yaşını doldurmayanlar hariç) bu Kanun ile diğer sosyal güvenlik kanunları kapsamında çalışmayan, bu kanunlar kapsamındaki çalışmalarından dolayı gelir veya aylık almayan veya yaşları ne olursa olsun çalışamayacak durumda malul olan çocuklarla, yaşları ne olursa olsun evli olmayan, evli olmakla beraber sonradan boşanan ve veya dul kalan ve bu Kanun ile diğer sosyal güvenlik kanunları kapsamında çalışmayan, bu kanunlar kapsamındaki çalışmalarından dolayı gelir veya aylık almayan kız çocuklarının her birine %25"inden az aylık bağlanamaz” hükmü uyarınca kız çocuklarına aylık bağlanması mümkün hale gelmiştir. 24.07.2003 tarihinde çıkan yasa hükmü önceki düzenlemeye göre lehe olup uygulanmasının gerektiği ortadadır.
.../...
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın davanın tümden kabulü yerine yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O halde, davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 20.11.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.