16. Ceza Dairesi Esas No: 2018/2195 Karar No: 2018/2623 Karar Tarihi: 13.09.2018
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/2195 Esas 2018/2623 Karar Sayılı İlamı
Özet:
16. Ceza Dairesi, TCK md. 314/2, 62, 53, 58/9, 63 ile 3713 sayılı Kanunun 5/1. maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına yönelik istinaf başvurusunu esastan reddetti. Sanık, silahlı terör örgütüne üye olma suçundan mahkûm edildi. Dosyanın incelenmesinde, yargılama sürecindeki usuli işlemlerin Kanuna uygun olarak yapıldığı ve hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiği belirlendi. Sanığın yaptığı eylem, doğru olarak nitelendirildi ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu anlaşıldı. Kararda, CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün onaylanmasına karar verildi. Kanun maddeleri için: TCK md. 314/2 – Silahlı terör örgütüne üyelik, md. 62- Taksirle bir suç işleme, md. 53- Ceza verilecek kişinin durumu, md. 58/9- Hükümlüye tahliye, mükellefiyet, fiilin ağırlığı vb. hususların belirlenmesi, md. 63- Dava zamanaşımı, 3713 sayılı Kanunun 5/1 – Terör örgütüne üyelik.
16. Ceza Dairesi 2018/2195 E. , 2018/2623 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : TCK md.314/2, 62, 53, 58/9, 63 ile 3713 sayılı Kanunun 5/1. maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenlerin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin Kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımın kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık ve müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 13.09.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.