Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/11979
Karar No: 2018/7311
Karar Tarihi: 26.09.2018

Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2016/11979 Esas 2018/7311 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Sanığın, resmi belgede sahtecilik suçundan mahkum olduğu ve infaz kurumuna yapılan tebligatın geçersiz sayıldığı belirtilen kararın temyizen incelenerek, çekteki imza aidiyeti yönünden bilirkişi incelemesi yapılması, çekin keşidecisi şirket yetkilileri ve tanıkların beyanlarının alınması, sanığın hukuki durumunun eksiksiz araştırılması gerektiği sonucuna varıldığı belirtilmiştir. Ayrıca, Anayasa Mahkemesinin TCK'nın 53. maddesi hakkında yaptığı iptal kararı nedeniyle sanığın durumunun yeniden belirlenmesinde zorunluluk olduğu vurgulanmıştır.
Kanun maddeleri:
- 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 10. ve 21/2. maddeleri
- 5271 sayılı CMK'nın 48. maddesi
- 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesi
- 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi
- 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi
11. Ceza Dairesi         2016/11979 E.  ,  2018/7311 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    7201 sayılı Tebligat Kanunu"nun 10. maddesinin 1. fıkrasındaki "Tebligat, tebliğ yapılacak şahsa bilinen en son adresine yapılır"" hükmü ile 2. fıkrasındaki ""Bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması halinde muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat buraya yapılır"" hükmüne aykırı olarak; yokluğunda verilen kararın, sanığın dosyadaki bilinen en son adresine çıkarılan tebligatın iade edilmesi üzerine, MERNİS adresi olduğu belirtilen, ancak tebligat parçasına ""muhatap sorulduğunda tahliye olmuş...."" şerhi ve Kütahya Kapalı ve Açık Ceza İnfaz Kurumu kaşesi bulunması nedeniyle infaz kurumu olduğu anlaşılan adrese Tebligat Kanunu"nun 21/2. maddesine göre yapılan tebligat işlemi geçersiz olup, öğrenme üzerine sanık müdafiince yasal süresinde temyiz isteminde bulunulduğu kabul edilerek yapılan incelemede;
    1-Sanık hakkında suça konu tümden sahte olan çeki ciro ederek kullandığı iddiası ile açılan davada; sanığın, iş yerine gelen ve kendilerini ...Limited şirket yetkilileri olarak tanıtan ...,... ve...isimli kişilerin katalog siparişi nedeniyle bahse konu çeki kendisine verdiklerini, malları verdiğini ve bu şirkete fatura kestiğini, şirketin İkitelli"deki adresine gittiğini, kapalı olduğu için..."nin Bursa"daki ... 7/2 Çekirge Bursa adresine gittiğini, ancak kendilerine ulaşamadığını savunması; suça konu çekteki keşideci imzası ile yazıların şirket yetkililerinin eli ürünü olup olmadığının incelenmediği ve çekte bulunan telefon numarasının ait olduğu ..."nun beyanının alınmadığı anlaşıldığından; gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak biçimde belirlenmesi bakımından, sanığın savunmasında çeki aldığını bildirdiği ... ile ..., ... isimli şahıslar ile suça konu çekin keşidecisi şirket yetkilileri ve ciroda telefon numarası bulunan ..."nun 5271 sayılı CMK"nın 48. maddesi uyarınca tanık olarak beyanları alınıp, suça konu çek ile tahsilat makbuzu ve irsaliyeli faturalar üzerinde bu kişiler bakımından yazı ve imza aidiyeti yönünden bilirkişi incelemesi yaptırılması; ...7/2 Çekirge Bursa adresinde ... isimli kişinin bulunup bulunmadığının araştırılması, elde edilen tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini yerine eksik araştırma ve inceleme ile hüküm kurulması;
    2-Kabule göre; hükümden sonra 24/11/2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarihli 2014/140 esas ve 2015/85 sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin bazı hükümlerinin iptal edilmesi nedeniyle, bu maddenin uygulanması açısından, sanığın durumunun yeniden belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, 26.09.2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.




    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi