23. Hukuk Dairesi 2014/9318 E. , 2015/4524 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasında görülen alacak davası sonucunda verilen hükmün onanmasına ilişkin Dairemizin 16.06.2014 gün ve 1695 Esas, 4610 Karar sayılı İlamının karar düzeltme yoluyla incelenmesi davacı vekilince istenilmekle, dosya incelendi, gereği görüşüldü.
- KARAR -
Davacı vekili, müvekkilinin 14.07.2004 tarihinde davalı kooperatife üye olup, Ekim 2009 tarihi itibariyle kooperatif üyeliğinden istifa ettiğini, üye olduğu dönem içerisinde davalı kooperatife toplam 21.700,00 TL aidat ödemesinde bulunduğunu, ancak davalı kooperatif tarafından ödemede bulunulmadığını ve ödemelerin 3 yıl süre ile ertelendiğinin bildirildiğini, ayrıca ödemelerin ertelenmesi ile ilgili 3 yıllık sürenin de tamamlanmış olduğunu ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 10.000,00 TL"nin temerrüt tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, kooperatif ortaklığından ayrılan üyelerin birikmiş sermaye paylarının ve aidatlarının ödenmesinin 3 yıla kadar ertelenmesine dair genel kurul kararının mevcut olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, çıkma payı ödemelerinin 3 yıl geciktirilmesi kararı alındığı, davacı aidat alacağının muaccel hale gelmediği ve muacceliyet tarihinin 22.03.2013 olduğu gerekçesiyle davanın reddine dair verilen karar, davacı vekilinin temyiz istemi üzerine, Dairemizin 16.06.2014 tarih ve 1695 E., 4610 K. sayılı ilamıyla onanmıştır.
Bu kez, davacı vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
1)Dosyadaki yazılara, mahkeme kararında berlirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, HUMK"nın 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirisine uymayan diğer karar düzeltme istemlerinin reddi gerekmiştir.
2)Dava, istifa eden davacının çıkma payının tahsiline ilişkindir.
Kooperatif üyeliğinden ayrılan ortak, ödemiş olduğu aidatın tamamını değil, 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu"nun 17/1. maddesi ve anasözleşmenin 15/1. maddesi gereğince, ayrıldığı yıl sonu bilançosuna göre hesaplanacak olan masraf hissesi düşüldükten sonra bakiyesinin iadesini talep hakkını haiz olup, ayrıldığı yıl sonu bilançosunun genel kurulca kabulü suretiyle kesinleşmesinden itibaren bir ayın sonunda bu alacak temerrüt ihtarına gerek kalmaksızın muaccel olur ve talep edilebilir.
Aynı Kanun"un 17/2. maddesi uyarınca kooperatifin mevcudiyetini tehlikeye düşüreceği gerekçesiyle ödemelerin 3 yıla kadar geciktirilmesine ilişkin alınan bir kararın, anılan aynı genel kurulda alınması ve mahkemece, ödemenin kooperatifin mevcudiyetini tehlikeye düşürecek nitelikte olduğunun bilirkişi raporu ile yargılama sırasında saptanması halinde, erteleme kararındaki süre geçmeden önce açılan dava, ödemeleri geciktirme süresinden önce (erken) açıldığı gerekçesiyle reddedilmelidir.
Ortaklardan olan aidat alacağının tahsili amacıyla işlem yapmayan yönetimin ve aidatlarını ödemeyen üyelerin bu kusurundan kooperatifin yararlandırılması ve sadece kasanın mevcut bakiyesinin ve/veya bankada bulunan parasının esas alınması doğru görülemez. Aksi halde, ayrılan ortak aleyhine nedensiz zenginleşmeye yol açılmış ve eşitlik ilkesi ihlâl edilmiş olur.
Somut olayda; davalı kooperatifin aynı tarihte istifa eden başka bir ortağı tarafından açılan ...7. Asliye Ticaret Mahkemesi"nin 2011/578 Esas sayılı dava dosyasında alınan 17.02.2012 tarihli bilirkişi raporunda, kooperatif genel kurulunca alınan üç yıllık erteleme kararının yerinde olmadığı belirtilmiş, mevcut dosyada görüşüne başvurulan bilirkişi ise, üç yıllık erteleme kararının yerinde olduğunu rapor etmiştir.
Bu durumda, mahkemece, anılan dosya getirtilip, yukarıda anılan ilkeler çerçevesinde erteleme kararının yerinde olup olmadığına ilişkin yeni bir bilirkişi heyetinden rapor alınarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemi, yerel mahkeme kararının bu nedenlerle bozulması gerekirken, zuhulen onanması doğru olmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin diğer karar düzeltme istemlerinin reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 16.06.2014 tarih ve 1695 E., 4610 K. sayılı onama ilamı kaldırılarak, yerel mahkeme kararının davacı yararına BOZULMASINA, evvelce alınan onama harcı ve karar düzeltme peşin harcının istek halinde iadesine, 12.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.