11. Ceza Dairesi Esas No: 2018/6514 Karar No: 2021/1811 Karar Tarihi: 24.02.2021
Kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2018/6514 Esas 2021/1811 Karar Sayılı İlamı
11. Ceza Dairesi 2018/6514 E. , 2021/1811 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği HÜKÜM : Mahkumiyet
1- Katılan vekilinin, vekalet ücreti verilmesi gerektiğine yönelik sınırlı temyiz talebinin incelenmesinde; Muhataplar ... ve ...’ın vefat etmesine rağmen, tebligat işlemi yapılmış gibi işlem yaptığı iddia ve kabul edilen olayda, sanığa yüklenen suçtan doğrudan zarar görmeyen şikayetçi PTT Genel Müdürlüğü’nün davaya katılma hakkı bulunmadığı ve usulsüz verilen katılma kararından dolayı vekalet ücretine hükmedilemeyeceğinden katılan vekilinin vekalet ücreti ile sınırlı olarak yaptığı temyiz isteminin REDDİNE, 2- Sanığın, kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz talebinin incelenmesinde; a) Posta dağıtıcısı olarak görev yapan sanığın, Torbalı Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2011/477 Esas sayılı dosyasında duruşma gününün tebliğine ilişkin çıkarılan tebligatları muhatapları ... ve ..."ın öldüğünün sanığa bildirilmemesi nedeniyle evde bulunmadığından bahisle, komşusu ...’e haber verip köy azası ... imzasına tebliğ ettiği şeklinde düzenleyerek işlem yaptığı, tebligatların, muhatapların varislerine ulaştırılarak Torbalı Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2011/477 Esas sayılı dosyasının ilk duruşmasına muhatapların varislerinin katıldıklarının anlaşıldığı olayda; sanığın 40 köye ait tebligatları dağıtımla görevli olduğunu ve iş yoğunluğundan dolayı köy bekçisi olan ...’in beyanına itibar ederek muhatapların evde bulunmadığından bahisle Tebligat Kanunun 21. maddesine göre işlem yaptığını, tebliğ evrakını, aza olan ... adına düzenlediğini ancak ...’ın ayrılması sebebiyle bekçi ...’e teslim ettiğini, suç kastının olmadığını, tebligatların muhatapların mirasçılarına ulaştığını savunması karşısında; sanığın suç işleme kastı ile hareket edip etmediği değerlendirilerek, kişilerin mağduriyetine, kamunun zararına neden olunup olunmadığı, kişilere haksız menfaat sağlanıp sağlanmadığı da araştırılıp, sanığın eyleminin ihmali davranarak zincirleme biçimde görevi kötüye kullanma suçunu oluşturup oluşturmayacağının tartışılması, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerekeceği gözetilmeden hüküm kurulması yasaya aykırı, b) Kabule göre de; 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulanmanın, Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz talebi bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 24.02.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.