Mahkemesi :Ceza Dairesi
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma, Resmi belgede sahtecilik, Kamu kurum ve kuruluşlarının zararına dolandırıcılık
2- Resmi belgede sahtecilik ve kamu kurum ve kuruluşlarının zararına dolandırıcılık suçları için 5271 sayılı CMK"nın 232/2-c. maddesi gereğince verilen kararın niteliği dikkate alınarak yazılmamıştır
Hüküm : I- Silahlı terör örgütüne üye olma suçundan; TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK’nın 53, 58/9, 63. maddeleri uyarınca verilen mahkumiyet kararına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddine,
II)Resmi belgede sahtecilik suçundan; CMK"nın 223/2-a maddesi uyarınca beraatine ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddine dair karar ile bu kararın katılan vekilince temyizi üzerine, kesin nitelikte olan kararın temyizi kabil bulunmadığından temyiz talebinin CMK"nın 296/1. maddesi gereğince reddine ilişkin ek karar
III)Kamu kurum ve kuruluşlarının zararına dolandırıcılık suçundan; CMK"nın 223/2-e. maddesi uyarınca beraatine ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddine dair karar ile bu kararın katılan vekilince temyizi üzerine, kesin nitelikte olan kararın temyizi kabil bulunmadığından


temyiz talebinin 5271 sayılı CMK"nın 296/1. maddesi gereğince reddine ilişkin ek karar

Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenlerin sıfatı, başvuruların süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan beraat kararlarının Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine dair kararın katılan vekillerince temyizi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince verilen 27.02.2020 tarihli temyiz talebinin reddine dair ek karara ilişkin katılan kurum Maliye Hazinesinin herhangi bir temyiz talebi olmadığı belirlenerek;
I-Katılan ÖSYM Başkanlığı vekilinin kamu kurum ve kuruluşlarının zararına dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından kurulan hükümlere yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
Kamu kurum ve kuruluşlarının zararına neden olacak şekilde dolandırıcılık suçunun niteliği itibariyle doğrudan zarar görmediğinden ve resmi belgede sahtecilik suçundan beraat kararının niteliği itibariyle CMK"nın 286/2-g maddesi gereğince kesin olup, temyizi kabil kararlardan olmadığı ve bu suçlara yönelik davalar yönünden katılma hakkı bulunmadığı anlaşılmakla; Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen 27.02.2020 tarihli temyiz talebinin reddine dair karar usul ve kanuna uygun bulunduğundan, katılan vekilinin anılan 27.02.2020 tarihli ek karara karşı yaptığı başvurunun REDDİNE, redde ilişkin ek kararın ONANMASINA,
II-Sanık hakkında silahlı terör örgütüne üye olma suçundan kurulan hükme yönelik sanık müdafiinin temyizi üzerine yapılan incelemede;
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
1-Cgnat kayıtlarının atılı suçun sübutu açısından yeterli olamayacağı ancak; mahkemede dinlenen tanık ..."un sanığın örgüt yapılanmasında 2009-2010 yılları arasında Kırıkkale ilinde liseci olarak görev yaptığına ilişkin anlatımlarda bulunduğu keza başka dosya şüphelisi olup müdafii huzurunda kollukta alınan beyanlarında sanığın "İnci" kod ismini kullandığı ve örgütsel yapıda kendisi ile ilgilenen şahıs olduğunu beyan ve teşhis eden ..."ın mahkeme huzurunda bu beyanlarından döndüğü ve mahkemece tanık beyanlarına hükümde yer verilmediği görülmekle; tanık beyanlarının karar yerinde değerlendirilip, ... adlı kişinin beyanlarından hangisine itibar edildiği de tartışılarak bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
2-Tayin edilen temel cezanın 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanununun 5/1. maddesi uyarınca artırılması gerekirken uygulama maddesinin yalnızca 3713 sayılı Kanunun 5. maddesi olarak gösterilmesi,
Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş

olduğundan, hükmün bu sebepten dolayı 5271 sayılı CMK’nın 302/2. maddesi uyarınca BOZULMASINA, sanığın tutuklulukta geçirdiği süre, atılı suç için kanun maddelerinde öngörülen ceza miktarı, mevcut delil durumu ve bozma nedeni gözetilerek tutukluluk halinin devamına, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Ankara 19. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 4. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
13.04.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.