Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2018/168 Esas 2019/11676 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/168
Karar No: 2019/11676
Karar Tarihi: 09.12.2019

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2018/168 Esas 2019/11676 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2018/168 E.  ,  2019/11676 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi
    İLK DERECE
    MAHKEMESİ : KDZ.Ereğli 3. Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki ilk derece mahkemesinde görülen tasarrufun iptali davasında verilen karar verilmesine yer olmadığına ilişkin hüküm hakkında bölge adliye mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelenmesi sonucunda; esas yönünden istinaf isteminin reddine ilişkin kararın, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    -K A R A R-

    Davacı vekili; davalı ...’in müvekkili idareye olan vergi borcu nedeniyle hakkında yaptıkları icra takibi sırasında borcuna yetecek haczi kabil malının bulunmadığını, ancak kendisine ait taşınmazı kardeşi olan diğer davalı ...’e sattığını öne sürerek yapılan tasarrufun iptalini talep ve dava etmiştir.
    Davalılar vekili; Alacağın zamanaşımına uğradığını, iptal koşullarının oluşmadığını, satışın muvazaalı olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, taşınmazın cebri icra marifeti yolu ile satılmış olması nedeni ile dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
    Ankara Bölge Adliye Mahkemesince, tüm dosya kapsamına göre, Davacı ... vekilinin istinaf talebinin HMK 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan reddine, karar verilmiş, Bölge Adliye Mahkemesi kararı, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara toplanan delillere hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre davacı vekilinin aşağıda yazılı bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
    2-Dava 6183 Sayılı AATUHK"nun 24 ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir.
    Tasarrufun iptali davalarında davalı borçlunun borcundan dolayı dava konusu taşınmaz üzerindeki ipotek/haciz nedeni ile cebri icra yolu ile satılması halinde davalı 3. kişi elinde bir bedel kalır ise bu bedel ile sorumlu tutulur. Dava konusu taşınmaz tasarruf tarihinden önce tesis edilen ipotek nedeniyle satılmıştır. Bu durumda; taşınmaz cebri icradan satıldığına göre dava konusu kalmamıştır. Bu durumda mahkemece davacının dava açmakta haklı bulunması ve iptal sebeplerinin mevcut olması nedeniyle yargılama giderlerinin de davalılardan alınmasına karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılması doğru bulunmamıştır. Ne var ki; bu yanılgının giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden 6100 sayılı HMK"nın 370/2 md. uyarınca hükmün düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddi ile (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hüküm fıkrasının 4.bendindeki "davalı" ibaresinin hükümden çıkarılarak yerine "davacı" ibaresinin yazılmasına, yine hüküm fıkrasının 3.bendindeki “Yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına” ibaresinin hükümden çıkarılarak yerine “davacı tarafça yapılan 181,00 TL mahkeme masrafının davalılardan tahsili ile davacıya ödenmesine” ibarelerinin yazılmasına hükmün bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA, HMK"nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının ilk derece Mahkemesine, Dairemiz karar örneğinin ise Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesine gönderilmesine, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 09/12/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.