2. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/6224 Karar No: 2017/11543
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2016/6224 Esas 2017/11543 Karar Sayılı İlamı
2. Hukuk Dairesi 2016/6224 E. , 2017/11543 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı kadın tarafından, kişisel ilişki yönünden; davalı-karşı davacı erkek tarafından ise, kusur belirlemesi, aleyhine hükmedilen tazminatlar, velayet, yoksulluk nafakası ve iştirak nafakasının miktarı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1- Davacı-karşı davalı kadının temyiz itirazlarının incelenmesinde; Boşanma kararı ile birlikte velayeti davacı-karşı davalı anneye bırakılan ortak çocuklar ile davacı-karşı davalı baba arasında, kişisel ilişki "aynı il”, "farklı il" ayırımı esas tutularak farklı düzenlenmiştir. Davacı-karşı davalı kadın ile ortak çocukların ..."da, davalı-karşı davacı babanın ise İzmir"de oturdukları anlaşılmaktadır. Günümüzdeki ulaşım kolaylığı dikkate alındığında, taraflar bu hususu dikkate alınmasını açıkça talep etmemiş iseler, kişisel ilişki düzenlenirken "aynı il”, "farklı il" ayrımı yapılmasının da bir önemi bulunmamaktadır. O halde "aynı il”, "farklı il" ayrımına gidilmeksizin ortak çocukların yaşı da gözetilerek daha uygun süreyle kişisel ilişki tesisi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir, 2- Davalı- karşı davacı erkeğin temyiz itirazlarına gelince; Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı-karşı davacı erkeğin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. b-Türk Medeni Kanununun 174/2. maddesi boşanmaya sebep olan olaylar yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan tarafın kusurlu olandan manevi tazminat isteyebileceğini öngörmüştür. Mahkemece de kabul edilen ve davacıdan kaynaklanan evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sehep olan olaylar davalının kişilik haklarına saldırı niteliğinde değildir. Türk Medeni Kanununun 174/2. maddesindeki koşullar davalı kadın yönünden gerçekleşmemiştir. O halde, davalı kadının manevi tazminat talebinin reddine karar verilecek yerde kabulüne karar verilmesi doğru olmamıştır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 1. ve 2/b bentlerinde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda 2/a bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.24.10.2017 (Salı)