Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/3281
Karar No: 2015/4507
Karar Tarihi: 11.06.2015

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2015/3281 Esas 2015/4507 Karar Sayılı İlamı

23. Hukuk Dairesi         2015/3281 E.  ,  2015/4507 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil, ıslahla fesih davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı ... vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    - K A R A R -

    Davacılar vekili, görevsiz ...6. Sulh Hukuk Mahkemesi"ne verdiği dava dilekçesinde, ... ilçesi, 15 pafta, 1046 parsel sayılı taşınmazın müvekkillerinden ... adına kayıtlı iken, müvekkilinin davalı yüklenici ... ile arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi yaptığını, davalı yükleniciye taşınmazın 172/256 hissesinin devredildiğini, bu sözleşmeye göre 3 daire + 1 dairenin % 50"sinin arsa sahibine, diğer dairelerin yükleniciye ait olmasının kararlaştırıldığını, yüklenicinin plan ve projeye aykırı olarak bir dükkan ve on daire yaptığını, bu dairelerden birini arsa sahibi ile birlikte sattığını, yüklenicinin yapmış olduğu dairelerden üçünün arsa sahibi müvekkiline ait olduğunu, davalı yüklenicinin kalan bir dükkan ve altı daireyi de diğer müvekkillerine gayrimenkul satış vaadi sözleşmeleri ile satıp zilyetliklerini devrettiğini, ancak, tapuda arsa hisselerini eksik verdiğini, sattığı dairelerde pay oranlarını düşük gösteren yüklenicinin, kalan hisseleri de davalılara herhangi bir bedel almadan devrettiğini, davalıların binada bağımsız bölüm olmadığını bilerek, sırf müvekkillerini rahatsız etme ve menfaat temin etme kastıyla hareket ettiğini ileri sürerek, dava konusu taşınmazda davalı ... ve ... adına olan hisselerin iptali ile müvekkilleri adına tapuya kayıt ve tescilini talep ve dava etmiş, 09.04.2012 tarihli ıslah dilekçesiyle, müvekkili ... ile davalı yüklenici ... arasındaki sözleşmenin feshini ve ... ilçesi, ...köyü, 15 pafta, 1046 parsel sayılı taşınmazda davalılar ... ve ... adına kayıtlı hisselerin iptali ile arsa sahibi müvekkili ... adına tapuya tescilini istemiştir.
    Davalı ..., davayı kabul ettiğini, davalılar ... ve ... adına kayıtlı bulunan 20/256 hissenin davacıların tapusunda olması gerektiğini savunmuştur.
    Davalı ... vekili, müvekkilinin taşınmazı ..."den iyiniyetle satın aldığını, şu anda kullanabileceği bir daire bilinmadığını, yüklenici ile arsa sahibi arasındaki iç ilişkiden kaynaklanan sorunların müvekkilinin üzerine yıkılmaya çalışıldığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Davalı ... ve ..., davaya cevap vermemiştir.
    Görevsizlik kararı ile dosyanın gönderilmesi üzerine mahkemece, iddia, savunma,benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; yüklenici davalı ..."ın edimini tam olarak yerine getirmediği, dava konusu parsel üzerine sözleşmeye göre bodrum + zemin + 2 normal katlı bina yapılacakken 3 ve 4. katın kaçak ve imara aykırı olarak yapıldığı, binada enine büyüme bulunduğu, bu aykırılıklardan dolayı 3194 sayılı İmar Kanunu"nun 32.maddesine göre belediyece yıkım kararı ve 42.maddesine göre de idari para cezasının verildiği, 31.12.1997 tarihli yapı ruhsatından bu yana inşaatın yasal hale getirilmesi için davalı yüklenicinin hiçbir uğraşı ve çabası olmadığı, yüklenicinin kendisine devredilen paya hak kazanabilmesi için edimini yerine getirmesi gerektiği, edimin ise binayı imal ve teslim olduğu, yüklenicinin hakkını temellük eden 3.kişi onun ardılı olacağından selefinin haiz olduğu hakkı arsa sahibine karşı ileri sürebileceği, arsa sahibinin de yüklenicinin sözleşmeden doğan edimini yerine getirmediği takdirde sözleşmenin feshi ile 3. kişi üzerine oluşan tapunun iptalini isteyebileceği, 3.kişinin mülkiyet hakkının doğabilmesi için kendisine pay devreden yüklenicinin edimini yerine getirmesi gerektiği, aksi halde yüklenici ve buna bağlı olarak ondan pay satın alan 3.kişiler üzerine yazılan tapu kayıtlarının illet ve sebepten yoksun hale geleceği ve yapılan işlemin yolsuz tescil durumuna düşeceği, davalılardan ..."ın arsa payını 05.11.2011 tarihinde davalı ..."den satın aldığı, ..."in de 04.07.2003 tarihinde dava dışı...dan aldığı, bu kişinin de 20.05.2003 tarihinde yüklenici ..."tan satın aldığı, diğer davalı ...... ise 24.07.2003 tarihinde yüklenici ..."tan satın aldığı, her iki davalının da taşınmazda sahip oldukları arsa payının yüklenici tarafından satıldığının akit tablolarıyla sabit olduğu, akit tablolarında da davalıların aldıkları payın üzerinde kat mülkiyeti kurulmamış arsa payı olarak satın aldıklarını bilerek bu işlemleri gerçekleştirdikleri, bu nedenle davalı 3.kişilerin yükleniciden bağımsız bölüm satın aldıklarından yüklenicinin bu durumunu bilmeleri gerekeceğinden iyiniyet savunmasında bulunamayacakları, yüklenicinin üstlendiği inşaat yapma edimini usulüne uygun yerine getirmediği ve aradan geçen bunca zamana rağmen davalı yüklenici ..."ın sözleşme gereği imara ve projeye uygun edimini yerine getirmediği ve getirmeyeceği anlaşıldığından sözleşmenin feshine karar verilmesi gerektiği, davalılar... ve ... yönünden ise, bu kişilerin yükleniciden aldıkları hisselerin asıl amacının arsadan pay satın alma olmayıp, arsa üzerinde yapılmakta olan binadan bağımsız bölümler edinmek olduğu, bu nedenle satım işleminin geçerliliğinin arsa sahibine karşı yüklenicinin yüklendiği edimleri yerine getirmesi ve dairelerin teslim şartına bağlı olduğunu bilmelerinin hayatın olağan akışı icabından olduğundan her iki davalının yapılan işlem sırasında gerekli özeni göstermeleri gerektiği, davalıların iyiniyetle pay devraldıkları savunmasına itibar edilemeyeceği, davacılardan arsa sahibi ... dışında kalan davacıların kat karşılığı inşaat sözleşmesinde taraf olmadıkları, bir kısmının paylarını davalı yükleniciden satın aldığı anlaşıldığından bu davacıların dava açma sıfatları olmadığı gerekçesiyle, davacı..."in davalı yüklenici ... hakkında açtığı davanın kabulü ile taraflar arasında düzenlenen ...10.Noterliği"nin 12.08.1997 tarih ve 34086 yevmiye nolu düzenlenme satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesinin geriye yönelik olarak feshine, davacı ..."in davalılar ... ve ... hakkında açtığı davanın kabulü ile ... ili, ... ilçesi, ... Mah. 1046 Parselde davalı ... adına tapuda kayıtlı 20/256 pay ile davalı ... adına tapuda kayıtlı olan 20/256 payın tapusunun iptali ile davacı arsa sahibi ... adına tapuya tesciline,davacılar ... , ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... "nin davalarının aktif dava ehliyeti olmadığından reddine,davacı ..."in davalı ... hakkında açtığı davanın pasif husumet nedeniyle reddine karar verilmiştir.
    Kararı, davalı ... vekili temyiz etmiştir.
    1-Dava, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil, ıslahla, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin feshi ve davalılar ... ile ... adına kayıtlı taşınmazların tapu kayıtlarının iptali ile davacı ... adına tescili istemine ilişkindir.
    Dairemizin 15.09.2014 tarihli geri çevirme kararı üzerine, sunulan 11.08.2009 tarihli tahrik dilekçesi tarihinde yürürlükte bulunan 1086 sayılı HUMK’nın 193. maddesi, " Davacı, iptaline karar verilen dilekçenin yerine yeni bir dilekçe düzenleyip vermek zorundadır.
    Görevsizlik veya yetkisizlik kararı verilmesi üzerine davacının karşı tarafa görevli veya yetkili mahkemede tebligat yaptırması zorunludur.
    (Değişik üçüncü fıkra: 26.09.2004 - 5236/13 md. ) Her iki halde kararın kesinleşmesi tarihinden itibaren on gün içinde yeniden dilekçe verilmesi veya yeniden çağrı kağıdı tebliğ ettirilmesi gerekir.
    Aksi takdirde dava açılmamış sayılır. Kanunda belirtilen ayrık hükümler saklıdır." hükmünü amirdir.
    Anılan madde uyarınca yetkisizlik/görevsizlik kararı veren mahkemenin, “dava dosyasının talep halinde görevli/yetkili mahkemeye gönderilmesine” karar vermesi gerekir. Dava dosyasını re"sen görevli mahkemeye gönderemez. Dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilebilmesi ve davaya görevli mahkemede devam edilebilmesi için, davacının görevsizlik kararının kesinleştiği tarihten itibaren 10 günlük süre içinde görevli (ya da görevsizlik kararı veren) mahkemeye dilekçeyle başvurması veya çağrı kağıdı çıkartarak tebligat yaptırması gerekmektedir. Aksi halde dava açılmamış sayılır.
    Görevli mahkemeye başvurma süresi olan 10 günlük süre, hak düşürücü nitelikte bir süre olup, mahkemece kendiliğinden gözetilmesi gerekir. Görevli (veya görevsiz) mahkemeye başvuru bir dilekçe ile olur. HUMK"nın da bu dilekçe için bir şekil öngörülmemiştir. Bu dilekçe bir dava dilekçesi olmayıp, dilekçede, davanın görevli mahkemede görülmesi için gerekli işlemlerin yapılması istenir. Sözü edilen 10 günlük başvuru süresi içinde görevli (veya görevsiz) mahkemeye başvurarak, karşı tarafa yapılacak tebligat giderinin ve varsa dosya gönderme masrafının ödenmesi gerekli ve yeterlidir.
    Dava dosyasını alan görevli mahkeme, ilk olarak, 10 günlük süre içinde görevli (veya görevsiz) mahkemeye başvurulmuş olup olmadığını re"sen inceler. Mahkeme, 10 gün içinde başvurulmadığını tespit ederse, başkaca bir işlem yapmadan, re"sen davanın açılmamış sayılmasına karar verir. HUMK"nın 193. maddesi kamu düzenine ilişkin hükümlerden olmakla davanın her aşamasında re"sen nazara alınması gerekmekte olup, usuli kazanılmış hakkın istisnasıdır. Bu ilkeler YHGK"nın 15.06.2011 tarih ve 4-368 E., 410 K. sayılı ilamı ile Dairemizin 21.08.2013 tarih ve 3634 E., 4311 K. sayılı ilamında bu şekilde açıklanmıştır.
    Dairemizce, geri çevirme kararı üzerine davacı vekili tarafından dilekçe ekinde sunulan 11.08.2009 tarihli, ancak aslına uygunluğu hususunda bir onay içermeyen tahrik dilekçesi, fotokopi niteliğinde olup, üzerindeki havale imzasının kime ait olduğu anlaşılmadığından, dilekçenin aslının bulunup bulunmadığı, dilekçenin kim tarafından havale edildiği hususlarında tereddüt oluşmuştur.
    Görevsizlik kararının verildiği tarihte yürürlükte bulunan Hukuk ve Ticaret Mahkemeleri Yazı İşleri Yönetmeliği"nin 26. maddesi uyarınca, mahkemeye verilen ve gelen bütün evrak hemen reis veya hakime sunulur. Reis ve hakim tarafından havale olunduktan sonra evrak kalem şefi ve muavinine verilir.
    Bu durumda mahkemece, ...6.Sulh Hukuk Mahkemesi"nin görevsizlik kararının davacılar vekiline tebliğinden itibaren HUMK"nın 193. maddesince 10 günlük süre içerisinde, davacılar vekili tarafından tahrik dilekçesi verilip verilmediği, Hukuk ve Ticaret Mahkemeleri Yazı İşleri Yönetmeliği"nin anılan hükmü birlikte değerlendirilerek araştırılıp, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, uyuşmazlığın esasına girilerek, hüküm kurulması doğru olmamıştır.
    2-Bozma nedenine göre, davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, hükmün, re"sen BOZULMASINA, (2)numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 11.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.




    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi