Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/362
Karar No: 2018/5187
Karar Tarihi: 15.05.2018

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2018/362 Esas 2018/5187 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2018/362 E.  ,  2018/5187 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ:TİCARET MAHKEMESİ

    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, duruşmalı olarak incelenmesi davacı tarafından istenilmekle daha önceden belirlenen 15.05.2018 duruşma günü için tebligat üzerine temyiz eden davacı vekili Av. ... geldi. Karşı taraf davalı vekili Av.... geldi. Açık duruşmaya başlandı ve hazır bulunanların sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için saat 14.00"e bırakılması uygun görüldüğünden, belli gün ve saatte dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü:
    Y A R G I T A Y K A R A R I
    Davacı; davalının, 15.04.2008 başlangıç tarihli kira sözleşmesi ile kiracı olduğunu, 10.06.2010 tarihinde ... 10. İcra Müdürlüğü"nün 2010/7700 E. sayılı dosyasında, 54.531,91 TL kira ve kira farkı alacağı, 2.743,25 TL aidat, 67.317,55TL muaccel kira, 12.459,27 TL %10 cezai şart olmak üzere toplam 137.051,98 TL"nin tahsili için davalı şirket aleyhine yapılan takibe borçlu davalı tarafından itiraz edildiğini belirterek itirazın iptali ile borçlunun takibe haksız ve kötü niyetli itirazı nedeniyle %40 icra inkâr tazminatına mahkûm edilmesine karar verilmesinin istemiştir.Davalı; davalının dava konusu taşınmazı 05.04.2010 tarihine kadar kullandığını, davalının akdi feshederek taşınmazı tahliye ettiği ana kadar ki kira bedellerini ödediğini, kira borcu bulunmadığını, davacı kiralayan, mecurun bulunduğu ... idaresini ve müşteri sirkülasyonunu kötü şekilde idare ettiğinden BK. 264. maddesine müsteniden haklı sebeple sözleşmenin feshedildiğini, davacı tarafından davalının teminat mektubunun da paraya çevrildiğini, kiraya verenin akit dairesindeki sorumluluklarını yerine getirmemesi sonucunda müşteri bulamaması nedeniyle aylarca kar edemediğini belirterek davanın reddini dilemiştir.Birleşen davanın davacısı- asıl davanın davalısı ; davalı şirketin, Alışveriş Merkezinin reklam ve tanıtımı için kendi üzerine düşen vazifeleri ifa etmeyerek, davalı/birleşen davanın davacısı için akdi çekilmez hale getirdiğini, bu nedenle gerekli ikaz ve mehil vermesine rağmen durumda bir değişiklik olmaması üzerine mecurun tahliye edildiğini, davacının dekorasyon bedeli, sözleşme gereği mecurda kalan demirbaş bedeli, işletme masrafı olmak üzere bir çok kalemde zararı olduğunu belirterek Borçlar Kanununun 264/2 ve 3. fıkraları Gereği 6 aylık kira bedeli olan 18.000 TL"den az olmamak kaydıyla davalı aleyhine tazminata hükmolunmasını istemiştir.Birleşen davanın davalısı-asıl davanın davacısı davanın reddini dilemiştir.Yapılan yargılama sonucu Mahkemece; asıl davanın kısmen kabulü ile 1.440,47 TL yönünden itirazın iptaline, birleşen davanın reddine karar verilmiş, hükmün davacı tarafından temyizi üzerine Yargıtay 6. Hukuk Dairesinin 05.03.2014 tarih, 2013/8769 esas 2014/2479 karar sayılı ilamıyla, “Mahkemece alınan bilirkişi raporlarında her iki tarafın da ticari defterlerinin tasdiksiz olması nedeniyle delil niteliğinin bulunmadığı tespit edilmiştir. (Asıl Davada) Davacı vekili 19/12/2011 havale tarihli dilekçesinde davacı tarafından talep edilen alacağın iki gruba ayrılarak değerlendirilmesi gerektiğini, 1. grup alacağın taşınmazın davalı tarafından tek taraflı fesih ile akde aykırı olarak boşaltıldığı 05/04/2010 tarihine kadar ödenmeyen kira ve aidat alacaklarından oluştuğunu, 2. grup alacakların ise kira borcunun zamanında ödenmemesi nedeniyle doğan muaccel kira ve cezai şart alacaklarından oluştuğunu bildirdiğinden, davacı vekili talebini 05/04/2010 olan tahliye tarihine kadar alacağa hasretmiştir. Davalı taraf ödeme savunmasında bulunduğuna göre bu savunmasını yazılı belgeyle kanıtlamak zorundadır. Bu durumda mahkemece varsa davalının yazılı delillerinin ibrazı, aksi halde delil listesinde her türlü delil demek suretiyle yemin deliline dayandığı anlaşılmakla, yemin hakkı hatırlatılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir...” gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiştir.Mahkemece, Bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde; 1.440,47 TL üzerinden itirazın iptaline karar verilmiş, hüküm süresi içerisinde davacı tarafından temyiz edilmiştir.
    1) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddi gerekir.
    2) Davacının 8.904 Usd+KDV şantiye kirasına ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinde; Davada dayanılan ve hükme esas alınan 15.04.2008 başlangıç tarihli 5 yıl 8 Ay 15 gün süreli kira sözleşmesi konusunda taraflar arasında bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Sözleşmenin eki olarak düzenlenen ve taraflarca imzalanan ödeme tablosunda 8.904 Usd +KDV şantiye kirasının sözleşmenin imzalanması anında kiraya verenin banka hesabına ödeneceği belirtilmiştir. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda ödeme tablosu ve 8.904 Usd +KDV yönünden hiçbir açıklama yapılmamış ve bu ödemenin kira bedeli olarak değerlendirilip değerlendirilmeyeceği, davalı tarafından yapılan ödemelerden bir kısmının bu şantiye kirasına ilişkin olup olmadığı açıklanmamış olup, yeterli inceleme ve araştırma yapılmadan eksik inceleme ve araştırma ile karar verilemez.Bu nedenle, hükme esas alınan bilirkişi raporu yeterli ve Yargıtay denetimine elverişli olmadığından, 8.904 Usd +KDV"lik şantiye kirasına ilişkin olarak bilirkişiden gerekçeli, ayrıntılı ve Yargıtay denetimine uygun bir rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.Hüküm bu nedenle bozulmalıdır.
    SONUÇ : Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davacının sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle davacının temyiz itirazlarının kabulü ile açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün davacı taraf yararına BOZULMASINA, 1.630 TL Yargıtay duruşması vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun Geçici Madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nun 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 15.05.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.











    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi