11. Hukuk Dairesi 2015/13260 E. , 2017/1518 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 24/06/2015 tarih ve 2014/756-2015/497 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili ve birleşen davada davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili; müvekkillerinin ve davalıların murisi ..."ın ..."da kurulu ... Tic. A.Ş"nin eski hissedarlarından olduğunu, 16/05/2011 tarihinde bu şirketteki hisselerini ... Tur. A.Ş"ye ve bu şirketin hissedarı ..."a sözleşmedeki şekil ve şartlara göre satıp devretmeyi kararlaştırdıklarını, sözleşmeye göre devir kapsamında gerçekleşmesi muhtemel riskler için hisse bedellerinin %5"i devreden ve devralanların adına açılacak olan müşterek hesapta devirden itibaren bir yıllığına bloke edileceğini, devir bedelinin % 5"i olan 323.518,92.-Euro karşılığı TL"nin devredenleri temsilen ..."ın devralanları temsilen ... adına açılan hesaba bloke edildiği, bu işlemlerin sonrasında ..."ın vefat ettiğini, ..."ın mirasçısı olan davalıların hesaptaki paranın yarısını çekmek için bankaya başvurduklarını, bu nedenlerle hesaptaki paranın sözleşme kapsamında % 5 risk tutarı olarak tutulduğunun tespiti ile 66.628,00.-Euro"nun davalılardan yasal faizi ile müşterek ve müteselsilen tahsil edilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili; hesabın sözleşme kapsamında açılan teminat hesabı olmadığını, beyanla davanın reddini savunmuştur.
Birleşen davada davalı vekili; müvekkilinin bu davanın açılmasına sebebiyet vermediğini, müşterek hesabın diğer maliki olması sebebiyle zorunlu olarak müvekkiline husumet yöneltildiğini, bu nedenle yargılama giderlerinden sorumlu olmamalarını talep etmiştir.
Mahkemece; ... - ... ortak Euro hesabının 04/07/2011 tarihinde açıldığı, sözlemeye göre toplam devredilen hissenin %5"i olan 323.518,92.-Euro paranın bir kısım risklere teminat oluşturmak üzere hisse devrinden itibaren 1 yıl süreyle blokede tutulması gerektiği, pay devirlerinin en geç 29/03/2012 tarihinde gerçekleştiği, buna göre 1 yıl sürenin hesaba katılmasıyla 29/03/2013 tarihine kadar olan rizikoların düşülmesi sonrasında kalan tutarların devredenlere aktarılması gerektiği, müşterek banka hesabının ortaklarından ..."ın 12/12/2013 tarihinde vefat ettiği, ölüm tarihi itibariyle müşterek hesabın tüm bakiyesinin pay sahiplerine intikal ettirmek şartıyla maliki olduğu gerekçesiyle hesabın sözleşme kapsamında teminat için açıldığının tespitine, davalıların fazladan bir tahsilat yapmadıkları nedeniyle 66.628,00.-Euro"nun davalılardan tahsili talebinin reddine karar verilmiştir.
Kararı davacılar vekili ve birleşen davada davalı vekili temyiz etmiştir.
1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davacılar vekilinin ve birleşen davada davalı vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2- Dava, davacıların murisi olan ... ve davalılardan ... adına açılan hesabın teminat amaçlı hisse devri vaadi sözleşmesi uyarınca açıldığının tespiti ve hesaptaki paranın hisseleri oranında pay sahiplerine ödenmesi için davalılardan tahsiline ilişkindir. Davacıların tahsil talebi mahkemece reddedilmiş ise de davaya konu banka hesabı ... ve ... adına müştereken açılmış olduğundan davacıların hesap üzerinde tasarruf yetkileri bulunmamaktadır. Muris ..."ın ölümüyle mirası davalılar ..., ..."e iştirak halinde mülkiyet hükümleri doğrultusunda ölüm tarihi itibariyle intikal ettiğine göre davacılar hak sahibi oldukları paranın tahsilini davalılardan talep edebilirler. Bu durumda, davacıların hak sahibi oldukları miktarın tesbitiyle davacıların hisseleri oranında tahsiline karar verilmesi gerkirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış; kararın davacılar yararına bozulmasına karar verilmiştir.
3- HMK"nın 312-2 maddesi gereğince davalı ... davanın açılmasına sebebiyet vermemiş ve ilk celseye gelerek hesap üzerinde hiçbir hakkı bulunmadığını beyan etmek süretiyle davayı kabul etmiş olduğundan aleyhine yargılama giderlerine hükmedilmesi doğru olmamış kararın davalı yararına bozulması gerekmiştir.
4- Bozma sebep ve şekline göre davacılar vekilinin vekalet ücretine ilişkin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ : Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin ve davalı ... vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacılar yararına BOZULMASINA, (3) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davalı ... yararına BOZULMASINA, (4) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin vekalet ücretine ilişkin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, ödedikleri peşin temyiz harcın istekleri halinde temyiz edenlere iadesine, 14.03.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.