15. Ceza Dairesi 2017/27276 E. , 2019/6042 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma
HÜKÜM : TCK 155/2, 62 ve 52 maddeleri gereğince mahkumiyet
Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan, sanık hakkında verilen mahkumiyet hükmü, O yer Cumhuriyet savcısı, sanık müdafisi ve katılan vekilil tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü,
Katılan vekili, hüküm tarihinden sonra 21/04/2017 tarihinde göndermiş olduğu dilekçe ile “sanık hakkındaki şikayetten vazgeçtiklerini ve temyiz talebinden de feragat ettiklerini” beyan etmiş ise de, katılan vekili tarafından şikayet sırasında dosyaya sunulan .... Noterliği’nin 22/03/2013 tarihli vekaletnamesinde, katılanın vekilinin açık bir şekilde “katılan adına şikayetten vazgeçme ve temyiz talebinden feragat yekisinin” olmadığının anlaşılması karşısında, tebliğanamede katılan vekilinin temyiz talebinin incelenmeksizin iadesine ilişkin görüşe iştirak efilmeyerek yapılan incelemede,
Kardeş olan sanık ile katılanın, ... İnşaat şirketinin ortakları ve aynı zamanda münferiden yetkili müdürleri oldukları, sanığın, suç tarihinde şirkete ait suç konu taşınmazı, tanık ...’a tapuda satarak, satış karşılığı aldığı parayı şirket hesabına aktarmayıp uhdesinde tutmak suretiyle, hizmet ilişkisinin gereği olarak kendisine teslim edilmiş olan para üzerinde zilyetliğin devri amacı dışında tasarrufta bulunduğu, bu surette sanğın hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu işlediği iddia ve kabul olunan somut olayda,
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, O yer Cumhuriyet savcısı, katılan vekili ve sanık müdafisinin yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1) Katılan vekilinin hüküm tarihinden sonra sunduğu 21/04/2017 tarihli dilekçesi göz önüne alındığında, bozma sonrası katılanın duruşmaya çağrılarak şikayete ilişkin beyanının alınması veya katılan vekilinin şikayetten vazgeçmeye ilişkin yetkisini içerir vekaletname sunmasının istenilmesi, akabinde de şikayetten vazgeçme iradesini yenilemeleri halinde, sanığın, eylemini aynı konutta beraber yaşamayan kardeşi aleyhine gerçekleştirmiş olması karşısında; sanığa atılı hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunun TCK"nun 167/2. maddesi uyarınca soruşturulması ve kovuşturulmasının şikayete bağlı olduğu gözetilerek, 5237 sayılı TCK"nın 73/6. maddesi gereğince sanığın şikayetten vazgeçmeyi kabul edip etmediği de sorulduktan sonra sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdirinin gerektiğinin gözetilmesi,
2) Nüfus kayıt örneğine göre, katılan ile sanığın kardeş oldukları ve ayrı konutlarda yaşadıklarının anlaşılması karşısında, sanık hakkında, 5237 sayılı TCK"nın 167/2 maddesi kapsamında “cezada indirim yapılmasını gerektiren şahsi sebep” hükümleri gereğince, verilen cezada indirim yapılması gerektiği gözetilmeden fazla ceza tayini,
3) Sanık hakkında, sonuç olarak hapis cezası verilmesine rağmen, TCK"nın 53. maddesi uyarınca belirli hakları kullanmaktan yoksun bırakılmalarına karar verilmemiş olması,
Bozmayı gerektirmiş, O yer Cumhuriyet savcısı, katılan vekili ve sanık müdafisinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 21/05/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.